Krizin faturasını işçi sınıfına ve emekçilere ödeten sermaye ve AKP iktidarı, işçilerin eylem ve örgütlenme haklarına yönelik saldırılarını aralıksız sürdürüyor. Sermayeye her türlü hizmet sunan dinci-gerici AKP iktidarı, yoksulluk ve sefaleti derinleştiren uygulamaları hayata geçirmekle kalmıyor; işçilerin eylemlerine ve haklı taleplerini haykırmasına dahi izin vermiyor, devlet terörüyle işçi ve emekçilere azgınca saldırıyor. Sermayedarlar da işyerlerinde baskıları arttırıyor, sendikal örgütlülüğe dahi tahammül edemiyor, örgütlenen işçileri kapı önüne koyuyor.
Sendikal haklara ve örgütlenmeye yönelik saldırıların son örneği, giyim sektörünün öne çıkan mağazalardan biri olan Koton’da yaşandı. Koton işçileri, kölece çalışma koşullarına karşı Koop-İş Sendikası’nda örgütlenmelerinin ardından işten atma saldırısıyla karşılaştı.
İşçilerin ağır sömürü, baskı ve mobbinge karşı sosyal medyada tepkilerini dile getirmeleri ve bu yöndeki paylaşımları beğenmeleri, işten atma saldırısına gerekçe olarak gösterildi.
Çok sayıda işçinin işten çıkarıldığı ifade edilirken, işten atma saldırısıyla ilgili Koop-İş Sendikası’ndan da “Koton işçileri yalnız değildir” başlığıyla açıklama yapıldı.
İşçilerin örgütlenme hakkına yönelik saldırıya tepki gösterilen açıklamada, bu hukuksuzluğa son verilmezse sert karşılık verileceği öne sürüldü. 6 bin 500’den fazla çalışanı olan Koton’un işçileri telefonla arayarak işten çıkardığı ifade edilen açıklamada, işçilerin bu baskılara boyun eğmeyeceği ve örgütlenmeye devam edeceği belirtildi.
Koop-İş ayrıca, İstanbul, İzmir ve Ankara başta olmak üzere Koton mağaza önlerinde basın açıklamaları yapılarak işçi kıyımını teşhir edeceğini duyurdu.