Hak-İş seçime bir kala ‘sendika’ olduğunu hatırladı

Yıllardır kendi üyesi işçiler de dahil işçi sınıfına yapılan saldırılara destek vermek dışında bir faaliyeti olmayan Hak-İş, tam da İBB seçimlerinin yapılmasından bir gün önce CHP önüne binlerce işçi topladı.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 23 Haziran 2019
  • 16:00

AKP’ye hizmette kusur etmeyen ve bu hizmetlerinin karşılığını AKP’li belediyelerin tamamında sendikal yetkiyi elde ederek alan Hak-İş gerici-faşist iktidara hizmetlerini sürdürüyor.

İşçi sınıfına yönelik kıdem tazminatı, zorunlu BES, kiralık işçilik, taşeron çalışma yasası gibi topyekûn saldırıların yanı sıra kendi üyesi işçilerin işten atılması, ücretlerini alamaması gibi durumlar karşısında kılını dahi kıpırdatmayan Hak-İş nedense sendika olduğunu dün hatırlamış. Tam da İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerinin yenilenmesinden bir gün önce CHP’nin Ankara’daki genel merkezi önüne binlerce işçiyi taşıyarak...

60 gündür ‘direniş’ var ama CHP önüne seçime bir kala gittiler

Hak-İş CHP’nin kazandığı Bolu Belediyesi’ndeki işten atmaları gerekçe göstererek tarihinde ilk defa böylesi bir eylem yapmış oldu. Ancak eylemin zamanlamasına bakılınca buradaki asıl hedefin İBB seçimleri sürecinde CHP’ye karşı bir kampanya yürütmek olduğunu belirtmek gerekiyor.

Zira Bolu’da söz konusu işten atmaya karşı eylemin 61 gündür sürdüğü bizzat AKP’li Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan’ın CHP önündeki konuşmasında belirtiliyor.

AKP’li Hak-İş Başkanı, bugüne kadar belediyelerde işten çıkarılan üye sayısının 14 bin 900’e ulaştığını ancak Bolu dışında hiçbir yerde neden bir direnişin, eylemin olmadığını ise açıklamıyor.

Keza; Bolu-Ankara arasındaki mesafe en fazla bir hafta içinde gidilebilecekken 12 günde tamamlanarak İBB seçimleri gündemiyle AKP lehine bir propagandaya çevrilerek tam da oy verme işleminden bir gün önce kitlesel bir şova çevrildi.

AKP’li Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan, yaptığı konuşmada diline pelesenk ettiği baskı, tehdit, zorlama ve sürgünlerle istifa sorunu yılardır AKP’li belediyelerde kendi lehine yapılmaktadır. Bizzat kendileri işçilere bu yönde talimatlar vererek üye sayılarını katlamışlardır. Bu yaptıkları eylemin ve söyledikleri sözlerin riyakarlıktan başka anlamı olmamakla birlikte onların derdi kendi koltuklarını ve ayrıcalıklarını korumaktan ibarettir.