Diyarbakır, Batman, Urfa, Adıyaman, Van, Hakkari, Dersim ve Antep’te 1 Mayıs eylemleri gerçekleştirildi.
Diyarbakır
Mezopotamya Ajansı'nda yer alan habere göre Amed Emek ve Demokrasi Platformu’nun, Dağkapı Meydanı’nda düzenlenmek istediği eylem polisler tarafından engellendi. Açıklamaya izin verilmeyeceğinin belirtilmesi üzerine platform temsilcileri ile polis arasında uzun süre tartışma yaşandı.
Polis etkinliğe katılmak isteyen platform üyelerini 4 gruba ayırarak, çembere aldı. Eyleme izin verilmemesi üzerine bileşenler bir araya gelerek basın açıklaması yapmak istedi. Ancak platform üyeleri, bu defa iki ayrı grup olarak çembere alındı. Polis basın açıklaması için grupların birleşmesini engelledi. Bu durum eylem boyunca atılan, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Baskılar bizi yıldıramaz”, “Direne direne kazanacağız”, “Biji Yek Gulan” sloganları eşliğinde protesto edildi. Uzun süren tartışmaların ardından basın açıklaması yapıldı.
Açıklamanın Kürtçesini Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan, Türkçesini ise DİSK Diyarbakır Bölge Temsilcisi Hasan Hayri Eroğlu okudu.
Dünya halklarına sınırsız emek ve doğa sömürüsü, savaşlar, ekonomik kriz, artan eşitsizlik, yoksulluk, işsizlik dışında hiçbir şey sunmayan kapitalist sistemin Covid-19 salgınıyla insanlığın geleceğini tehdit ettiği belirtilen açıklamada şunlar ifade edildi:
“Dünya kapitalist sisteminin yarattığı eşitsizliklerin ağır sonuçlarını her gün yaşıyoruz. Sağlık hizmetlerinin ve güncel olarak da COVID-19 aşısının bir ticari meta haline gelmesinin bedelini insanlık ağır biçimde ödüyor. Bizler, bu topraklarda yaşayanlar, aklı, bilimi, emeği ve insan yaşamını öncelemeyen bir anlayışla yönetilenler, daha ağır bedeller ödüyoruz. COVID-19 salgınıyla mücadelede dünyanın en başarısız ülkelerinden birinde hayatta kalmaya çalışıyoruz. Sermayenin ve patronların çıkarları için, akıl, bilim ve milyonların sağlığı yok sayılıyor. Buradan bir kere daha haykırıyoruz: Çarklar dursun, ölümler bitsin!”
“Tam kapanma” kararının emekçileri kapsamadığı belirtilen açıklamanın devamında şunlar söylendi:
“Sadece sağlığımız değil; işimiz, aşımız ve geçimimiz de tehdit altında. Pandemide yurttaşlarına en az nakdi destek veren iki ülkeden biri Türkiye oldu. İşsizlik her gün yeni rekorlar kırıyor. Kod 29 ile tazminat bile alamadan işimizi kaybediyoruz. Milyonlarca çalışan ve ailesi ücretsiz izin dayatmasıyla günde 50 liraya yaşamaya mahkum ediliyor. Gıda enflasyonu ile milyonlar açlık sınırının altına itiliyor. Evimize gelen faturalar kabarıyor, çarşı pazar alışverişi her gün bir öncekinden daha pahalı oluyor. Uzaktan çalışma gibi esnek çalışma biçimleriyle güvencesizlik yaygınlaşıyor.”
Açıklamada “tam kapanma” ve pandemi süreci esas alınarak talepler şöyle sıralandı:
“* Herkese aşı, herkese gelir desteği sağlansın, acil ve zorunlu işler dışında 4 hafta çarklar durdurulsun!
* Çalışırken hastalanan emekçiler için COVID-19 iş kazası ve meslek hastalığı olarak kabul edilsin!
* Kod 29 ve ücretsiz izin zulmüne son verilsin!
* İşsizlik Sigortası Fonu kaynakları patronlara değil işçilere ve işsizlere destek için kullanılsın!
* Asgari ücret üzerindeki tüm vergi ve kesintiler sıfırlansın!
* İşsizliğe karşı kamu istihdamı artırılsın, hukuksuz biçimde işten çıkarılan kamu emekçileri işlerine iade edilsin, çalışma süreleri azaltılsın.
* Doğa katili projelere, Kanal İstanbul’a, betona, savaşa, silahlanmaya, sermayeye değil aşıya ve sosyal desteklere ayrılsın.
* Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın! Zorunlu mallarda ve elektrik, su, doğalgaz, iletişim faturalarında dolaylı vergiler sıfırlansın, pandemi süresince fatura borçları hazine tarafından karşılansın, borçlar faizsiz ertelensin.
* Örgütlenme, özgür toplu sözleşme ve grev hakkı önündeki tüm engeller kaldırılsın!
* İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasa etkin şekilde uygulansın, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün İşyerinde Şiddete Karşı 190 sayılı sözleşmesi onaylansın!
* 2020 1 Mayıs’ında ifade ettiğimiz gerçek, 2021’de çok daha net bir biçimde ortadadır. Bu düzen yaşamı ve gezegeni tehdit eden büyük bir felakete dönüşmüştür. Felakete dönen bu düzen, baskılarla, yasaklarla, yalanlarla, sansürle, kışkırtılan ırkçılık ve ayrımcılıkla, toplumsal cinsiyet eşitsizliğiyle, kısacası zulümle ayakta tutulmak istenmektedir.
* Bu felakete son vermek, insanlık için yeni bir başlangıç yapmak, eşitliğin, özgürlüğün, adaletin, demokrasinin egemen olduğu, kardeşçe, barış içerisinde yaşayacağımız yeni bir toplumsal düzen kurmak ellerimizdedir.”
Van
KESK, DİSK, TTB ve TMMOB tarafından 1 Mayıs’a ilişkin Musa Anter Parkı'nda yapılmak istenen basın açıklaması polis tarafından engellendi.
Açıklama öncesinde DİSK binasında bir araya gelen emekçiler, buradan yürüyerek Musa Anter Parkı’na gitmeye hazırlanırken polisler bina önünde barikat kurarak kimsenin çıkmasına izin vermedi. Uzun süren tartışmaların ardından emekçiler Cumhuriyet Caddesi’nde açıklama yaptı.
Emekçilere destek vermek amacıyla HDP İl Örgütü binasından Cumhuriyet Caddesi’ne yürüyen HDP milletvekilleri Murat Sarısaç, Nuran İmir ve Habip Eksik’in de bulunduğu grubun yürümesine izin vermeyen polis, çıkan tartışma sonrasında gruba saldırdı. Saldırıya rağmen HDP’liler 1 Mayıs açıklamasının yapıldığı Cumhuriyet Caddesi’ne geçti.
Dersim
Dersim Emek ve Demokrasi Platformu Seyit Rıza Meydanı’nda 1 Mayıs açıklaması yaptı. Açıklamada, Kurmacî, Dimilkî, Ermenice ve Türkçe yazılı “Yaşasın 1 Mayıs” yazılı pankart açıldı. “İş ve aşımıza sahip çıkıyoruz”, “İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz” dövizlerinin taşındığı açıklamada, “Birlik, mücadele, zafer”, “Emek iktidara” sloganları atıldı. Saygı duruşuyla başlayan açıklamada, 1 Mayıs 1977’de katledilenler anıldı.
Açıklama yapan Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel-Sen) Dersim Şube Başkanı Mazlum Doğan, eşitliğin, özgürlüğün, barışın ve laikliğin hakim olduğu bir ülke istediklerini belirtti.
Genel-İş Dersim Temsilcisi Umut Balıkçı, pandemi sürecinin sınıflar arasındaki eşitsizliği derinleştirdiğini ifade etti.
HDP Milletvekili Alican Önlü ise iktidarın halka, kadına, doğaya ve yaşama karşı kesintisiz saldırı içinde olduğunu vurgulayarak şunları ifade etti:
“Nasıl ki Newroz, 8 Mart ruhu ile alanlardaydık. Şimdi de 1 Mayıs ruhu ile, ortak bir ruhu ile, ortak bir mücadele zemini yaratmak zorundayız.”
Açıklamalarının ardından Seyit Rıza heykelinin önüne konulan “1 Mayıs 1977 yitirdiklerimizi anıyoruz” yazılı pankarta karanfiller bırakıldı.
Batman
Batman Emek ve Demokrasi Platformu, 1 Mayıs’a ilişkin Petrol-İş Sendikası binasının bahçesinde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
“Yaşasın 1 Mayıs, Bîjî Yek Gulan”, “Eşitsizliğin, özgürlüğün, adaletin, demokrasinin egemen olduğu barış içinde toplumsal bir düzen için yaşasın 1 Mayıs, Bijî Yek Gulan” pankartın açıldığı açıklama saygı duruşu ile başladı.
Genel-İş Batman Şubesi Eşbaşkanı Narin Erol, salgın koşullarında bile sömürü çarklarının milyonlarca işçinin, emekçinin canıyla, kanıyla döndürülmeye çalışıldığını dile getirdi.
Erol’un ardından konuşan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran da işten çıkarmanın yasak olduğu bir dönemde Kod 29 ile binlerce işçinin işten çıkarıldığını belirterek, iktidarın her zamanki gibi sermayeden yana tavır aldığını söyledi.
Hakkari
DİSK, TMMOB ve KESK şubeleri ortak açıklama yaptı. Sendika binaları önünde yapılan açıklamada konuşan DİSK Hakkari Şube Başkanı Haluk Duran şunları dedi:
“İktidar, demokrasi taleplerinin sesini kısarak emeğin de sesini kısmaya çalışıyor. İşçilerin, öğrencilerin ve kadınların hak arama mücadeleleri iktidarın orantısız şiddetiyle bastırılmaya çalışılıyor.”
Urfa
Emek ve Demokrasi Platformu, Haliliye ilçesinde bulunan Ahmet Bahçıvan İş Merkezi önünde bir araya gelerek 1 Mayıs’ı kutladı. HDP ve Urfa Barosu’nun destek verdiği açıklamaya çok sayıda kişi katıldı.
“Hangisini yazsam bilemedim ki” dövizinin açıldığını açıklamada sık sık, “Bijî yek gulan” sloganı atıldı. Eğitim Sen Urfa Şube Eşbaşkanı Mahmut Binici, “Eşitliğin, özgürlüğün, adaletin, demokrasinin egemen olduğu, kardeşçe, barış içerisinde yaşayacağımız yeni bir toplumsal düzen kurmak ellerimizdedir” diye konuştu. Açıklama alkış ve zılgıtlarla son buldu.
Adıyaman
Emek ve Demokrasi Platformu, Demokrasi Parkı’nda bir araya gelerek 1 Mayıs üzerine basın açıklaması yaptı.
Açıklama 1 Mayıs 1977’de yaşamını yitirenler için saygı duruşuyla başladı. Tarım ve Orman Hizmet Kolu Kamu Emekçileri Sendikası (Tarım Orkam-Sen) İl Temsilcisi Yusuf Demirci yaptığı konuşmada “Felakete dönen bu düzen, baskılarla, yasaklarla, yalanlarla, sansürle, kışkırtılan ırkçılık ve ayrımcılıkla, toplumsal cinsiyet eşitsizliğiyle, kısacası zulümle ayakta tutulmak istenmektedir” dedi.
Mardin
Emek ve Demokrasi Platformu, 1 Mayıs’ı coşkuyla kutladı. Açıklamada “Umut yan yana Yaşasın 1 Mayıs” pankartı açıldı. İşsizlik ve emek mücadelesinin öne çıktığı kutlamada platform adına Mehmet Emin Özel, açıklama yaptı.
Açıklamada emekçilerin 1 Mayıs mücadelesinin yanı sıra işçilerin emek mücadelesine vurgu yapıldı. Sık sık 1 Mayıs’a ilişkin sloganların atıldığı açıklamanın ardından davul ve zurna eşliğinde halaylar çekilerek 1 Mayıs kutlandı.
Antep
KESK, DİSK, TMMOB ve Antep - Kilis Tabip Odası öncülüğünde Şahinbey ilçesine bağlı Kırkayak Parkı’nda 1 Mayıs kutlandı. Eylemde, kurum temsilcileri ayrı ayrı açıklamalar yaptı.