15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi’nin 51. yıl dönümünde pek çok ilde eylem yapan Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Gebze’den başlattığı yürüyüşün ardından Kadıköy’de eylem yaptı.
14.00’te Gebze’de buluşan ve Kadıköy’e doğru yola çıkan 51 DİSK temsilcisi Kadıköy Salı Pazarı yerinde buluştu. Polis koridorunda Yoğurtçu Parkı’na yapılan yürüyüşte “Yaşasın 15-16 Haziran direnişimiz!” , “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sloganları atıldı.
Yoğurtçu Parkı’na gelen DİSK’liler başta 15-16 Haziran eylemlerinde yaşamını yitirenler olmak üzere işçi sınıfı mücadelesinde hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulunuldu. Ardından yapılan açıklamada ilk sözü DİSK Genel Sekreteri Adnan Serdaroğlu aldı. Serdaroğlu, işçilerin 51 yıl önceki gibi saldırılarla karşı karşıya olduğunu belirterek “15-16 Haziran sadece 2 gün değildir. O gün işçi sınıfının sınıf bilinci kazandığı gündür. Sarı sendikacılığa karşı sınıf sendikacılığı savunuldu” dedi.
Ardından söz alan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu işçi sınıfının mücadele tarihine değinerek basın açıklamasında şunları ifade etti:
“Ekonomik kriz ve salgın ile beraber bu ülkenin işçileri başta olmak üzere geniş halk kesimleri ağır bedeller ödüyor. İşsizlik rekor kırıyor. Çarşıdaki, pazardaki zamlar ücretleri eritiyor. Ekmeğimiz küçülüyor, faturalarımız kabarıyor. Bir yandan yoksulluk, diğer yandan servetler artıyor. İktidarın politik tercihleri adaletsizliği büyütüyor. Başta işçi sınıfı olmak üzere halkımız yaşam mücadelesi verirken az sayıda para ve iktidar sahibi servetlerinin, lükslerinin, ihalelerinin, karlarının, rantlarının bir kısmından bile vazgeçemiyorlar. Asgari ücretten tıkır tıkır vergi kesilirken, üç beş şirketin milyonluk vergileri sıfırlanıyor. Ücretlerimizden kesintiler sürerken patronlara kıyak üzerine kıyak yapılıyor. Üç beş şirketin payına ballı beton ihaleleri, işçilerin payına ise Kod-29 ile tazminatsız işten atılmak, ücretsiz izin, asgari ücretin altında kalan “Kısa Çalışma Ödeneği” düşüyor. Yandaş şirketlerin payına devlet bankalarından geri ödemesiz krediler, işçinin, köylünün, öğrencinin, dar gelirlinin payına banka hacizleri düşüyor. Bir yanda yoksulluk ve işsizlik, bir yanda ölülerimiz; diğer yanda bir avuç ayrıcalıklı zümrenin hanları, hamamları, servetleri, sarayları büyüyor. İktidarın tercihleri bize hizmet etmiyor. Ülkeyi yönetenlerin tercih ettiği yol, milyonlar için sağlıklı, güvenceli ve insanca bir yaşam vadetmiyor.”
Konuşmasının devamında işçi sınıfına büyük görevler düştüğünün altını çizen Çerkezoğlu şunları ifade etti:
“Bu durumda bizlerin, işçi sınıfının, bu ülkenin tüm değer ve güzelliklerini üretenlerin yeni bir yol açması gerekiyor. Sağlıklı, güvenceli ve insanca bir yaşam için, haklarımızı almamız için örgütlenmemiz gerekiyor. Bir olmamız, birlik olmamız, güçlü olmamız gerekiyor. Örgütlenmemizin, haklarımızı savunmamızın önüne çıkan engelleri omuz omuza aşmamız gerekiyor. Haklarımızı, yaşamlarımızı ve memleketimizi nasıl savunacağımızı tarihimizden biliyoruz. Bundan 51 yıl önce, 15-16 Haziran 1970’de ayağa kalkan işçi sınıfından dersler almamız gerekiyor. 15-16 Haziran, işçi sınıfının gerçek sendikal haklarını ve DİSK’i savunduğu muazzam bir direniştir.”
Son olarak talepler sıralandı:
“1. Kod-29 ve ücretsiz izin zulmüne son verilsin!
2. Asgari ücret üzerindeki tüm vergi ve kesintiler sıfırlansın! Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın!
3. İşsizlik Sigortası Fonu kaynakları patronlara değil işçilere ve işsizlere harcansın. İşsizliğe karşı kamu istihdamı artırılsın, çalışma süreleri azaltılsın.
4. Doğa katili projelere, Kanal İstanbul’a, betona değil; pandemide işini ve gelirini kaybedenlere kaynak ayrılsın.
5. Örgütlenme, özgür toplu sözleşme ve grev hakkı önündeki tüm engeller kaldırılsın! Sağlıklı, güvenceli, insanca bir yaşam için, sendikal-demokratik haklarımız için bildiğimiz yoldan yürüyelim: Birlik olalım, güçlü olalım, mücadeleyi büyütelim!”
Ardından Bandista konseri gerçekleştirildi.
Kızıl Bayrak / İstanbul