Birleşik Krallık, Avrupa Birliği’nden çıktıktan sonra diğer devletlerle ticari ilişkilerini güçlendirmek istiyor. Başbakan Boris Johnson, İngiltere hükümetinin Kanada, Avustralya ve Japonya’nın da dahil olduğu Pasifik serbest ticaret ittifakına (CPTPP) katılmak istediğini duyurdu.
2018 yılında Kapsamlı ve Aşamalı Trans Pasifik Ortaklığı Anlaşması (CPTPP) ile yürürlüğe giren serbest ticaret alanı 11 ülkeden oluşmaktadır. İttifakta, Avustralya, Brunei, Kanada, Şili, Japonya, Malezya, Meksika, Yeni Zelanda, Peru, Singapur ve Vietnam yer alıyor. ABD başlangıçta gruba katılmayı planlamış ancak eski Başkan Donald Trump ABD’yi müzakerelerden geri çekmişti.
Başbakan Johnson, ülkesinin şimdi “İngiliz halkına muazzam ekonomik faydalar sağlayacak yeni ortaklıklar” kurduğunu söyledi. İngiltere, Ekim ayında Japonya ile, Brexit’ten sonraki ilk büyük serbest ticaret anlaşmasını imzalamıştı. Bunu Aralık ayında Singapur ve Vietnam ile varılan anlaşmalar izledi.
Ticaret Bakanı Truss, transpasifik ticaret anlaşmasına katılmaktan “büyük fırsatlar” bekliyor. Otomobil üreticileri ve viski üreticileri ise düşük tarifelerden yararlanacak. İttifaka katılmanın aynı zamanda Birleşik Krallık’ta yeni iş alanları ve daha büyük refah yaratılacağı iddia ediliyor. İngiliz işveren Sendikası’ndan Karan Bilimoria da “bağımsız ticaret politikaları için yeni bir sayfa” açıldığını ileri sürdü.
CPTPP ile Pasifik ülkeleri birbirleriyle ticareti basitleştirdi. Tarımsal ve endüstriyel ürünler gibi çok sayıda gümrük vergisi o dönemde azaltıldı veya tamamen kaldırıldı. Buna ek olarak, anlaşma birçok iş hukuku ve çevre koruma meselesinin yanı sıra kamu ihaleleri için koşulları düzenliyor. 11 üye devlet, yaklaşık 500 milyon insanın yaşadığı ve dünya gayri safi yurtiçi hasılasının yaklaşık yüzde 13’ünü oluşturan transpasifikte bir iç pazar yarattı.
İngiliz hükümeti üyelik başvurusunu önümüzdeki hafta sunmayı planladığını açıkladı. İngiltere’nin CPTPP’ye kabulü ile ilgili müzakerelerin bu yılın sonlarında başlayacağı belirtiliyor.