Bir gece yarısı kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına tepkiler gelmeye devam ediyor. Las Tesis ve İnsan Hakları İzleme Örgütü açıklama yaptı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), yaptıkları yazılı açıklama ile İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesine ve HDP’nin kapatılması için atılan adımlara tepki gösterdi.
HRW Direktörü Kenneth Roth imzalı açıklamada, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye toplumunu yeniden şekillendirme çabasının önüne çıkan her kurum ve her kesimi hedef alıyor. Meclisteki muhalif Kürtlere ve kadınlara karşı atılan son adımlar tamamen Cumhurbaşkanının, insan hakları ve demokratik güvencelerin ihlal edilmesi pahasına kendi gücünü elde tutma çabasıyla alakalı” dedi.
“Muhafazakar kesimlerin desteği için atılmış bir adım”
Açıklamada, Erdoğan’ın İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını muhafazakar dindar kesimin desteğini sağlama amacıyla aldığı belirtildi.
Açıklamada “Bu söylemle, samimiyetsiz bir şekilde kadın haklarının aile değerlerine gölge düşürdüğü iddia ediliyor ve lezbiyen, eşcinsel, biseksüel ve trans bireylere karşı nefret ve ayrımcılık körükleniyor” ifadelerine yer verildi. Açıklamada karara “Anlaşmadan geri çekilme kararı Türkiye’de kadın haklarının korunmasına yönelik mücadele açısından oldukça geriye dönük bir adım ve siyasi yelpazedeki tüm kadınlara karşı büyük bir darbe” sözleriyle eleştiride bulunuldu.
“HDP’nin kapatılması siyasi derneklere ve ifade haklarına saldırıdır”
HRW’nin açıklamasında HDP Kocaeli Milletvekili Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesi ve bunu takiben HDP’nin kapatılması talebiyle açılan dava da AKP iktidarının “muhaliflere yönelik baskıcı politikalarının en son örneği” olarak nitelendirildi. Raporda ayrıca Türkiye’de, “son 30 yıldır 5 Kürt siyasi partinin kapatıldığına” da dikkat çekildi. Açıklamada “2018 yılı genel seçimlerinde oyların yüzde 11,7’sini toplayan ve mecliste 55 seçilmiş üyesi bulunan bir siyasi partiyi kapatmaya yönelik açılan dava siyasal toplanma ve ifade özgürlüğü haklarına yönelik büyük bir hakarettir” ifadelerini kullandı.
Açıklamada ayrıca Erdoğan liderliğindeki hükümetin “Avrupa Birliği İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) hak savunucusu Osman Kavala ve siyasetçi Selahattin Demirtaş ile ilgili kararlarını da tekrar tekrar reddettiği” hatırlatıldı.
Las Tesis dayanışma mesajı yayınladı: Haklarımız için küresel mücadele
Şili’nin Valparaiso kentinde sanat ve performans sanatçıları bir video yayınlayarak Türkiye İstanbul Sözleşmesi için mücadele edenlerle dayanışma içerisinde olduklarını ifade etti.
Dayanışma mesajı şu şekilde:
“İnsan haklarında yaşanan gerilemelerden rahatsızlığımızı açıkça koymak için buradayız. Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinin Türkiye coğrafyasındaki kadınlara ve LGBTQIA+ topluluğuna yönelik çok ağır bir darbe olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca farklı coğrafyalarda sürmekte olan ataerkil yapısal şiddeti pekiştiren, oldukça şiddetli bir olay olduğunu düşünüyoruz. Bu olay haklarımız için küresel düzeyde mücadele etmenin hala ne kadar etkili ve gerekli olduğunun bir hatırlatıcısıdır. Ayrıca bu mücadele yalnızca henüz sahip olmadığımız haklarla sınırlı değildir. Aynı zamanda şu anda sahip olduklarımızı da korumak içindir. Çünkü maalesef gördüğümüz gibi onları her an kaybedebiliriz. Bu anlamda, sınırları aşan ve kesişimsel bir feminist mücadeleye bağlılığımızın altını çizmek istiyoruz.
Şu anda haklarının ihlal edildiği bu korkunç durumla karşı karşıya olan Türkiye’den tüm dostlarımıza, kocaman bir kız kardeşlilikle sarılıyor ve büyük bir güç gönderiyoruz.”