Maraş Türkoğlu kampüs işkencehanesi

İHD Adana Şubesi Hapishaneler Komisyonu, Maraş Türkoğlu kampüsünde bulunan L1 ve L2 tipi hapishanelerinde gerçekleşen işkenceyi raporlaştırararak kamuoyuyla paylaştı.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 11 Ağustos 2019
  • 12:09

İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi Hapishaneler Komisyonu Maraş Türkoğlu Kampüs Hapishanesi’nde, L1 ve L2  tipi hapishanelerindeki işkenceyi tutsaklarla yapılan görüş sonrasında rapor haline getirdi ve kamuoyuyla paylaştı.

L1 işkencehanesi

Tutsakların anlatımlarına yer verilen raporda yer alan bilgiye göre, Veysi Altan hapishaneye girişte çıplak arama saldırısıyla birlikte kendilerine fiziki işkence uygulandığını ifade etti. Raporda Altan’ın anlatımları şöyle devam etti:

“08.08.2019 tarihinde sabah sayımında cezaevi müdürü ve yanında yaklaşık 35-40 kişilik bir gardiyan grubu ile Koğuşa geldi. ‘Ayakta sayım vereceksiniz’ dedi. Biz bunu kabul etmedik. Koğuş arkadaşım Şifa Erdoğan bu duruma ilk itiraz edince müdür ‘alın bunu’ diyerek koğuştan dışarı çıkarmaya çalışırken hepimiz itiraz ettik. Bu arada konuşmamıza bile fırsat vermeden gardiyanlar havalandırmaya girerek hepimizi darp edip koridora çıkardılar. Beni yere yatırıp darp etmeye başladılar. Sol kolum, sağ ayağım, karın ve alın bölgesinden yaralandım. Koğuş arkadaşım Serhat Erdemci, kolunda platin vardı, kolu kırıldığını söylediler. 62 yaşında olan hasta mahpus Nimet Deyiş’i yerde sürükleyip dövdüler. Yine ağır hasta mahpus Cemil İvrendi’yi yere yatırıp ağzını kapatıp boynuna bastılar. Birçok kişinin aynı şekilde botlarla yerde kafasını ve boynunu ezmeye çalıştılar. Bu olay nedeniyle bizleri ayrı ayrı boş koğuşlara ayırdılar. 6 arkadaşımızı tekli hücrelere koydular. Eski koğuşumuzdaki tabak çanak kaşık ve benzeri eşyalarımızı da vermediler. Şu anda yemek getiriyorlar ama yemeği yiyecek tabağımız yok. Su vermiyorlar. Sürekli gergin bir ortam ve bize düşman gözü ile bakıyorlar. Gardiyanlar tarafından darp edilip yaralanan biz olmamıza rağmen bize, 19 kişiye disiplin soruşturması açıldı ve bizim gardiyanları darp ettiğimiz yazılmış tutanakta. Oysa ki; bizi kameraların önünde dövdüler, kameralarda tüm kayıtlar mevcuttur. Her bir arkadaşımızı 3-4 gardiyan dövdü darp etti. Bu kamera kayıtları incelendiği tüm gerçek ortaya çıkacaktır. Biz burada tüm hakları elinden alınmış, cezaevi içinde adeta başka bir ceza çekiyoruz. Sizlerden talebimiz herkesin bizim sesimizi duyması bu haksızlığın son bulması ve tarafımıza tanınan hakların sağlanmasıdır.”

8 Ağustos’ta gerçekleşen saldırıyı Altan’ın ardından Mazlum Tekin’in anlatımlarıyla aktaran raporda, hasta tutsak Cemil İvrendi’nin anlatımlarına şu şekilde yer verildi:

“25 yıldır cezaevinde hükümlüyüm. Ağır hastalığım vardır. Kronik kalp rahatsızlığı (aurt kapak değişimi) hiper tansiyon, yüksek kolestrol, sürekli nükseden Anal fistül hastalıklarım (11-12 kez ameliyat oldum) mevcuttur.  01.08.2019 tarihinde Tarsus 1 No’lu Cezaevi’nden Türkoğlu L 1 Cezaevi’ne getirildim. Cezaevi girişinde çıplak arama dayattılar, hasta ve yaşlı olduğumdan darp etmediler beni, ama benimle gelen diğer genç mahpusların üzerini zorla çıkarıp odaya alıp çok kötü darp ettiler. Cezaevi koşulları burada çok kötü, hiçbir sosyal faaliyet yok. Cezaevi idaresi bu sosyal faaliyetleri yaptırmak yerine sürekli baskı ve tehditlerle, bağırmalarla, disiplin sağmaya çalışıyor. Yeni bir cezaevi olduğu için adeta ‘nasıl başlarsak öyle gider’ mantığı ile hareket ediliyor. O yüzden sürekli bir tedirginlik stres hali var. Gardiyanlarla konuşulmuyor, bir sorun çıktığında muhatap bulamıyoruz.”

L2 işkencehanesi

Türkoğlu hapishanesi L2 işkencehanesinde gerçekleşen hak ihlalleri görüşülen Fırat Turgay, Meriş Şerif Dayan’ın anlatımlarının yer aldığı raporda, hasta tutsak Azat Ataş’ın tedavi hakkının engellendiğini ifade eden şu anlatımlarına yer verildi:

“2 yıldır cezaevindeyim. Daha 4 yılım var. Şubat 2019 da buraya getirildim. Ben sara hastasıyım ve %60 raporum var. Birkaç kez beni revire götürdüler ancak hastaneye götürmediler. Bizim hiçbir sosyal aktivitemiz hakkımız yok, sadece haftada bir spora çıkılıyor, başkacada bir faaliyetimiz yok, sohbet hakkımız yok. Gardiyanlar çok sert, bir şey söylüyorsun hemen kızıyorlar. Ben hasta olduğum için çok bir şeye karışamıyorum. Düzenli olarak revire çıkmak istiyorum. Hastalığımdan dolayı tahliye olmak istiyorum.”

İHD’nin tespit ve çözüm önerileri

Tutsakların anlatımı aktarıldıktan sonra raporda tespit ve çözüm önerileri olarak şu ifadeler yer aldı:

“Her iki cezaevinde mahpuslarla yapılan görüşmede özellikle cezaevi girişinde çıplak aramanın yapıldığı ve mahpusların darp edildiği tüm mahpusların ortak iddiasıdır. Yine yönetmelik ve yasada tanınan sosyal faaliyet haklarının sağlanmaması, yasal olan dergi, gazete ve kitapların verilmemesi, maddi durumu olmayan birçok mahpusun idarece verilmesi gereken su vb. ihtiyaçları kantinden almak zorunda kalması,  cezaevi idaresinin disiplin sağlamak adına sert tavır ve davranışlar göstermesi çoğu zaman şiddete varan uygulamalarda bulunması iddiası ciddi olarak araştırılması gereken iddialardır. 08.08.2019 tarihinde 1 no’lu L tipi cezaevinde yaşanan darp olayı sonucu yapılan görüşmede mahpusların vücutlarının birçok darp izi tarafımızca tespit edilmiştir. Adil yargılanma hakkı ilkesi gereği mahpusların kamera kayıtlarının incelenmesi talebi kabul edilmeli ve maddi gerçek ortaya çıkarılmalıdır. Yaşanan hukuk dışı uygulamalara karşı cezaevi idaresi üzerindeki idari denetim mekanizmasının etkin olarak işletilmesi gerektiği açıktır.”