İngiltere’de yeni korona vakaları ve ölümler hızla artarken, sağlık sisteminin çöküşün eşiğine geldiği belirtiliyor.
Tagesschau’da yer alan habere göre, İngiliz hükümetinin sağlıktan sorumlu danışmanı Chris Whitty, son üç haftada artan korona vakaları nedeniyle sağlık sisteminin ciddi bir çöküş riski altında olduğunu belirtti. Bundan dolayı aşılama oranının bir kez daha yükseltilmesi kararı alındı.
Sunday Times gazetesine yayınlanan yazısında, “Eğer virüs böyle devam ederse, hastanelerimiz önümüzdeki 3 hafta içerisinde ciddi zorluklarla karşı karşıya kalacak” ifadelerini kullanan Chris Witty, “hastaların tedavi için bekletilme süresi, hayati tehlikelerin artışına rağmen, önlenemez bir durum” dedi.
“Sağlık personeli ile hasta sayısı arasındaki orantısız gelişmenin kabul edilemez bir hal alması, aslında önlenmesi mümkün olan ölüm vakalarını, önlenemez duruma getirecek” diyen Whitty, İngiliz sağlık sisteminin halka gerekli sağlık hizmetini veremediğini itiraf etti.
Aynı zamanda sağlık profesörü olan Whitty, halkı yeterince korona kurallarına uymadığı ve yeterince evde kalmadığı gerekçesiyle eleştirirken, toplumun büyük bir kesiminin çalışmak zorunda olduğu gerçeğini göz ardı ediyor.
İşçi ve emekçiler hayatlarını idame ettirmek için çalışmak zorunda olduğu, ekonomik sebepler insanları sokağa ittiği müddetçe, “evde kal” çağrılarının etkisi sınırlı kalacaktır.
Tüm kapitalist ülkelerde olduğu gibi İngiltere’de de devlet, alması gereken önlem ve sorumlulukları bireylere yükleyerek, kendi sorumluluğundan kaçıyor. Kapitalist devletler; işçileri, emekçileri kapitalizmin çarkları ve sermayenin kârları için işyerlerine sürüyor; salgına karşı mücadelede sağlık emekçilerini ağır bir yük altında bırakıyor, kurtulma şansı olan insanları da ölüme sürüklüyor. Sağlık, eğitim, ulaşım gibi temel hakların neo-liberal politikalar çerçevesinde serbest piyasaya açıp bu alanları sermayenin insafına terk eden kapitalist devletler, pandemiyle birlikte yaşanan ağırlaşan krizin bizzat sorumlusudur.