On yılını doldurmak üzere olan çok taraflı paylaşım savaşının kurbanı Libya’da kaos devam ediyor. Arada bir gündeme gelen ‘barış’ görüşmeleri, Libya ve Ortadoğu’nun petrolüne el koymak isteyen devletler ve onların sahadaki piyonlarının katılımlarıyla sürdürülüyor. Çok farklı çıkar ve hedeflere sahip devletlerin kontrolünde sürdürülen 'barış' görüşmeleri, farklı odaklar, ama çoğunlukla Türkiye tarafından torpilleniyor.
Perşembe günü Libya’yı görüşen BM Güvenlik Konseyi üyesi 15 ülkenin temsilcileri, yaptıkları ortak yazılı açıklamada, “yabancı askerlerin ve paralı askerlerin daha fazla ertelemeden ülkeden çekilmeleri ve tüm Libyalıların, uluslararası aktörlerin de silah ambargosuna ve ateşkes anlaşmasına saygı göstermeleri” çağrısında bulundular.
Aynı gün gazetecilere açıklamada bulunan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Ateşkes sürüyor. Bütün yabancı askerlerin ve bütün yabancı paralı askerlerin önce Bingazi'ye sonra Trablus'a çekilmeleri, oradan da geri dönmeleri gerekir. Libyalıları rahat bırakın. Zira yalnız bırakıldıklarında kendi sorunlarıyla kendileri baş edebildiklerini kanıtladılar” diye konuştu.
ABD'nin BM daimi elçisi Richard Mills ise toplantıda yaptığı konuşmada, “Ekim ateşkes anlaşmasına dayanarak Türkiye ve Rusya'yı, güçlerini ülkeden çekme işlemlerini derhal başlatmaya, topladıkları, finanse ettikleri, konuşlandırdıkları ve destek verdikleri yabancı paralı askerler ve askeri vekalet güçlerini Libya'dan çekmeye çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.
BM tahminlerine göre Libya'da yaklaşık 20 bin yabancı askeri güç ve paralı asker bulunuyor. Türkiye, Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükümetine; BAE, Mısır ve Rusya ise ülkenin doğu ve güneyinde kontrolü elinde bulunduran Halife Hafter güçlerine destek veriyor.
Geçen yılın Ekim ayında imzalanan ateşkes anlaşmasına rağmen taraflar verdikleri sözleri yerine getirmeyerek, tutukları noktalardan geri çekilmediler. Tanınan süre Cumartesi günü sona ererken Libya'da bir değişikliğin olmadığı bildiriliyor. Baştan beri ateşkesten hoşnutsuz olan AKP-MHP rejimi, orada bulundurduğu askeri güçlerle cihatçı çeteleri çekmemek için halen ayak diriyor.
