Ege İşçi Birliği (EİB) Akbelen'de süren orman kıyımına karşı yazılı açıklama yayınlayarak “Doğaya, çevreye, işçiye düşman bu anlayışa karşı aynı saflarda olalım!” dedi.
Akbelen'de direnenlerle dayanışma çağrısı yapılan açıklama şu şekilde:
“Doğaya, çevreye, işçiye düşman anlayışa karşı aynı saflarda olalım!
Kapitalizmin vahşi sonuçlarını emekçiler olarak her gün dolaylı dolaysız yaşıyoruz. Bir yanda ekonomik krizin tüm yükünü çekerken diğer tarafta sağlığımızı, hayatımızı giderek eriten kâr politikalarıyla iç içeyiz.
Sermaye her yerde aynı. Muğla Akbelen’de köylüler Limak'a peşkeş çekilen doğaları için 7’den 70’e jandarmanın tüm baskılarına rağmen mücadele ediyor. Ama iktidar dinlemiyor çünkü esas olan insan, çevre, doğa değil sadece elde edeceği sefil çıkarlarıdır. Tıpkı Aliağa gemi söküme her türlü yasadışı uygulamayla getirilen Sloug Gemisi gibi.
İktidara yakınlığı ile bilinen Şimşekler patronuna yasalar bir şey demiyor. Yani denizi, işçiyi, çevreyi zehirle diyor, senin iznin var diyor ve bunu yıllardır yapıyor. Tıpkı demir çelik havzasında işçilerin her sene alınmayan basit önlemler yüzünden katledilmesi gibi. İDÇ'de genç bir arkadaşımız yeterli aydınlatmanın olmadığı bir alanda açık kalan bir kabloya değerek can verdi. Oysa işçi hayatını ilgilendiren güvenlik önlemleri için masraf yapılsaydı bugün hayattaydı. Ama nasıl olsa önemli değil çünkü Türkiye ucuz işçi cenneti.
Bu üç örnek de Karl Mark'sın şu sözünü doğrular nitelikte: “Kapitalizm gölgesini satamadığı ağacı keser.”
İşçi ve emekçiler olarak şunu anlamalıyız ki kaderlerimiz, çıkarlarımız ortak. Bugün burjuva medyada dönen türlü manevralar bizi birbirimizden ayırmak içindir, yaşadığımız sorunlar karşısında bir araya gelmemizi ebgellemek içindir, bizi yalnızlaştırmak, sermayeyi büyütmek içindir.
Akbelen’den gemi söküme ve demir çelik fabrikalarındaki emek sömürüsüne kadar yaşananlar bir bütündür.
Bugün Akbelen’e susarsak, yarın gemi sökümde zehirleniriz. Gemi söküme susarsak fabrikalarda ucuz iş gücü olarak çalışan ve her an ölebilecek kurbanlar gibi sıramızı bekleriz.
İşçi ve emekçiler tüm bu saldırıları tek gözle görmeli, dayanışmaya açık olmalı ve desteklemelidir. Her şeyden daha da önemlisi kendi bulunduğu fabrikalarda, inşaat alanlarında mücadelesini büyütmeli, sömürünün olduğu her yerde birlik ve dayanışma içinde olmalıdır…
Ege İşçi Birliği"