Almanya’da inşaat işçilerinden eylemler

Berlin ve Brandenburg başta olmak üzere birçok eyalette inşaat işçileri daha fazla ücret ve daha iyi çalışma koşulları talebiyle yürüyüş yaptılar. İşçiler değişik şehirlerde sendika binalarında toplandı, ardından iş makinaları ve müzik grupları ile yürüyüşe geçtiler. İnşaatların devam ettiği yerlerin önünde ise mitingler düzenledi, ıslıklarla ve sloganlarla patronları protesto ettiler.

Geçtiğimiz perşembe günü inşaat sendikası IG BAU ile sermayedar arasındaki toplu sözleşme görüşmeleri sermayedarın bir öneri sunmaması üzerine sonlandırılmıştı. 850 bin inşaat işçisi adına IG BAU yüzde 6,8 ücret artışı ve 230 euro daha fazla ücret talep ediyor.

Çalışma koşullarının en ağır, ücretlerin en düşük olduğu, yoğun olarak taşeron şirketlerin çalıştığı inşaat sektöründe patronlar salgın koşullarını kendileri için avantaja çevirip daha fazla kâr elde etme hesaplarını yaparak, IG BAU’nun taleplerini tümden reddettiler. Bunun üzerine sendika Almanya’nın birçok eyaletinde eş zamanlı olarak eylemler gerçekleştirdi.

Kanada-Montreal’de liman işçileri grevde

Kanada’nın Montreal limanında yaklaşık 1.250 işçi, 10 Ağustos’tan bu yana yeni bir toplu iş sözleşmesi için grevde. Eski toplu iş sözleşmesi Eylül 2018’de sona ermişti. CUPE sendikasında örgütlenen işçiler, daha yüksek ücretler, artı daha fazla iş güvenliği için ve vardiya sistemine karşı mücadele ediyorlar. Grev, Kanada’nın doğusunu etkiledi. Kapitalistlerin örgütü, merkezi hükümeti grevi yasaklamaya çağırdı.

İsveç’te sendikalar işten atmalara karşı ortak eylem düzenledi

İsveç’te ulaşım işçilerinin örgütlü olduğu sendikalar, kapitalistlerin tasarruf önlemleri adı altında başlattıkları hak gasplarını protesto ettiler. Toplu taşıma araçlarında çalışan emekçileri örgütleyen Seko ve Kommunal sendikaları İsveç’in güneyindeki Malmö ilinde cuma günü ortak bir gösteri düzenledi, sermayedarların işten atma kararını geri almalarını istedi.

Arriva şirketi, koronavirüsün yayılmasından ötürü toplu taşıma araçlarında seyahat edenlerin sayılarının azaldığını gerekçe göstererek, bazı tren ve otobüs seferlerini iptal etmiş, Malmö ve çevresindeki tren ve otobüslerde çalışan 300 emekçinin işine son verme kararı almıştı.

Skåne’de de toplu taşıma şirketleri, tasarruf yapabilmek için otobüs ve tren seferlerini yüzde 9 oranında azalttı. Gece yapılan pek çok tren ve otobüs seferi de iptal edildi. Sefer sayısının düşürülmesi tren ve otobüslerdeki yolcu sayısının artmasına neden olurken, bu durum yolcu ve sürücülerin sağlıklarını da tehlikeye atıyor.

Temmuz ayında hükümet, toplu taşıma hizmetleri veren kapitalist şirketlere korona salgınından dolayı yolcu sayısındaki düşüş için toplam 3 milyar kron yardımda bulunmayı kararlaştırmıştı. Skåne bölgesindeki toplu taşıma şirketleri 400 milyon kron yardım alacaklar. Fakat kapitalistler bunu yetersiz bularak, bazı seferleri iptal ettiler.

Brezilya’da yerli halk, koronavirüs nedeniyle otobanı kapattı

Amazon eyaleti Para’da yaşayan Kayapo etnik grubuna ait yerli halk köylerindeki Covid-19 salgınıyla mücadelede yetkililerden tıbbi destek eksikliğine dikkat çekmek için, bu hafta Brezilya’nın en önemli otoyollarından kuzey-güney otoyolunu abluka altına aldı. Göstericiler ayrıca ormanların yok edilmesine karşı çıkıyor, yasadışı altın madenciliğine son verilmesi çağrısında bulunuyorlar. Karayolu ablukası, tahılların yüklenecekleri limanlara taşınmasında büyük sorunlara yol açtı. Bir mahkeme, göstericileri ağır para cezalarına çarptırmakla tehdit etti.

Fildişi Sahili’nde protestolar

Cumhurbaşkanı Alassane Quattara’nın 31 Ekim seçimlerine aday olacağını açıklamasından bu yana Fildişi Sahili’nde sokak protestoları arttı. Bu Quattara’nın üçüncü dönemi olacak. Geçtiğimiz günlerde özellikle gençler sokaklara döküldü, çeşitli siyasi gruplar arasında yollarda blokaj eylemleri düzenlendi, farklı politik gruplar arasında çatışmalar yaşandı. Polis, barışçıl gösterilere karşı göz yaşartıcı gaz kullanarak vahşice saldırdı. Olaylarda dört kişi hayatını kaybetti. Protestoların devam edeceği duyuruldu.

Tunus’ta BAE-İsrail anlaşması protesto edildi

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile işgalci İsrail Siyonist rejim arasında ilişkilerin tamamen normalleşmesini öngören anlaşma 23 Ağustos’ta Tunus’ta protesto edildi.

Tunus Normalleşme Sistemi ile Mücadele Ağı oluşumunun çağrısı ile düzenlenen protestoda, aralarında sivil toplum aktivistleri, hukukçular, siyasiler ve Tunus Gazeteciler Sendikası temsilcilerinin de bulunan göstericiler, başkent Tunus’taki BAE Büyükelçiliği önünde toplandılar. “Normalleşme büyük bir ihanettir” yazılı pankartlar açan, Filistin bayrakları taşıyan eylemciler bu anlaşmadan amacın Filistin’in haklı davasını unutturmak olduğunu belirttiler. Sık sık “Normalleşme ihanet ve utançtır” sloganları atan göstericiler BAE ile İsrail arasındaki anlaşmaya tepki gösterdiler.

Tunus Normalleşme Sistemi ile Mücadele Ağı üyesi Salah ed-Davudi “BAE’nin İsrail ile normalleşmesi Filistin davasına ve Filistin halkına darbe ve Arapların bu konudaki duruşuna ihanettir.” dedi. Tunus Gazeteciler Sendikası Başkanı Necib el-Bağuri ise, sendika olarak Filistin halkının yanında ve Filistin halkının hakkını ihlal eden her türlü girişimin karşısında olduklarını söyledi.

ABD Başkanı Donald Trump, 13 Ağustos’ta işgalci İsrail ile BAE’nin “ilişkilerini tamamen normalleştirmek” için anlaşmaya vardıklarını duyurmuştu.