Google ve YouTube emperyalist savaşın tarafındalar

Kendini "basın özgürlüğü şampiyonu" diye pazarlayan Batılılar, iğrenç bir ırkçı histeri eşliğinde anında Rusya merkezli kanalları yasakladılar. Biden yönetimi doğrudan Google ve YouTube gibi dev teknoloji tekellerine direktif vererek sansür uygulamalarını istedi.

  • Haber
  • |
  • Dünya
  • |
  • 31 Mart 2022
  • 13:15

Emperyalist savaşlar artık birden fazla cephede cereyan ediyor. Silahlı ve ekonomik-ticari savaşların yanı sıra yalan, çarpıtma, dezenformasyon, sahte kurgular, mizansenler vb. ile örülmüş bir medya savaşı yürütülüyor. Savaş artık öncelikle medyada başlıyor. Ukrayna’da medyanın savaş borazanlığı net bir şekilde görüldü. Çünkü fiili savaş başlamadan çok önce medya kıyasıya bir savaş başlatmıştı.

Bu savaşta televizyon-radyo kanalları, gazeteler, dergiler gibi ‘klasik medya’ araçlarının yanı sıra, sosyal medyanın da etkin kullanımı söz konusu. ABD ile suç ortakları medya savaşına “karşı tarafın sesini kesme” boyutunu eklediler. Zira tek taraflı yayın yapan Batı medyasının uydurduğu yalan ve çarpıtmaları bir şekilde teşhir eden haberlerin Batı toplumlarına ulaşmasının engellenmesine özel bir önem veriyorlar. Aksi halde kitlelerin emperyalist savaş karşıtı tepkilerinin daha hızlı gelişebileceğini biliyorlar.

Kendini “basın özgürlüğü şampiyonu” diye pazarlayan Batılılar, iğrenç bir ırkçı histeri eşliğinde anında Rusya merkezli kanalları yasakladılar. Buna rağmen gerçeklerin üstünü tam örtemeyen Biden yönetimi doğrudan Google ve YouTube gibi dev teknoloji tekellerine direktif vererek sansür uygulamalarını istedi. Savaş çığırtkanlığı yapan Batı medyasından farklı bilgiler içeren yayınların derhal susturulması istendi.

***

Küresel çapta sansür uygulama olanaklarına sahip olan Google savaşta aktif bir taraf olduğunu kanıtlamak için harekete geçti. Polonya’yı ziyaret eden Google’ın üst yöneticisi (CEO) Sundar Pichai, “Ukrayna halkına yardım etmenin yollarını bulmak” için Varşova’ya gittiğini açıkladı.

Son dönemde Batı emperyalizminin ‘saldırgan köpeği’ gibi davranan Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki ile görüşen Sundar Pichai, yaptığı açıklamada “Rusya tarafından finanse edilen kanalları ve uygulamaları engelliyoruz” dedi.

ABD’nin savaş politikasına aykırı olan sesleri susturmakla övünen CEO, tam bir utanmazlıkla “Ürünlerimiz aracılığıyla insanlara güvenilir ve yararlı bilgilerin ulaşmasını sağlamak için çalışıyoruz” türünden laflar da ediyor. Google’ın savaşa katkısının sansürden ibaret olmadığını da açıklayan CEO, Ukraynalılara hava saldırısı uyarılarının yanı sıra sığınaklar ve insani yardım konularında yardım ettiklerini, bu kapsamda ‘insani yardım’ kuruluşlarına 35 milyon dolar bağış yaptıklarını söyledi.

***

Emperyalist savaşta tarafı olan Google tekeli, kendi bünyesindeki YouTube’da da aynı çizgiyi sürdürüyor haliyle. 

YouTube, Pulitzer ödüllü gazeteci Chris Hedges’in RT (Russia Today) programı ve Emmy adayı ‘On Contact’ın 6 yıllık bölümlerini platformdan kaldırdı.

Kendisine hiçbir açıklama yapılmadan silme kararının uygulanmasına tepki gösteren Hedges, “Totaliter sistemlerde birden yok olabiliyorsunuz. (Programdaki) biyografilerin Putin ile nasıl bir bağlantısı olabileceğini anlamakta güçlük çekiyorum” dedi.

Bu arada ABD’nin savaş politikalarına angaje olan YouTube tekelinin tahammülsüzlüğü Rusya kanallarıyla sınırlı kalmadı. ABD’nin saldırganlık ve savaş politikasına aykırı olan sesleri de boğmak için harekete geçti.

Sputnik Türkçe’de yer alan habere göre Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un bir konuşmasının bazı bölümlerini yayınlayan Hindistan merkezli haber kanalı WION’ın YouTube kanalının yayınları da askıya aldı.

Bu yasağın Lavrov’un konuşmasından dolayı alınmış olma ihtimali düşük görünüyor. Belli ki, YouTube, WION haber kanalının yayın çizgisi Washington’daki savaş baronlarını rahatsız ettiği için bu yasağı uyguluyor.  

***

Dev teknoloji tekellerinin bu yasak ve sansür politikası, Batı’nın basın, fikir, ifade özgürlükleri üzerine ettiği lafların kaba riyakarlıktan başka bir anlam taşımadığını gözler önüne seriyor. Emperyalist savaşı meşrulaştırmanın kolay olmadığını bilen savaş baronları, toplumları silah tekellerinin bülteni gibi yayın yapan medya araçlarına mahkum ederek, savaş destekçisi ya da “pasif izleyici” konumuna itmek için adeta çırpınıyorlar.