Sermaye iktidarının temsilcileri Beştepe'de yaptıkları toplantıda İş Kanunu'nun değiştirilmesi için çalışmaların hızlandırılması kararı aldı.
Geçen hafta Beştepe'de yapılan “Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Koordinasyon Kurulu” toplantısında İş Kanunu'nun da ele alındığı öğrenildi.
Emrah Özcan'ın Türkiye'de yer alan haberine göre toplantıda; uzaktan, kısmi ve geçici süreli çalışma ile platform çalışması gibi yeni nesil esnek çalışma modellerine dair mevzuat değişikliğinin, iş insanlarının talepleri gözetilerek belirlenmesi kararı alındığı belirtildi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, haziran ayında “Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi”nde yer alan esnek çalışma modeliyle ilgili çalışmalara başlanacağını duyurmuştu.
“‘Çalışma saatleri düşüyor’ manipülasyonu”
Öte yandan, esnek çalışma ve kısmi çalışmayı yaygınlaştırarak, iş güvencesini ortadan kaldıracak, aylık 30 gün yerine 15-20 gün sigorta yatırmayı getirecek olan düzenleme “müjde” gibi lanse edilerek, haftalık çalışma süresinin 45-48 saatten 40 saate düşürüleceği öne sürülüyor. Haftalık resmi çalışma süresi olan bu saatlere dahi büyük oranda uyulmazken, “çalışma süresi kısalıyor” aldatmacasıyla yürütülen çalışmaya kamuoyu desteği sağlanmak isteniyor.
Çalışma Ekonomisi uzmanı Aziz Çelik konuya ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şunları ifade etti:
“‘Çalışma saatleri düşüyor’ manipülasyonu!
Yeniden dolaşıma sokulan ‘çalışma saatleri 40 saate düşürülecek’ haberleri ciddi manipülasyon içeriyor. Halen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın taraflara intikal eden böyle bir hazırlığı yok. Kimsenin bilmediği, sendikaların ve işverenlerin üzerinde konuşmadığı, müzakere etmediği böyle hassas konularda sözde müjde ve manipülasyon haberleri yapılıyor! ‘Haftalık çalışma süresi 40 saate düşürülecek’ iddiası işin sosu gibi görünüyor. Bir PR çalışması yapılıyor. Asıl hedef çalışma mevzuatını daha da esnekleştirmek. İş mevzuatını daha esnek ve kuralsız hale getirmek için, sendikaların yılardır karşı çıktığı esneklik düzenlemelerini kabul ettirmek için çalışma saatlerini düşürme vaadini bir havuç olarak kullanıyorlar. Haftalık çalışma saatlerinin düşürülmesinin vakti geldi de geçiyor. Türkiye 1980'lerden bu yana 45 saatlik haftalık resmi çalışma süresini düşürmedi. Ancak çalışma saatlerini esnek çalışmayı yasalaştırmak için bir havuç olarak, bir rüşvet olarak kullanmak kabul edilemez. İşverenlerin pek çoğunun yasal haftalık çalışma süresine bile uymadığı, fazla çalışmalar için ücret ödemediği ve bakanlığın etkin bir denetim yapmadığı ülkemizde çalışma saatlerini 40 saate düşürme havucu inandırıcı değil.”