Demokratik Toplum Kongresi (DTK) faaliyetlerine yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan TTB Yüksek Onur Kurulu Üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp tutuklanmıştı. Gökalp, ilk duruşmada tahliye edildi ancak dava hâlâ devam ediyor. 15 Ekim’de Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek dava öncesinde İstanbul Tabip Odası basın toplantısı yaparak derhal beraat kararı verilmesini istedi.
Yapılan açıklama öncesinde Gökalp’in soruşturmasının hukuki sürecine değinilirken dosyanın dayandığı tanık ifadesinde hiçbir suçlama olmadığı ifade edildi. Ardından Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı söz aldı.
Korur, davanın hiç açılmaması gerekirken açıldığını, üstelik Gökalp’in haksız yere tutuklandığını ifade etti. Yargı kurumlarının delil bile sayılamayacak şeyler üzerinden insanları tutuklamasının yaygınlaştığını ifade eden Fincancı, hukukun üstünlüğünün tamamen kalktığını ve bu davalarla toplumun geri kalanının da tehdit edildiğinin altını çizdi.
Gökalp’in yanında olduklarını ifade eden Fincancı, TTB önceki dönem Merkez Konseyi Başkanlarından olan Dr. Selim Ölçer’in kuruculuğunu ve başkanlığını yaptığı Sarmaşık Yoksullukla Mücadele Derneği’ndeki faaliyetlerinden dolayı 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldığını söyledi. Korur, son olarak yargı alanından gelen saldırılara kaşı mücadele etmeye devam edeceklerini ifade etti.
“Hakkındaki asılsız ve delilsiz suçlama sonlandırılsın”
Korur’un ardından TTB Yüksek Onur Kurulu’ndan Gökalp’in birlikte çalıştığı Taner Gören basın metnini okudu. Açıklamada Gökalp’in gözaltına alınma ve tutuklanma sürecinin hukuk normlarına uygun olmadığı belirtilirken davanın dayandığı tanık ifadesinin yalan olduğunun ortaya çıktığı hatırlatıldı. Daha önce pek çok davada olduğu gibi yalan tanık ifadeleriyle Gökalp’in tutuklandığını ifade eden Gören, bu hamlenin yalnızca Gökalp’in şahsına yönelik olmadığını belirtti.
Bu saldırının da meslek örgütünün özerk yapısına saldırıların bir parçası olduğunu ifade eden Gören, pandemi sürecinde gerçekleri açıklamaktan kaçınmadıkları için cezalandırılmaya çalışıldıklarını söyledi. Davayı, son süreçte emek ve meslek örgütlerine karşı yürütülen baskı politikasının bir parçası olarak gördüklerinin belirtildiği açıklamada Gökalp’in yanında oldukları ifade edildi. Gökalp’e yönelik suçlamaların hiçbir delile dayanmadığı hatırlatılırken suçlamanın sonlandırılması ve Gökalp’in beraat etmesi talep edildi.
“Hekimlik değerlerine bağlılığına tanığım”
Yapılan açıklamanın ardından Gökalp ile aynı dönemde TTB yönetiminde yer almış Raşit Tükel de söz aldı. Tükel, 2014-2018 döneminde Gökalp ile birlikte çalıştıklarını ifade ederek sözlerine başladı. “Gökalp’ın hekimlik değerlerine bağlılığına tanığım” diyen Tükel, emekten, demokrasiden ve barıştan yana tavır alanların baskılarla yıldırma politikasına tabi tutulduğunu ifade etti. Gökalp’in de bu politikadan nasibini aldığını ifade eden Tükel, yalancı tanıklarla insanların özgürlüğünden mahrum bırakılmasının da bu politikaların bir parçası olduğuna dikkat çekti. Tükel, Gökalp’in 15 Ekim’de görülecek duruşmada beraat etmesi gerektiğini ifade etti.