Suruç Aileleri İnisiyatifi, katliamın 62. ayında yaşamını yitirenleri Halitağa Caddesi'nde oturma eylemiyle andı. Anmada basın metnini Ümmühan Özdemir okudu.
Verdikleri mücadele ile adalet konusunda ilerlenebildiğini vurgulayan Özdemir şunları söyledi:
"Dönemin emniyet müdürü Mehmet Yapalıal görevi ihmal ve kötüye kullanmaktan suçlu bulundu. Mehmet Yapalıal'a verilen ceza vicdanlarımızı rahat ettirmese de suçlu bulunması bizim için bir kazanım olduğunu değerlendiriyoruz.
Yine görevi ihmal ve kötüye kullanmak şüphesi ile dönemin TEM Büro Amiri Ahmet Oğuz Davarcı ve polis memuru Ali Koçak'ın yargılandıkları dava devam ediyor. Bu katliamın sorumluluğu sadece 3 polise yıkılarak üstü kapatılmak isteniyor. İstihbarat raporları olmasına rağmen katliamın önlenmemiş olmasının sorumlusu sadece 3 polis memuru ile sınırlı değildir. Bu bağlamda soruşturmanın kapsamı genişletilerek ihmali olan herkesin yargılanması gerektiğini düşünüyoruz.
Bu 2 polisin yargılandıkları davanın bir önceki celsesinde TEM Amiri Ahmet Oğuz Davarcı olay yeri görüntülerini ve telsiz konuşmalarının dosyaya konulmasını istemişti. Bahsi geçen telsiz konuşmaları bugüne kadar dosyaya konulmadı. Dosyaya konulan görüntülerde ise yaklaşık 5 saatlik eksik var. Delilerin dosyaya konulmasındaki yavaşlıktan bile yargılamaların göstermelik yapıldığının kanıtı niteliğindedir"
Özdemir devamında bugün görülecek olan 10 Ekim Ankara Katliamı davasına katılım çağrısı yaptı.
Tutuklanan Suruç yaralılarını hatırlatan Özdemir "Şu an hapishanelerde olan Suruç avukatımız, yaralılarımız ve Suruç ailelerimiz var. Katliam dosyasını ağır aksak yürütenler söz konusu Suruç katliamı olunca avukatları, yaralıları ve aileleri tutuklamakta duraksamıyor. Daha önce söyledik şimdi de söylüyoruz. Adalet mücadelemizi tutuklamalarla, yasaklamalarla engelleyemeyeceksiniz. Son bir kişi bile kalsak Suruç için adalet, herkes için adalet demeye devam edeceğiz" dedi.