İş yerlerinde kreş hakkı ve İEKK’nin kreş çalışmasına ilişkin Ankara’dan bir büro işçisi ile konuştuk.

-Kendinizi kısaca tanıtır mısınız?

-Adım Özlem. 4 ve 3 yaşlarında iki çocuk annesiyim. Mamak’ta oturuyorum, iş yerim ise Çankaya’da.

-İş yerinizde kreş var mı? Varsa şartları nedir? Yoksa kreş yardımı vs. alıyor musunuz?

-İş yerinde kreş yok. Bununla ilgili bir yardım da almıyorum. Ayrıca şunları da belirtmek istiyorum: Ekonomik koşulların hayli zor olduğu bir dönemdeyiz. Kocam da ben de çok ağır şartlarda çalışıyoruz ama aldığımız ücret en temel ihtiyaçlarımızı bile karşılamıyor. Kaldı ki çocuklarımız için çalışıyoruz ama çocuklarımızın yüzünü dahi çok az görüyoruz.

Maaşımın yarısını kreşe veriyorum. Çocuklarım sosyalleşsin, okul öncesi gerekli eğitimi alsın diye maaşımın şu an 8 bin 500 lirasını sadece kreşe ayırıyorum, kayıt sırasında kırtasiye ve yemek giderleri için 7.000 lira ödedim, yılbaşı öncesi kaydını 6 bin 500 liradan yaptırmıştım. Çocuklarım çok küçük olduğu için ve düzenli bırakacak kimse olmadığı için aktif çalışma yaşamına iki yıl önce başlayabildim. İki yıl önce çocuklarımın kreş masrafı için iki aylık maaşımdan fazlasını borçlanarak işe başladım üstelik.

Bugün birçok kadın kreş olmamasından dolayı ya çalışamıyor, ya da işten çıkmak zorunda kalıyor, yani eve hapsoluyor. Bu duruma sessiz kalınmamalı, her semtte, iş yerlerinde, fabrikalarda nitelikli kreşler açılmalı. Çocuk bakımı için gerekli sosyal haklar etkin şekilde uygulanmalı ve artırılmalıdır.

-İşçi Emekçi Kadın Komisyonlarının kreş gündemli çalışması hakkında ne düşünüyorsunuz?

-İşçi Emekçi Kadın Komisyonları’na böyle bir sorunu gündeme taşıdıkları için teşekkür ederim. Bu ve buna benzer birçok meselede işçi ve emekçi kadınların sorunlarını, taleplerini gündeme getirmede pek çok çalışmaları oldu. Her defasında olması gerektiği gibi sorunlara karşı mücadele çağrısı yükseltti.

Bu düzende, var olan neredeyse tüm haklarımızda olduğu gibi kreş hakkımızın sağlanmasının yolu da mücadeleyi yükseltmekten geçiyor. Kreş hakkını tanımıyorlar çünkü kadının yerini “otursun evinde çocuk baksın” a indirgemeye çalışıyorlar. Tabi diğer yandan da özel okullara rant kapısını sonuna kadar açıyorlar. Bizi yok saymaya çalışan, yeri geldiğinde de ucuz iş gücü olarak gören bu düzene cevabımızı direnerek, haklarımıza ve geleceğimize sahip çıkarak vermekten başka çaremiz yok. Kadın olsun erkek olsun tüm işçi arkadaşlarıma da kreş hakkımız için birlik olma zamanı diyorum. Teşekkür ederim, kolay gelsin.

Kızıl Bayrak / Ankara