Sermayenin pandemiyi fırsata çevirmesinin etkisiyle son iki yılda işçi sınıfının çalışma ve yaşam koşulları daha da ağırlaştı. Türkiye kapitalizminin yaşadığı kriz, son aylarda AKP-MHP iktidarının politikalarıyla daha da derinleşti. Bunun sonucunda artan enflasyon ile ücretler eridi ve alım gücü iyice düştü. Pandemide açlık ve ölüm ikileminde bırakılan milyonlarca işçi-emekçi, bu dönemde olağanüstü artan hayat pahalılığı ile yüz yüze kalırken, kapitalistlere sunulan teşviklerle ve katmerleşen sömürü koşullarında ihracat ve kâr rekorları kırılıyor.
Bu koşullar altında, “rekor zam oranı” yalanıyla asgari ücrette işçilere sefalet dayatıldı. Onu yine benzer şekilde sonuçlanan MESS Grup TİS’leri izledi. Buna rağmen gerek toplumun genelinde işçi-emekçiler, gerek metal fabrikalarındaki işçiler sefalet ve hayat pahalılığına karşı tepkilerini dile getiriyor. Bunların yanı sıra şimdi tekstil fabrikalarını kapsayan Grup TİS süreci de, işçiler birlik olup mücadeleyi yükseltmezse sefalet dayatmalarına sahne olacak.
3 yıllık bir sözleşme sürecinin sonuna gelen ve Nisan ayında başlayacak olan Tekstil Grup TİS’lerinde de sendikal bürokrasinin satışının yaşanmaması için Tekstil İşçileri Birliği (TİB) tekstil işçilerini bugünden birlik olup mücadeleye hazırlanmaya çağırıyor. Bu çerçevede Bahariye Halı, Altınyıldız, Yünsa gibi fabrikaların olduğu Trakya bölgesinde TİB, tekstil işçilerine seslenerek, sendikal bürokrasiden bağımsız komitelerini kurmaya ve taleplerini oluşturmaya davet ediyor.
Bu çerçevede, ilk olarak çıkarılan duvar gazeteleri Çorlu, Çerkezköy ve Kapaklı’da birçok servis noktasına yapıldı. “Taleplerimizi belirleyelim, kazanmak için inisiyatif alalım!” başlıklı bildiriler de Tekstil Grup TİS’lerine bağlı fabrikaların işçilerine ulaştırılıyor.
Kızıl Bayrak / Trakya