Krizin, çalışma ve yaşam koşullarımızı çekilmez hale getirdiği, hayat pahalılığının katlanılmaz boyutlara ulaştığı, alım gücümüzün hiç olmadığı kadar düştüğü bir dönemdeyiz. Koronavirüs salgını bahanesiyle ücretsiz izin, esnek ve güvencesiz çalışma, telafi çalışma, daha az işçiyle iş yükünün arttırıldığı bu koşullar kalıcılaştırılmak isteniyor. Tam da böylesi bir ortamda kıdem tazminatımız bir kez daha gasp edilmek isteniyor. 25 yaş altı ve 50 yaş üstü işçileri kapsayan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) ile birleştirilerek kıdem tazminatının fona devri saldırısıyla sermaye sınıfına yeni bir talan kaynağı sağlamak hedefleniyor. Biz işçilere ise sefalet, kölece çalışma ve yaşam koşulları dayatması artarak sürüyor.
Kıdem tazminatı işçi ve emekçiler için iş güvencesidir! İşyerinde yaşanan haksız uygulamalara, eksik ve zamanında yatmayan ücretlere karşı çıktığımızda veya sendikaya üye olduğumuzda kıdem hakkı, işten atmaların önünde kapitalistler için bir engel oluşturuyor. Kıdem hakkının fona devri ile işten atmalar kolaylaşacak, çalışma yaşamında haksızlıklar kanun haline gelecek ve aynı zamanda ekonomik hak kayıpları yaşayacağız.
Her alanda krizle birlikte başta kıdem tazminatı olmak üzere, TES ile esnek ve güvencesiz çalışmanın önünü açan uygulamalarla işçi ve emekçilerin haklarına dönük saldırı ve gasp planlarını püskürtmek topyekûn bir direnişle mümkündür. Bu direnişin adı genel grevdir. Krizin sonuçlarına ve saldırılara karşı mücadele sadece sendikaların insaf ve tercihlerine bırakılamaz. Hepimiz taşın altına elini koymalı umutsuzluğu, güvensizliği, vurdumduymazlığı ve mücadele kaçkınlığını bir kenara koyarak iş yerlerimizden başlayarak sermayenin saldırılarına karşı harekete geçmeliyiz.
Yapmamız gereken en önemli şey örgütlü örgütsüz ayrımı gözetmeden fabrikalarda, sanayi havzalarında, bölge ve mahallerde taban örgütlerimizi oluşturmaktır. Siyasal iktidara, patronlara karşı, hareket etmeyen sendikal yönetimleri harekete geçirmenin, sözümüzü dinlenir kılmanın tek yolu birlikte tartışacağımız, birlikte karar alacağımız ve uygulayacağımız komiteler kurmaktan geçmektedir.
Bizler çeşitli sektörlerden ve farklı fabrikalarda çalışan işçiler olarak Ege İşçi Birliği ile sermayenin ve onun siyasal iktidarının saldırılarına karşı örgütlenerek, bir araya gelerek, çeşitli araçlarla mücadeleyi sürdürmeye devam ediyoruz. Krizin ve salgının faturasına, TES saldırısına ve kıdem tazminatımızın gaspına karşı mücadelenin bir ilk adımı olarak tüm işçi ve emekçileri birliğimizin bir parçası olmaya, geleceğimize ve haklarımıza sahip çıkmaya çağırıyoruz!
Geleceğimizi gasp etmek isteyenleri birlikte durduralım!
Ege İşçi Birliği