Muğla’nın Milas ilçesinde bulunan Akbelen Ormanı’nda Limak Holding’e ait termik santraller için kömür çıkarılacağı öne sürülerek başlayan ağaç kesimine karşı direniş sürüyor.
İki yıldır Akbelenli’lerin yürüttüğü mücadeleye 24 Temmuz günü jandarma saldırmış ve ormanda ağaç kesimi başlamıştı.
Jandarma ve polisin biber gazıve copla saldırmasına rağmen Akbelen’de direniş sürüyor. Sabahın erken saatlerin itibaren kesime engel olmaya çalışanlar sık sık jandarma ile karşı karşıya geliyor.
“Yarın çok geç olabilir!”
Akbelen Ormanı Savucuları yazılı açıklama yaparak muhalefet partilerini direniş alanına çağrı yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bizler Akbelen Ormanı’nda yaşayanlar, ormanı savunanlar; Akbelen Ormanı’nın başta Anayasa olmak üzere birçok ulusal ve uluslararası yasal düzenlemeye aykırı olarak kesilmesine karşı ormanımızı, yaşamımızın kaynağını geçtiğimiz Pazartesi gününden beri savunuyoruz.
2005 yılında alınan AİHM kararına ve Muğla 1.İdare Mahkemesi’ndeki davamız halen devam ederken kesim tüm hızıyla devam ediyor.
Bu süreçte defalarca orantısız güç, hak ihlali, darp ve şiddetle karşı karşıya kaldık ve önümüzdeki günlerde de kalmaya devam edeceğiz.
Zaman ormanımız, canımız, yaşamımızın kaynağı için çok hızlı ilerliyor. Yaptığımız hesaplamalara göre eğer orman bu hızla yok edilmeye devam ederse en geç 31 Temmuz’da tamamı yok edilmiş olacak.
...
Tüm muhalefet partilerini, il, ilçe örgütleri ve tüm milletvekillerinin salt çoğunluk halinde konfor alanlarını terk ederek bizlerle birlikte gerekirse ağaçlara sarılarak, TOMA’ların önünde durarak bu yok edişe aktif eylemsellik ile dur demeye davet ediyoruz.”
Termik santral önünde eylem
İkizköylüler Yeniköy Termik Santralinin önünde yaptığı eylemde termik santralin kapatılmasını, doğaya verdiği zararların son bulmasını istedi.
Açıklama yapan İkizköy Çevre Komitesi Sözcüsü Hasan Yorulmaz, kendilerine yönelik yapılan “Bu insanlar işsiz mi kalsın?" eleştirisine tepki göstererek, "Kimse aç kalmasın, kimse yoksul olmasın diye çabalıyoruz. Başka iş alanları yaratılabilir. Ormanlar bu yönden hem tarımsal hem de turizm yönünden elverişli yerlerdir. Buna yönelelim, termik santrallerin zararına son verelim” dedi.
Yeşil Sol Parti’li Sevda Karaca ise, seçim bitter bitmez ormanları, toprağı, doğayı talan etmek isteyenlerin harekete geçtiğini vurguladı. Maden-İş ve Tes-İş’in ekolojistleri ve köylüleri hedef göstermesine de değinen Karaca şunları ifade etti:
“Daha dün özelleştirmelerin bu halka, köylülere, işçilere, zarar verdiğini, vereceğini, ülke ekonomisine zarar vereceğini söylerken, bugün ne oldu da şirketin arkasına dizilip işçilerin ekmeğiyle oynanacağına ilişkin açıklamalar yapıp, şirketin bu yıkımını meşru kılmaya çalışıyorsunuz. İşçilerin de işçi sendikalarının da faydası rantçı şirketlerin arkasına dizilmek değildir. Sendikalara tekrar çağrımız var. Eğer işçilerin emeğini, geleceğini düşünüyorsanız bu termik santrallerdeki patronların değil işçilerin en büyük müttefiki olan köylülerin yanında durmak zorundasınız.”
