Türkiye Devrimci Hareketi’nin yiğit ve başeğmez devrimcileri Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan katledilişlerinin 50. yılında Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu ve Devrimci Gençlik Birliği tarafından mezarları başında anıldı.
Saat: 12.00’de Karşıyaka Mezarlığı 2 No’lu kapıda toplanarak kortej düzeni oluşturan BDSP ve DGB, burada yaptıkları ajitasyon konuşmaları, sloganlar ve marşlar ile üç fidanı anmak üzere mezarlığa akan binlere seslendiler.
Önde Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın portrelerinin bulunduğu kortej Gündoğdu Marşı ile yürüyüşe geçerek Denizler’in mezarı başına geldi. “Düzene karşı Devrim!” pankartı ile mezar başına gelen BDSP korteji anma programına saygı duruşu ile başladı.
Saygı duruşunun ardından BDSP adına yapılan açıklamada şunlar ifade edildi:
“Bugün burada onları unutmadığımızı dosta düşmana göstermek, yarattıkları devrimci değerlere sahip çıkmak ve inandıkları dava uğruna ölüme başları dimdik yürüyen bu 3 yiğit devrimciyi, Deniz’i, Yusuf’u ve Hüseyin’i anmak için bir araya geldik. Sermaye devleti onları katlederek düşüncelerini yok etmek istedi. Ancak onlar parlamentarizme karşı devrimci kopuşun, düzene karşı devrim çizgisinin bayrağı oldular. Onlar, Mahir Çayan, İbrahim Kaypakkaya ve nice yiğit devrimci ile birlikte devrimci fedakarlığın, baş eğmezliğin, siper yoldaşlığının ve işkencehanelerde ser verip sır vermemenin destanını yazdılar. Onların bıraktığı miras bizlere yol göstermeye devam ediyor!”
Sermaye devletinin işçi, emekçilere ve toplumsal muhalefete yönelik güncel saldırılarının teşhir edildiği açıklama Denizler’in yolunun devrime çıktığını vurgulayarak şu şekilde devam etti:
“Bugün Denizler’i devletin icazetine sığınarak sahiplenmeye çalışanlar da var. Onları parlamentarizme ve düzen içi arayışlara hapsetmeye çalışanlar da var. Denizler'in yolunun parlamentoya çıktığını iddia edenler de var. Kimse aklından çıkarmasın ki Denizler her yönüyle devrime ve sosyalizme aittir. Onların mücadelesi devletin icazetine sığdırılamaz.”
“Denizleri anmak savaşmaktır!” diyen BDSP temsilcisi konuşmasını herkesi devrim ve sosyalizm mücadelesini büyütmeye çağırarak sürdürdü. “Geçmişin devrimci mirasından aldığımız güç ile ilan ediyoruz ki gelecek bizimdir, zafer de bizimdir” cümleleri ile sona eren açıklama mezar başına bulunanlar tarafından “Devrim şehitleri ölümsüzdür!” sloganları ile karşılandı.
Ardından DGB adına yapılan konuşmada ise şunlar ifade edildi:
“50 yıl önce Denizleri idam sehpasına göndererek gençliğin, işçi ve emekçilerin, ülkenin onurlu aydınlarının ilerici devrimci çıkışını boğmak istediler. Yapmak istedikleri insanlığın aydınlık ve onurlu geleceğine inancımızı, umudumuzu yok etmekti. Çünkü Denizler, Mahirler, İbolar bu ülkede emperyalizme ve faşist sermaye düzenine karşı büyüyen sosyalizm mücadelesinin öncüsü oldular. Dünyanın dört bir yanında büyüyen 68 Baharı'nı ülkemizde devrimci bir yükselişle taçlandırdılar! 60’lı yılların ortalarından itibaren gençliğin anti emperyalist mücadelesinde öne çıkan yoldaşlarımız sürdürdükleri mücadele içinde önlerine dikilen reformist barikatları da parçaladılar. İçinde önderleştikleri gençlik hareketinin de sınırlarını aşarak düzene karşı devrim çizgisinin sembol isimleri oldular”.
DGB adına yapılan konuşma “68 devrimci gençlik hareketinin yarattığı değerlerin bugünkü temsilcisi olan Devrimci Gençlik birliği tüm gençliği DGB saflarında birleşmeye, geleceğine ve özgürlüğüne sahip çıkmaya, düzene karşı devrim mücadelesini büyütmeye çağırıyor!” denilerek sonlandırıldı.
Konuşmaların ardından anma programı mezar başında okunan şiirler ve hep birlikte söylenen “Bize ölüm yok” marşı ile sona erdi.
BDSP ve DGB’liler Denizler'in mezarı başında gerçekleştirdiği anma programının ardından yeniden kortej düzeni oluşturarak Mahir Çayan’ın mezarı başına yürüdüler.
Çayan’ın mezarı başında saygı duruşu gerçekleştiren saygı duruşunun ardından burada da bir kez daha 71 devrimci çıkışının anlam ve önemine ilişkin bir konuşma yapıldı.
Anma programı “Yaşasın Devrim ve Sosyalizm!” sloganları ile sona erdi.
Kızıl Bayrak / Ankara