Gözaltında kayıp ve hasta tutsak eylemi

Diyarbakır’da Abdurrahim Demir, İzmir’de Vedat Aydın için adalet arandı, Ankara’da ise 8 tutsağın serbest bırakılması istendi.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 18 Temmuz 2020
  • 16:30

Diyarbakır

Kayıp yakınları ve İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi sosyal medya üzerinden gerçekleştirdiği 597. hafta eyleminde 17 Ağustos 1995 tarihinde Kızıltepe Viranşehir karayolu üzerinde bulunan Şavelat Jandarma kontrol noktasında gözaltına alındıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan Abdurrahim Demir'in akıbetini sordu. Basın metnini İHD Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Yusuf Erdoğan okudu.

Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre 1995 tarihinde Kızıltepe Viranşehir karayolu üzerinde bulunan Şavelat Jandarma kontrol noktasında gözaltına alınan Demir'in hikayesini Erdoğan şöyle anlattı:

“22 yaşındaki Abdurrahim Demir Mardin'in Ömerli İlçesinde ikamet ediyordu. 17 Ağustos 1995 tarihinde Adana’da ikamet eden yakınlarını ziyaret etmek üzere yola çıkmış. Kızıltepe Viranşehir karayolu üzerinde bulunan Şavelat Jandarma kontrol noktasında, otobüsten indirilerek gözaltına alınır. Gözaltına alındığına tanıklık edenler, Demir’in Şavelat Jandarma Karakoluna götürüldüğünü söyler. Akşama doğru bir karakol görevlisi, Demir'in evini telefonla arayarak anne Kesire Demir'e 'Oğlunuz Abdurrahim, Şavelat Jandarma Karakolunda, gelip alabilirsiniz'  der.

“Yaşlı olan anne, 'Benim kimsem yok, ben gelemem, oğlumun okuma yazması var, bırakın kendisi gelir' der. Abdurahim'in bırakıldığını düşünen anne Kesire Demir, iki gün sonra Adana'daki akrabalarını aradığında oğlunun Adana'ya gitmediğini öğrenir. Kesire Demir oğlunun bir fotoğrafını yanına alarak evlerinin yakınında bulunan Merkez Çarşı Karakolu’na gider. Görevliler oğlu hakkında kendisine hiçbir bilgi vermeden evine dönmesini ister. Abdurrahim’in yakınları dört gün sonra Şavelat Karakoluna gider. Karakoldaki görevliler akrabalarından birine 'Biz böyle birini almadık, böyle biri bizde yok' der. Abdurrahim’in ailesi resmi kurumlara başvurularda bulur, ancak sonuçsuz kalır.

“Demir ailesi 24 Şubat 1997'de İnsan Hakları Derneği’ne (İHD) başvurur. İHD, Demir'in akıbetini öğrenmek için hukuki tüm girişimlerde bulunur, ancak hiçbir sonuç alınamaz. Aradan geçen 25 yıla rağmen, Demir’in akıbeti hala meçhul”

İzmir

İzmir’de “Kayıplar bulunsun failleri yargılansın” eylemlerini sürdüren kayıp yakınları ve İnsan Hakları Derneği (İHD) üyeleri Konak’ta bulunan eski Sümerbank önünde yaptığı eylemde 5 Temmuz 1991’de Diyarbakır’daki evinde gözaltına alındıktan sonra 7 Temmuz’da Elazığ’ın Maden ilçesi yakınlarında bir köprü altında cenazesi bulunan Halkın Emek Partisi (HEP) Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın için adalet talebinde bulunuldu.

Kayıp yakınları adına açıklamayı İHD Yöneticisi Ali Aydın yaptı. 

Vedat Aydın’ın gözaltına alınıp katledişini anlatan Ali Aydın devamında şunları söyledi: 

“Kendileri de suça iştirak eden Aygan ve Demir, Vedat Aydın’ı gözaltına alan, sorgulayan ve infaz eden kişileri isim isim açıkladı. Dönemin Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Hanefi Avcı hem yazdığı 'Haliç’teki Simonlar' isimli kitabında hem de mahkemeye verdiği ifadede Vedat Aydın’ın JİTEM tarafından öldürüldüğünü söyledi. Avcı kitabında; kaçırılan Vedat Aydın’ın da içinde olduğu 3 aracın rahatça ilerleyebilmesi için yol güzergâhındaki trafik kontrol polislerinin, sahte kaza ihbarı yapılarak ters yöne gönderildiğini yazdı. Bu talimatın Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı Harekât Merkezi’nden geldiğini öğrendiğinde de olayın artık kimin tarafından gerçekleştirildiğini net olarak anladığını belirtti. Vedat Aydın dosyası onca itiraf ve ifadeye karşın bir arpa boyu bile ilerlemedi ama bir kere daha buradan sesleniyoruz. Bu dosyada failler isim isim, adres adres belli. O halde failler yargılansın. Cezasızlık zırhıyla korunma son bulsun."

Ankara

Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, eylemlerinin 306. haftasında Afyon 1 Nolu T Tipi Kapalı Hapishanesi’nde tutulan 8 hasta tutsağın serbest bırakılmasını istedi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube binasında açıklama yapan İHD Merkezi Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Nuray Çevirmen, "Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri devam etmektedir. Pek çok mahpus hastalıklarının tedavi edilmemesi nedeniyle yaşamlarını kaybetmeye devam etmektedir” diye belirtti.

Afyon 1 Nolu T Tipi Kapalı Hapishanesi’nde İHD’nin tespit ettiği kadarıyla 26 hasta tutuklunun bulunduğunu ifade eden Çevirmen, sağlık durumu kritik ve acil tedavi edilmesi gereken hasta tutuklulara dair şu bilgileri paylaştı:

 “*Adem Amaç; 13 yıl önce karın içi organlarda ve karın duvarında, kas yapısını tamamen ortadan kaldıran sağlık problemi meydana gelmiş; kolostomi, uç uça gnastamoz, karın duvarında kas yapısı yerine protestik yama ameliyatları ve gelişen enfeksiyon ile apselerden dolayı belli tarihlerde toplam 12 kez ameliyat geçirmiştir. Ancak geçirmiş olduğu ameliyatlara rağmen tedavisi tamamlanamamış, şu anda karın duvarında zayıflık hassasiyet ve şişlik var; oturma, kalkma ve diğer tüm hareketlerinde sorunlar ve kısıtlılıklar yaşamaktadır. Oluşan enfeksiyon ile karnındaki ameliyat yerinde 2 tane delik açılmış ve yıllardır sürekli iltihap aktığı için yaraları kapanmamaktadır. 

* Menduh Kılıç; 28 yıldır cezaevindedir. Kronik resisten akciğer TBC (Tüberküloz) hastasıdır. Sol akciğerinin 2/3 ameliyatla alınmış ve aynı akciğerinde tehlikeli mantar enfeksiyonu oluşmuştur. Yine aynı akciğerinde leke tespit edilmiş, bu lekeden parça alınıp biyopsi yapılması gerekmektedir. Sağ akciğerinde de bu hastalıktan dolayı ciddi şekilde tahribat oluşmuştur. İleri derecede astım ve KOAH hastasıdır ve şu an solunum cihazına bağlı yaşamımı idame ettirmek zorundadır. Kronik faranjit, mide reflüsü hastalığı var ve bu hastalıktan kaynaklı yemek borusunda ciddi tahribat oluşmuştur. Sol bacağında kist bulunmaktadır ve kronik alerji hastasıdır.

* Şevket Bilici; 28 yıldır cezaevindedir. 2018 yılında aynı yıl içerisinde 2 kez kalp krizi geçirmiştir. Kalp rahatsızlığından kaynaklı olarak 3 kez anjiyo olmuştur. Başta ana damar olmak üzere 4 kalp damarının tıkalı olduğunun tespiti üzerine 4 damara da stent takılmıştır. Kalp damarlarında yüzde 45 daralma var. Mevcut durumda da sol tarafında büyük oranda hep ağrı ve uyuşukluk bulunmaktadır. Kansızlık rahatsızlığı var ve nefes alışverişlerinde büyük zorluk çekiyor. Ayrıca mide ve ülser rahatsızlığı, bağırsak sorunları, içten kanamalı hemoroid, sinüzit ve baş ağrıları, yüksek tansiyon, düşük tansiyon rahatsızlıkları, gül dökümü hastalığı ve alerjik rahatsızlıkları bulunmaktadır.

* Selçuk Yıldızhan; gözlerinden yüzde 79 görme engellidir. Marmara Araştırma Hastanesinde kendisini muayene eden doktoru ‘gözlerinin durumunun iyi olmadığını, görme sıkıntısının aktif hale geldiğini ve doğuştan gözbebeklerin ve göz retinası olmadığı için ameliyat olması gerektiğini ancak bu ameliyatın çok riskli ve Türkiye’de bu ameliyatı yapabilecek yeteri düzeyde tecrübeli bir doktorun bulunmadığını, ancak gözlerinin görme noksanlığının ilerleyişini durdurabilmek için kendisini ameliyat edeceğini ve gözlerindeki kataraktı da bu ameliyatla alıp gözüne mercek takacağını’ söylenmiş ancak Afyon’a sevk edilmesiyle tedavisi durmuştur.

* Abdullah Onğullu; Kronik astım, bronşit, KOAH, Vertigo hastasıdır. Orta kulak iltihabından kaynaklı iki kulakta işitme kaybı var, işitme cihazı kullanıyor. İki gözünde glokom ve ileri görme kaybı (bir gözünde yüzde 60 hasar var). Bir ayağı yüzde 90 engelli. Boyun ve bel fıtığı ayrıca reflü ve prostat rahatsızlığı da var.

 * Haydar Nama; Maltepe Cezaevinde iken kampüs hastanesinde hem mide hem de bağırsak endoskopisi olduğunu, fakat sonuçların olumsuz olduğunu ve Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildiğini ve orada tahlillerinin temiz çıkmadığının kendisine iletildiğini, gün verildiğini, 15 Mart’ta tedavisinin başlatılacağını, tedavi sürecini beklerken 9 Mart tarihinde zorunluk olarak Afyonkarahisar 1 Nolu T Tipi Cezaevine getirildiğini, bu cezaevine geldikten sonra tedavisinin burada olacağının söylendiğini, fakat pandemiden kaynaklı hastaneye götürülmediğini, hastalığının ağırlaşarak devam ettiğini, tarafımıza iletmiştir.

* Akif İpek; böbreklerinde taş ve kist var, iki defa ameliyat olmuştur. Ayrıca guatr ameliyatı oldu. Bel-boyun fıtığı, reflü, ülser, gastrit, gözlerde kronik iltihaplanma, hemoroid hastalıkları da bulunmaktadır.

* Habil Emen; belinde ağır fıtık var. Omurgasından disk ameliyatı olmuş. Sırtında platin var ve disk kayması var.”

 Tutukluların bir kısmının tedavilerinin sevklerden kaynaklı yarım kaldığını belirten Çevirmen, “Tüm tetkik ve tedavilerin acil olarak yapılması, cezaevinde yaşamını devam ettiremeyecek durumda olanların tahliye edilmesi gerekmektedir”