İzmir Kırıklar 1 F Tipi Hapishanesi’nde bulunan Güven Usta, Yeni Yaşam Gazetesi’nden Hüseyin Aykol’a 12 Temmuz 2021 günü gönderdiği mektubunda bu durumu anlattı. Aykol’un Yeni Yaşam’da yer alan yazısında aktarılan mektupta Usta’nın ifadeleri şöyle:
“Dışarıda herkes böyle dönem görmedik diyor. Biz de hapishane idaresinin böylesini görmedik diyoruz. Neden mi? Dergi hakkımızı gasp eden, posta yoluyla gelen fotokopilere el koyan, bu ve daha fazla keyfi uygulamaya tepki gösterip, hak talep ettiğimiz için disiplin cezası veren hapishane idaresi tam bir acizlik örneği sergiliyor. Sorunları çözmek, yasalara uymak yerine bizim direnişimizi zayıflatmak için çareler arıyor.
Bildiğiniz gibi hapishanelerde kurum dışına -adliye veya hastaneye- gittiğimizde dönüşte 14 gün karantina uygulaması var. 14 gün sonunda test yapılıyor ve söz konusu Covid-19 testinin sonucu negatif çıkması halinde eski yerimize geçiyoruz, geçiyorduk. Ancak şimdi bu uygulamayı değiştirdiler ve karantina sonrası mahpusları eski yerine götürmüyorlar ve başka yerlerdeki tekli hücrelere koyuyorlar.
Yaklaşık bir yıl kadar önce buraya bir müdür atandı. Onun göreve başlamasından itibaren hapishane adeta bir tekkeye dönüştürüldü. İdare sık sık anons yaparak ve idare kanalından dini içerikli vaazlar, yayınlar yaparak yasalara aykırı iş yapar oldu. Sohbet hakkını uygulamayanlar cüz okuma, hatim indirme kursları açmaya başladı. Tutsakların taleplerini yerine getirmeyenler, kendilerinin uygun gördüğü yoğun dini yayınlarla hapishaneyi tekkeye çevirdiler.
Bu arada, el işi malzemelerini dahi sınırladılar. Dışarıdan el işi malzemeleri almamıza izin verilmiyor. Öyle ki, posta ile gelen veya elden yatırılan iç çamaşırı, çoraplara bile el konuluyor; kantinde satılıyor bahanesiyle bize verilmiyor. Kantinde ise istediğimiz bedende iç çamaşırı her zaman bulunmadığı gibi çok kalitesiz ve fahiş fiyatlarla satılıyor.”