Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, pandeminin başlangıç sürecinde yüksek vaka sayısıyla dikkati çeken İstanbul, Ankara ve İzmir'de vaka sayısında düşüş, Diyarbakır ve Bölge ilerinde ise yükselişe geçtiğini açıkladı. “Normalleşme” ile vaka sayısında yaşanan hızlı artışın dikkat çekildiği Diyarbakır'da yaklaşık 24 bin kişi karantinaya alındı. Mezopotamya Ajansı’nda yer alan haberde Diyarbakır'da vaka sayısındaki yükselişi ve bunun nedenlerini Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey üyesi Halis Yerlikaya değerlendirdi.
Yerlikaya, pandeminin başlangıç sürecinde Diyarbakır'da vaka sayısının düşük olduğuna işaret ederek, normalleşmenin başlatıldığı 1 Haziran'dan sonra yükselişe geçtiğine dile getirdi. Diyarbakır'da normalleşme sonrası bin 500'ye yükseldiğini dile belirterek, "Son bir haftada yaşanan hızlı artışla birlikte 900 olan vaka şimdilerde bin 500'e yaklaşmış durumda. Diyarbakır, Bölge'de vaka sayısının en çok olduğu il olmuş durumda. Çok endişeliyiz. Alarm zilleri çalıyor şu anda. Birinci dalganın pikleri ile karşı karşıyayız. Bölge kentlerinde vaka artışı var, ancak Diyarbakır bu artış da önde gidiyor. Bu durum kaygı vericidir, endişeliyiz" dedi.
“Müdahele servis sayısı 5’e çıkarıldı”
"Salgının hızlı bir şekilde yayılmasının birçok sebebi var" diyen Yerlikaya, "İlk başta biz sağlık örgütleri olarak atılacak adımlarda karar sahibi olmak istedik. Ancak bu talebimiz kabul edilmedi. Gelinen aşamada, 'Bu iş bitti. Biz başardık' söylemi rehaveti beraberinde getirdi. Bunun sonucunda yaşanan gevşeme vaka sayısını artırdı. Bir de başka illerden Diyarbakır'a gelenler ve toplu ibadetler bu virüsün yayılmasına sebep oldu. Özellikle bayram haftası virüsün yayılmasının en yüksek olduğu hafta oldu. Hızlı normalleşme beraberinde maske, eldiven ve fiziki mesafeyi ortadan kaldırdı. Şu an arkamızda gördüğünüz, Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde koronavirüs vakalarına müdahalede 1 olan servis sayısı 1 Haziran’dan bu yana 5'e çıktı. Bu da alarm düzeyinde olduğumuzu gösteriyor" ifadelerini kullandı.
“Yaşadığımız ilk dalganın PİKleridir
Vaka sayısındaki bu hızlı artışın "ikinci dalga" olarak değerlendirilemeyeceğine dikkati çeken Yerlikaya, "İkinci dalga diyebilmemiz için birinci dalgadaki vakaların belirli seviyeye inmesi gerekiyor. Şu an yaşadığımız birinci dalganın içindeki piklerdir. İkinci dalgayı sonbahara doğru bekliyoruz. Virüsün etkisinin azaldığına ilişkin bir veri elimizde yok. Bunun ilacı bulunmadan tehlikenin geçmesi söz konusu değil. Felaket tellallığı yapmak istemiyoruz, ancak durum felakete doğru gidiyor, diyebiliyoruz. Bunun önüne geçmek için acil bir şekilde önlem almamız gerekiyor. Eğer önlem alınmazsa virüs felaket haline gelebilir. Virüs daha bitmedi. Arkamda gördüğünüz hastanede daha yeni doğum yapmış makineye bağlı 29 yaşındaki kadında virüs tespit edildi. Dolayısıyla herkesin üstüne düşeni yapması gerekiyor. Her an hepimizi tehlike altındayız" şeklinde konuştu.
“Başardık mesajı verilmek isteniyor”
Pandemi sürecinin başlangıcından itibaren atılan adımların ekonomik kaygılarla alındığını dile getiren Yerlikaya, "Bütün karar süreçleri, ekonomik kaygılar ile alınıyor. Atılacak adımların Dünya Sağlık Örgütü'nün çizmiş olduğu kurallar çerçevesinde atılması gerekiyor. Bilimsel veriler ışığında peyderpey atılması gereken adımlar atılmıyor. Hızlı bir normalleşme sürecine gidildi. Yapılması gereken il bazında karar alınması, ancak genel bir karar alınmış durumda. İstanbul baz alınarak adımlar atılıyor. Oysaki il veya bölge bazında karar alınması gerekiyor. Topluma biz bu işi başardık mesajı verilmek isteniyor, ancak bunun sonucu kötü bir artışa sebep oluyor. Kaygılı ve endişeliyiz" diye kaydetti.
“50’ye yakın ölüm yaşandı”
Sürecin başlangıcından beri Diyarbakır'da 50'ye yakın kişinin öldüğünü aktaran Yerlikaya, şunları söyledi: "Elimizde net veriler yok. Türkiye genelinde ölüm sayısında beklenen azalma yaşanmadı. Bir azalma bekleniyordu. Ancak bakanlığın yaptığı açıklamada beklenen bir azalama durumu mevcut değil. Diyarbakır’da süreç boyunca 50’ye yakın ölüm yaşandı. Ancak vaka sayısındaki kronik hasta sayısına bağlı olarak yeni ölümler yaşanabilir. Rehavete kapılmayalım, maske, fiziksel mesafe ve hijyene dikkat edelim. Basit ama etki alanı güçlü olan adımlar bunlar. Bunları gözden kaçırmayalım."