Kamuda 5. Dönem Toplu İş Sözleşmesi (TİS) kapsamında bugün greve çıkan KESK’li emekçiler İzmir’de “Karanlığa teslim olmayacağız, toplu sözleşme oyununa karşı son sözü direnenler söyler!” diyerek eylem yaptı.
KESK İzmir Şubeler Platformu’nun çağrısıyla emekçiler saat 12.00’den itibaren Konak Eski Sümerbank önünde toplanmaya başladı. Saat 12.30’da eylem sloganlarla başladı. Basın açıklamasını KESK İzmir Şubeler Platformu adına BES Şube Başkanı Mustafa Güven okudu.
“Emekçilerle açıkça alay edilmiştir”
Toplu sözleşme görüşmelerinde kamu emekçilerinin hem genelde hem de hizmet kolları bağlamında yaşadığı yüzlerce soruna dair tek bir cümle bile geçmediği hatırlatılan açıklamada, “2020 yılının ilk 6 ayı için %3,5, ikinci 6 ay için %3, 2021 yılı yılının ilk 6 ayı için %3, ikinci 6 ayı için %2,5 maaş zammı teklif edilmiştir” denildi. Mustafa Güven “Beş milyonu aşkın kamu emekçisi ve emeklisi ile açıkça alay edilmiştir” dedi.
Güven açıklamanın devamında, “Kayıplarımızı görmeyen hükümet, ödediğimiz vergilerle patronlara, yandaş medyaya, bir avuç müteahhite, bir avuç mutlu azınlığa, kıyak üstüne kıyak geçmektedir. Biz emekçilere sıra gelince ise ‘Kaynak yok, bütçe imkanlarımız kısıtlı’ demekten çekinmemektedir” diyerek AKP iktidarının 17 yılda işçi ve emekçilerin haklarını sıraladı.
“TİS düzeni iflas etmiştir”
AKP şeflerinin “17 yıldır işçiyi, memuru,emekliyi enflasyona ezdirmedik” söylemlerinin karşılığının olmadığını söyleyen Güven, demokratik haklara dair saldırılara da değindi. Hiçbir konfederasyonun OHAL ve KHK ile ihraçları dile getirmediğini belirten Güven “Masada KESK olarak biz dillendirdik ve arkadaşlarımızın geri dönmesini” istedik dedi. KESK’in ihraçlara, krize, yoksulluğa ve sefalete karşı mücadele ettiğini belirten Güven, Memur Sen’in ihanetçi tutumunu eleştirdi. “20 Ağustos’ta ‘dostlar alışverişte görsün’ misali, sadece Ankara ile sınırlı, iki saatlik iş bırakma ve bakanlık önüne boş cüzdan bırakma eylemi gerçekleştirerek topu Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’na atmışlardır” diyen Güven, 22 günlük TİS sürecinde yaşananların Türkiye’deki mevcut toplu sözleşme düzeninin iflas ettiğini teyit ettiğini belirtti.
“‘Hak verilmez alınır’ ilkesiyle örgütlenmeye, mücadeleye”
Kamu emekçi ve emeklilerinin gelirinin yüzde 40 eridiğinin altı çizilen açıklamada, “Eriyen maaşlarımızın gidermeyen, temel sorunlarımıza çözüm üreteyen hiçbir teklifin gerçek bir karşılığı yoktur” denildi. Memur-Sen ve hükümetin toplu sözleşme sürecini hakem kuruluna bırakmasına “danışıklı dövüş” denilerek hakem kurulunun emekçilerin taleplerini karşılayamayacağına dikkat çekilen açıklamada, “Bu toplu sözleşme düzeni de, kamu görevlileri hakem heyeti de 2 milyon adına karar veremez” vurgusu yapıldı. Bu karanlık tablodan tek çıkış yolunun kamu emekçi ve emeklilerinin ortak sorunları için bir araya gelmesinden, ‘Hak verilmez alınır’ ilkesi ile ortak mücadeleyi yükseltmesinden geçtiği vurgulanarak açıklama noktalandı.
“Krizin sorumlusu patronlar faturayı ödesin, biz değil”
Ardından KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen söz aldı. Ülkenin çok derin bir krizin içinden geçtiğine değinen Gezen, “bu kriz ekonomik ve siyasi bir krizdir” diyerek işçi ve emekçilere dönük saldırıları anlattı. Gezen “krizin sorumlusu bizler değiliz” diyerek faturasını patronların ödemesini istedi. AKP iktidarının siyasi alandaki saldırılarından bahseden Gezen “Diyarbakır’da, Van’da, Mardin’de halkın iradesi yok sayılarak belediye başkanları görevden alındı” diyerek kayyım saldırısına dikkat çekti. Emekçilerin Memur-Sen’e zorla üye yaptırıldığı üzerinde duran Gezen, Memur-Sen’in TİS sürecindeki tutumunu teşhir etti. Sözlerini mücadele vurgularıyla tamamlayan Gezen, Bizler dün olduğu gibi bugün de geleceğimiz, haklarımız için, bu düzen değişinceye kadar, eşit, adil, demokrasiden yana bir düzen gelinceye kadar mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Eyleme BDSP’nin de aralarında olduğu birçok siyasi kurum, parti ile demokratik kitle örgütü ve dernek katıldı.
Kızıl Bayrak / İzmir