Komünistlerin “Ekim devrimi 100. yılında: Gelecek mutlak sosyalizm!” şiarı ile düzenlediği etkinliklerden biri de, 27 Ekim Cuma günü Bielefeld kentinde gerçekleştirildi. Etkinliği Bielefeld TKİP taraftarları düzenledi.
Etkinlik saat 18.00'de başladı. İlk olarak etkinliğin amacına ve hedeflerine ilişkin bilgilendirmede bulunuldu. Bunu, devrim ve sosyalizm mücadelesi uğruna ölümsüzleşenler için yapılan saygı duruşu izledi. Sonra, “Ekim Devrimi yolumuzu aydınlatıyor” adlı sinevizyonun gösterimi gerçekleştirildi. Sinevizyon ilgiyle izlendi. Ardından, Ekim Devrimi ile ilgili sunuma geçildi.
Sunumda, ilk elden, Ekim Devrimi’nin, aradan geçen 100 yılda, insanlığın tanık olduğu gelişmeye, özellikle SSCB ve Doğu Bloku'nun yıkılışı ile birlikte burjuvazinin başlattığı karşı devrimci kara propaganda saldırılarına karşın değerini ve güncelliğini yitirmediği vurgulandı. Devrimin, yeni bir çağı başlatan, dünya işçilerine ve ezilen halklarına çığır açan ve insanlığa çok şey kazandıran niteliğine dair vurgular yapıldı. Devrimin Çarlık Rusya’sının sınırlarına sığmadığı, evrensel bir niteliğe sahip olduğu dile getirildi. Bu çerçevede, Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde (Finlandiya, Macaristan, İtalya ve Almanya) cereyan eden devrimleri, devrimci kalkışmaları ve ezilen ulusların kurtuluş mücadelelerini tetiklediği belirtildi. Sadece proleter devrimlerin değil, Ekim Devrimi’nden güç ve ilham alarak gelişen, emperyalizme cepheden yönelen devrimci kurtuluş mücadeleleri dönemini de başlattığının altı çizildi.
Ekim Devrimi’nin kelimenin gerçek anlamıyla çeşitli ulusların içerisinde yer aldığı Rusya işçi sınıfının tarihsel girişkenliğinin eseri olduğu söylendi. Bu büyük devrimle işçi sınıfının iktidarının kurulduğu, Paris Komünü'nin ilkeleri ile aynı ilkelere sahip, yeni tip bir devletin, proleter demokrasinin inşa edildiği belirtildi. Devrimin bir dünya savaşının alevleri içinde sökün ettiği, emperyalist savaşa, büyük sosyalist devrimle cevap olunduğuna değinildi. İktidar alınır alınmaz ilk elden demokratik barış çağrısı yapıldığı, böylece savaştan bitap düşmüş işçi ve köylülerin acil ihtiyacı ve talebine cevap verildiği anlatıldı. Rusya'nın bir halklar hapishanesi olma durumuna son veren, tüm ezilen bağımlı uluslara tam hak eşitliği sağlayan, her ulusa kendi cumhuriyetlerini kurma hakkını tanıyıp ilan eden, toprak soylularının topraklarını müsadere edilmesini sağlayan, köylülüğü toprağın kölesi olmaktan çıkartıp özgürleştiren, kadınların toplumun en saygın bireyleri olmasını sağlayıp, insan olarak yücelten devrim yasaları çıkartmak ve uygulamak, bu büyük devrimin diğer kazanımları oldu. Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde, esas olarak da Almanya'da uygulanan sosyal-devlet uygulamalarının da Ekim Devrimi’nin ve sosyalizmin yan ürünü olduğu belirtildi.
Devrimin lideri Lenin'in Marx ve Engels'in temel fikirlerinden yola çıkarak, en başından itibaren, kapitalizmi ve burjuvaziyi mezara gömecek olan devrimci sınıfa, yani işçi sınıfına yöneldiği, teorisinin, politikasının, örgütünün merkezine işçi sınıfını koyduğunu, stratejisini işçi sınıfına dayandırdığı, devrimci partiyi devrim ve devrimin zaferi için çok yaşamsal bir silah ve devrime hazırlığın en önemli belirtisi saydığı belirtildi. Bolşevikler'in ve Lenin'in devrimci teoriyi, devrimci sınıfı ve devrimci partiyi birleştirdiği, başarının sırrının bu olduğu söylendi.
Türkiye’de de aynı bütünlüğü sağlayan ve devrime hazırlık yapan partinin TKİP olduğu vurgulandı. Dönemin geçmiş yüzyılın başındaki gibi bunalımlar, savaşlar ve devrimler dönemi olduğu, insanlığın bir kez daha yeni bir emperyalist savaşa doğru sürüklendiği ve buna en iyi cevabın sosyalist bir devrim olacağı belirtilerek sunum bitirildi.
Sunumun ardından serbest tartışma bölümü başlatıldı. Kimi katılımcılar düşüncelerini açıkladı, sorular sordu. Verimli konuşmalar ve değerlendirmelerde bulunuldu. Etkinlik, 18 Kasım'da Wuppertal kentinde yapılacak merkezi geceye katılım çağrısı ile sonlandırıldı.
Kızıl Bayrak / Bielefeld