Petrokimya İşçileri Birliği (PİB) TÜPRAŞ’ta püüm müdürünün işçilere işten atma tehdidine ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Müdürün işten atma tehditlerinin sendikal örgütlülüğü hedef aldığını vurgulayan açıklamada işçilere “TÜPRAŞ işçisi birliğiyle güçlü olduğunu göstermeli!” diye seslenildi.
PİB’in sosyal medya hesabında yaptığı açıklamanın tamamı şu şekilde:
“TÜPRAŞ’ta Püüm müdürü ünite ünite dolaşıp işçileri yeni iş başı yapanlar üzerinden ‘75 tane adam aldım’ diye tehdit etmekten geri durmuyor!
7 ay önce anlaşmaya varılan disiplin kurulu kararını bizzat kendi çiğneyen TÜPRAŞ yönetimi pervasızlıkta sınır tanımıyor. Toplu sözleşme, yasa, sendika, işçi tanımadan 8 işçi işten atılıyor ve yönetim kendi aldığı kararı bile çiğnemiş oluyor. İşçinin ekmeğiyle oynamakta en ufak beis görmeyenler 7 ay önce bitmiş meseleyi ‘içimize sinmiyor’ diyerek keyfi dayatmalara giriyor. 8 işçinin atıldığı sırada Püüm müdürü ünite ünite dolaşıp işe yeni alınan işçileri kastederek ‘75 tane cevher aldım işe’ diyerek asıl niyetini ortaya koyuyor; tehdit ve baskıyla sendikal örgütlülük bitirilmek isteniyor.
TÜPRAŞ işçisi dostlar,
Kimse atılan işçi arkadaşların bunu hak ettiğine dair bahanelere sığınmasın, bunu ancak saldırıyı görmeyenler ya da mücadele kaçkınları yapar. Ortada iş güvencesine bir saldırı var ve bu hiç de kimin işten atıldığı ile ilgili bir sorun değil. Son yıllarda TÜPRAŞ kapitalisti “mücadelesiz sendikalar” anlayışının da katkılarıyla müthiş bir cesaretle davranıyor. Çalışma ve yaşam koşullarımız giderek bozulurken veremediğimiz her cevapta tehditlerin baskının dozu artıyor.
Ne şube yönetimi ne genel merkez, bu saldırının altından kimse tek başına kalkamaz. Kaldı ki 1,5 sene önce yaşanan işten atmalar karşısında ‘herkes kendi başının çaresine baksın’ tarzıyla mesele yönetenlere inisiyatif bırakılamaz. TÜPRAŞ işçisi mücadele kararlılığıyla hızla bir araya gelmeli, en geniş üyeyle toplantı alınmalı. Sermayenin yasal cenderesine sıkışmadan, işçinin gücünü gösterecek eylemlerin örgütlenmesi için tartışmalar yürütülmeli. Bu konuda soru işareti olan varsa dönüp arkasına baksın, yasalcı, icazetçi ve uzlaşmacı tutumların bizi bu noktaya kadar getirdiğini görecektir. Geçmişte TÜPRAŞ’ta çalışmanın ayrıcalık olduğunu düşünürken “aman tadımız kaçmasın” diye diye kimsenin çalışmak istemediği bir yere böyle dönüştü TÜPRAŞ …
Hiçbir şey için geç değil, yeter ki ne yaptığımızı bilelim yeter ki kararlılıkla mücadele edelim. Kapitalistlerden insaf dilenmeyeceğiz, kaderimizi birkaç sendika yöneticisine bırakmayacağız. TÜPRAŞ işçisi birliğiyle güçlü olduğunu göstermeli!”