İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu gerçekleştirdiği 437. F oturmasında Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi’nde olan Süreyya Bulut’un serbest bırakılmasını istedi.
Yapılan açıklamada basın metnini Hapishane Komisyonu’ndan Meral Nergiz Şahin ve Mehmet Acettin okudu.
Pandemi önlem için değil hak gaspı bahanesi olarak kullanıldı
Covid-19 sürecinde hapishanelerde hastalığa karşı önlem almak yerine pandemi bahanesiyle hak gaspları artarken tecrit derinleştirildiği belirtilen metinde ilk hakkı gaspı olan görüş yasağı Haziran, Temmuz aylarında ayda bir görüş hakkına izin verilirken Ağustos’ta bu hak birinci dereceden akrabalarla yani hak gaspı devam ederek ayda ikiye çıkarıldığı ifade edildi.
Hasta mahpusların yaşam hakkı engellenmesin!
Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi’nde hak gasplarına komisyon gönüllü avukat ifadeleriyle örnek verilen metinde aynı hapishanede olan Bulut için şunlar ifade edildi:
“Süreyya Bulut 1994 yılında ağır yaralı olarak gözaltına alınır. Hastane yerine emniyete götürülen Süreyya Bulut’a 16 gün boyunca ağır işkence uygulanır. Tutuklanmasını takiben önce Sivas E Tipi, oradan da Kayseri M Tipi hapishanesine sevki yapılır. Tedavi için Erciyes Üniversitesi Hastanesi’ne götürüldüğünde sağ gözünün tamamen görme yetisini kaybettiği tespit edilir. Ankara’ya Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’ne sevki yapılır ancak tedavisi tam olarak yapılamaz ve sol gözünde de yüzde 20 görme kaybı gelişir.
26 yıldır Sivas, Kayseri, Ankara, Buca, Bingöl, Çanakkale, Gebze ve 3 yıldır da Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi’nde tutulan Süreyya Bulut, 2002’de Çanakkale E Tipi Hapishanesi’nde iken, hapishane koşullarının düzeltilmesi talebi ile yapılan açlık grevine katılmış ve sonucunda rahatsızlanarak götürüldüğü İzmir Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi’nde kendisine Wernicke Korsakoff tanısı konulmuştur.
2003 yılında hastanenin verdiği ‘hapishanede kalamaz raporu’ üzerine Adli Tıp Kurumuna (ATK) başvuran Süreyya Bulut tahliye edilmemiştir. Sağlık durumunun daha da bozulması üzerine 2013 yılında yeniden Adli Tıp Kurumuna sevk edilmiş ancak ATK bugüne kadar bu talebe de yanıt vermemiştir.
Süreyya Bulut, vücudunun değişik yerlerinde bulunan şarapnel parçaları ve bunlara bağlı yoğun ağrılarla hayatını sürdürürken, 2018 Mayıs’ında Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesindeyken kan kusması sonucu, Yedikule Göğüs Hastalıkları Hastanesine sevk edilmiş ve burada Verem hastalığı teşhisi konulmuştur. Birçok defa hastaneye kaldırılmış ancak her defasında ilaç verilerek geri gönderilmiştir. Durumu giderek ağırlaşınca 2019 yılı Ekim ayında bir buçuk ay yatırılarak tedavi edilmiş ama sonrasında yine hapishaneye götürülmüştür.
Ailesinden komisyonumuza verilen bilgiye göre; Tüberküloz hastalığından dolayı ilaç tedavisi devam etse de pandemi döneminde kontrollerinde aksamalar olmuş ve hastalığının gerektirdiği yeterli besine ulaşamamış, ailesi ile görüşememiştir. Normalleşme süreciyle birlikte durum nispeten düzelmiş olsa da Süreyya Bulut’un sağlık durumu giderek daha da bozulmaktadır.”
Son olarak Süreyya Bulut’un serbest bırakılması istendi.
Kızıl Bayrak / İstanbul