Sahte enflasyon rakamlarını değil, insanca yaşamaya yetecek bir ücret istiyoruz!

Bu kavga geleceğimiz içindir. Bu kavga daha iyi yaşam ve çalışma koşulları içindir. Ya bu kavgayı vererek kâra doyamayan aç gözlü patronlara bunları kabul ettireceğiz ya da kendimizi ve ailemizi sefalete ve yoksulluğa mahkûm edeceğiz.

  • Mücadele postası
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 02 Eylül 2022
  • 19:30
ikon

Metal işçisi kardeşler!

Ekonomik kriz yüzünden hepimiz mutfağımızdan, günlük ihtiyaçlarımızdan, sosyal yaşamımızdan kısarak hayatımızı sürdürmeye çalışıyoruz. Sadece temel gıda ürünlerine ve ulaşıma gelen zamlar son bir yılda %250'yi buldu. Çoğumuz bir borç batağının içine çoktan saplanmış durumdayız. Kendimizin ve ailemizin ihtiyaçlarını karşılamaktan her geçen gün biraz daha uzaklaşmaktayız.

Sorunlarımızı çözmesi gereken ama sadece sermaye sınıfına hizmet eden sermaye iktidarı adeta bizimle alay edercesine “dünyada da kriz var”, “aynı gemideyiz batarsak birlikte batarız, “dış güçler bizi kıskanıyor, üzerimize oyunlar oynuyor" söylemleri ile bizi aldatmaya/kandırmaya çalışıyor. Bu sırada açgözlü kapitalist patronlar ise kârlarına kâr, zenginliklerine zenginlik katmaya devam ediyor. Sermayenin hizmetindeki maliye bakanı ise ara ara itiraf ettiği gibi “bu sistem zengini seviyor, alta kalanın ise canı çıksın” diyor.

Kâra doymayan açgözlü asalak patronlarımıza bakarsak görünürde onlar da bizim kadar dertli. Sanırsınız hepsi batmak üzere, onlar da bizim gibi çocuklarına verecek harçlık bulamıyorlar. Oysaki sadece bölgemizde bulunan Kardemir, Habaş, Kocaer, İDÇ, CMS gibi fabrikalara bakıldığında dahi, kapitalistlerin kriz dönemini fırsatta çevirdiği, kâr oranlarının istikrarlı olarak arttığı, yükselen döviz kurları ile birlikte iyice ucuz işgücü cenneti haline gelen ülkenin nimetlerinden daha fazla faydalanmak için birçoğunun yeni çelikhaneler ve ek fabrikalar açtıkları görünüyor. Kapitalistlere sorsanız istidam yaratıyorlar. Bunun adı istihdam değil, ucuz iş gücüyle daha da zenginleşmek için bizleri birer köle haline getiriyorlar.

Sevgili kardeşler, eylül ayında MESS sözleşmesinden dolayı 3. dilim enflasyon farkları ücretlere yansıtılacak. Mevcut haliyle oynanmış enflasyon rakamları üzerinden alacağımız ücret artışının bizim sorunlarımızı çözmeyeceği açık olmalıdır. Üstelik TÜİK’in sahte enflasyon rakamları ile alacağımız zam yükselen vergi dilimi nedeniyle zaten baştan hiç olacaktır. Bu durumda yapmamız gereken her bir fabrikada ek zam talebini yükseltmektir. Kapitalistlerin artan kârlarından hakkımız olanı almak için mücadele etmektir.

* Tüm ücretlere TÜİK sahte enflasyon rakamları üzerinden değil gerçek yoksulluk sınırı esas alınarak zam yapılmalıdır.

* Yükselen vergi dilimleri asalak patronlar tarafından karşılanmalıdır.

* Fazla mesai adı altında 12 saat çalışma ya da 8+8 aynı günde toplam 16 saat çalışma gibi yasadışı çalışma düzenine son verilmelidir.

* Ekonomik kriz ve sürekli yükselen enflasyonla uyuşmayan toplu sözleşmeler yenilenmelidir.

Metal işçisi kardeşler!

Bütün işçi arkadaşlar bu taleplerimizi sahiplenmeli, sendikalarımızı mücadeleye zorlamalı, bunu başarmak için fabrikalarda bölüm bölüm sözcülerini seçmeli, bu sözcüler vasıtasıyla diğer fabrikalarla ortak bir kurul oluşturmalı ve gerektiğinde iş durdurma da dâhil olmak üzere her türlü mücadeleye bugünden hazırlanmalıdır.

Bu kavga geleceğimiz içindir. Bu kavga daha iyi yaşam ve çalışma koşulları içindir. Ya bu kavgayı vererek kâra doyamayan aç gözlü patronlara bunları kabul ettireceğiz ya da kendimizi ve ailemizi sefalete ve yoksulluğa mahkûm edeceğiz.

Geçtiğimiz günlerde TPI işçileri dayatılan sefalet zammını kabul etmeyerek mücadele ettiler ve kazandılar. 2015’te metal işçileri olarak Metal Fırtına’yı yarattık. Daha güçlü ve örgütlü davranır ve birliğimiz etrafında kenetlenerek mücadele edersek kazanabiliriz. Güçlü olan biziz, kazanan biz olacağız.

İzmir’den bir metal işçisi