Avrupa’da tekellerin kâr hırsı her şeyin üstünde

Sermaye tekelleri, zorunlu ihtiyaçlar üretmeyen fabrikaları faaliyete geçirerek, işçilerin yaşamları üzerinden adeta kumar oynuyorlar. Kârda düşüşü mümkün olduğunca sınırlı tutmak ve hissedarların kazançlarını güvenceye almak için işçiler fabrikalarda salgın ile karşı karşıya bırakılıyor.

  • Haber
  • |
  • Dünya
  • |
  • 21 Nisan 2020
  • 08:01

Koronavirüs salgınının Avrupa’da yayılmaya başlamasının ardından Avrupa’daki üretimine geçici olarak ara veren Volkswagen ve Mercedes-Benz’in de aralarında olduğu Alman otomotiv tekelleri yeniden üretime başlıyor.

Mart ayının başında tedarik sorunu ve virüsün bulaşma riski Almanya’nın bu en önemli ekonomik sektöründe fabrikaları kapanmaya zorlamıştı. Avrupa’nın en büyük otomobil üreticisi olan VW kapitalistleri 2 Mart’ta üretimi durdurmuş ve 80 bin işçiyi zorunlu olarak eve göndermişti. Tekel, 19 Mart’ta da kısa çalışma için iş ve işçi bulma kurumuna başvurmuştu.

Geçtiğimiz günlerde VW Almanya’daki Zwickau ve Slovakya’daki Bratislava fabrikalarını 20 Nisan’dan itibaren kademeli olarak açacağını bildirdi. Almanya, Rusya, İspanya, Portekiz ve ABD’deki fabrikaların 27 Nisan’da; Güney Afrika, Arjantin, Brezilya ve Meksika’daki fabrikaların ise mayıs ayında tam faaliyete geçmesi planlanıyor.

Volkswagen bünyesindeki Audi, salgın nedeniyle Ingolstadt’ta ve Neckarsulm’daki fabrikalarını 23 Mart’ta kapatmıştı. Toplam 61 bin işçi çalıştıran Audi’de işçilerin yarıya yakını Almanya’da, diğer yarısı Macaristan’ın Györ kentindeki motor üretimi yapan bölümde çalışıyor. Györ’de bulunan motor fabrikasında işçiler geçtiğimiz hafta salı günü sınırlı üretime başladılar. Almanya’daki İngolstadt fabrikasında nisan ayı sonunda üretime başlayacağını açıklayan tekel, Necarsulm’de üretime başlama tarihi hakkında bilgi vermedi.

Alman otomotiv devi Mercedes-Benz de işçileri 20 Mart-3 Nisan tarihleri arasında zorunlu izne ayırmıştı. 4 Nisan-3 Mayıs tarihleri arasında kısa çalışma için başvuru yapan Mercedes, öncelikle motor ve araç şanzımanlarının üretildiği bölümlerde 20 Nisan tarihinde tek vardiya olarak üretime başlayacağını açıkladı.

Mart ortalarından itibaren üretime ara veren Ford, Köln ve Saarlouis’deki fabrikalarında 4 Mayıs’ta üretime başlıyor. Romanya, İngiltere ve İspanya’daki fabrikalarının açılışı da 4 Mayıs.

Bazı lüks markaların ise üretime verdikleri araları bir süre daha uzatmaları dikkat çekiyor. Lüks araç üretimi yapan Porsche’nin ne zaman üretime başlayacağı henüz açıklanmazken, BMW, Avrupa ve Kuzey Amerika’daki firmalarında 30 Nisan tarihine kadar üretim yapmayacağını daha önceden ilan etmişti. VW Grubu bünyesinde, İngiliz lüks otomobil markası olan ve yılda 11 bin araç üreten Bentley, üretim arasını 3 hafta daha uzattığını bildirdi. Kriz üst tabaka kapitalistler için ve sadece belirli sayıda üretilen lüks araçları etkilememiş görünüyor. Örneğin İtalyan tekeli Ferrari’nin koronavirüs kaynaklı ekonomik krize rağmen yılın ilk çeyreğinde satışlarını artırması dikkat çekti. Ferrari kapitalistlerinin şefi Camilleri, 2020’de araçlarına olan talebin hiç olmadığı kadar arttığını ifade etti.

Almanya’da otomobil sektöründe 833 bin işçi çalışıyor. Bu tekeller için üretim yapan yan sanayi, araba satış galerileri vb. yerlerdeki toplam çalışan sayısı ise 311 bini buluyor.

Endüstri uzmanlarının tahminlerine göre Almanya’daki otomobil üretiminin bu yıl 3,8 milyon adet düşmesi bekleniyor. Bu, 2019’a göre 900 bin, 2018’e göre 1,3 milyon daha az arabanın üretilmesi demek. Üretimdeki dramatik düşüş binlerce işi tehdit ediyor. Uzmanlar 100 bin istihdam biriminin risk altında olduğunu söylüyorlar. Bu da otomobil sektöründe her 12 işçiden birinin işsiz kalması anlamına geliyor.

İşsiz kalma tehlikesi işçileri işe dönmeye zorluyor

Sermaye tekelleri, zorunlu ihtiyaçlar üretmeyen fabrikaları faaliyete geçirerek, işçilerin yaşamları üzerinden adeta kumar oynuyorlar. Kârda düşüşü mümkün olduğunca sınırlı tutmak ve hissedarların kazançlarını güvenceye almak için işçiler fabrikalarda salgın ile karşı karşıya bırakılıyor.

Koronavirüs salgınından en fazla etkilenen kıta olan Avrupa’da salgınında hayatını kaybedenlerin sayısı 100 bini geçti ve koronavirüs bulaşan kişi sayısı toplamda 1 milyon 100 binin üzerine çıktı. Bu dehşet rakamlara rağmen Avrupalı emperyalistler ve sermaye hükümetleri, işçiler üzerinde baskı uygulayarak, sosyal mesafe uygulamasını bitirmek ve işçileri işyerlerine geri göndermek çabasındalar. Bunun için salgın nedeniyle alınan önlemleri gevşetmeye hazırlanıyorlar.

Tek tek ülkelerde salgın ile ilgili rakamlara bakıldığında virüsün hız kesmeden yayıldığı ve can almaya devam ettiği bu kadar açıkken, işçilerin fabrikalara sürülmesi, sermaye sınıfının işçilerin yaşamını hiçe saydığını bir kez daha gösteriyor. Sermaye için önemli olan tek yasa vardır: Kâr, her koşulda daha fazla kâr!..