AKP iktidarının rant ve talan politikalarından biri de Millet Bahçeleri. Zira, Millet Bahçeleri ile bir yandan doğayı katlediyorlar, öte yandan kendileri için yeni para kaynakları yaratıyorlar.
TMMOB Şehir Plancıları Odası (ŞPO) Ankara Şubesi Millet Bahçeleri ile ilgili bir açıklama yayınladı. “Doğal ve kültürel alanları talan etmenin yeni aracı ‘Millet Bahçeleri’ oyununun Ankara sahnesi” başlıklı açıklamada, seçim sürecinde Ankara’da millet bahçelerinin ihalelerinin açılmaya başlandığı ve seçim sonrasında ise inşaat yapımları ile sürecin devam ettirildiği vurgulandı.
Açıklamada, Millet Bahçeleri’nin, “Türkiye`nin dört bir yanındaki doğal ve kültürel alanları imara açan ve sekteye uğrayan inşaat sektörünü canlandırmayı ve sürdürmeyi amaçlayan bir proje olarak” ortaya çıktığı ve sürekli sayılarının arttırıldığı ifade edildi.
Millet bahçelerini AKP iktidarının kamusal alanların talan edilmesine dönük yeni saldırısı olarak nitelendirilen açıklamada, bu rant projeleri ile inşaat sektörünün ihtiyaçları çerçevesinde adımlar atıldığı belirtildi.
Açıklamada Ankara’daki millet bahçeleri projeleri aktarılarak şunlar belirtildi:
“Önce Atatürk Kültür Merkezi alanı ve Gölbaşı Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırları içerisindeki havzanın sulak alanlarını kapsayan Millet Bahçesi projelerinin ön görüldüğü açıklanmış, 2019 yerel seçimleri öncesi apar topar Mamak Üreğil Millet Bahçesi açılmıştır…
Bunlar arasında şu ana kadar; İmrahor Vadisi (Kanal Ankara olarak lanse edilmiş), Cebeci Stadı, Çubuk Çayı, Yükseltepe, Hacıkadın, Dikmen Vadisi, Gazi, Göksupark, Karaköy, Payamlıtepe, Belören, Temelli Göleti, Altındağ Merdivenkaya Ormanları, Bağlum Ağaçlık Alanı, Polatlı, Kazan, Kızılcahamam, Çubuk alanlarında Millet Bahçesi inşa edileceği açıklanmıştır.
Önerilen Millet Bahçeleri, daha organize bir rant üretim sürecinin parçası olarak lüks konut projelerine hizmet veren, ek getiri sağlayan ve satış-pazarlama unsuru olarak sunulan hukuksuzluğu tetikleyici projeler halini almıştır.”
Açıklamada son olarak ‘Rant bahçeleri` yerine, “Ankara`nın açık-yeşil alanları için acil olarak bütüncül, kent ve kamu ihtiyacını gözeten üst ölçekli planlarla uyumlu, alanların doğal, kültürel ve ekolojik yapısını koruma ve geliştirme odaklı, katılımcı yöntemlerin doğru bir şekilde sağlandığı planlama ve uygulama çalışmalarına ihtiyacı” bulunduğu belirtildi.