Saat 13.00’te Eski Sümerbank önünde başlayan eylemde “Kayıplar belli, failler nerede? İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi” pankartı açıldı ve kayıpların resimleri sergilendi. Basın metnini İHD yönetimi adına Caner Canlı okudu.
Canlı, bu hafta Abdurrahman Coşkun’un kaybediliş öyküsünü anlattı. Devletin kolluk güçlerinin ve onların denetiminde hareket eden karanlık güçlerin yüzlerce insanı kaybettiğini belirten Canlı, Coşkun’un 29 Ekim 1995 günü gece 03.00’te askerler tarafından evi basılarak gözaltına alındığını ve 9 gün boyunca haber alınmadığını söyledi. Coşkun’un ailesinin, başta Mardin/Dargeçit savcılığı olmak üzere tüm bölgede oğullarını sorduklarını ve net cevap alamadıklarını belirten Canlı, son olarak aileye oğullarının serbest bırakıldığının söylendiğini ama bugüne kadar ailenin çocuklarını bir daha görmediklerini ifade etti.
Açıklamanın devamında, sorumluların kendilerini aklamak için yaratmaya çalıştıkları gerekçelerin hiçbirinin inandırıcı olmadığını söyleyen Canlı, kayıpların unutulmasına izin vermeyeklerini, toplumsal belleğin diri tutulmasına devam edeceklerini ifade ederek şunları söyledi: “Bizler, Abdurrahman Coşkun’un kaybedilmesinden, dönemim genelkurmay başkanının, başbakanın, iç işleri bakanının, emniyet genel müdürünün, jandarma komutanın ve savcısının sorumlu olduğunu biliyoruz ve tek tek tüm sorumlular adil şeklide yargılanıncaya kadar kayıplarımızın akıbetini sormaya devam edeceğiz. Bizler, adalet ve gerçekleri istiyoruz.”
Basın açıklamasının ardından 5 dakikalık oturma eylemi yapıldı.
Kızıl Bayrak / İzmir