Çukurova Üniversitesi Öğretim Elemanları Derneği, Türkiye’nin çöp ithalatının çevre ve insan sağlığına yarattığı tehdidi ortaya koyan akademisyenlerin, çöp tüccarları tarafından hedef gösterildiğini belirten bir bildiri yayınladı.

Çöp ithalatı 4 yılda 200 kat arttı

Gazete Duvar’da Armağan Kabaklı’nın haberine göre bildiride plastik atık hareketliliğinin ana varış noktalarından birinin Türkiye olduğu belirtilerek şunlar vurgulandı:

“2016 yılının Aralık ayında toplam 3 bin 616 ton plastik çöp ithal etmişti. 2017 yılının Aralık ayında bu miktar, 19 bin 322 ton olarak gerçekleşip, 2018 yılı Aralık ayında ise 24 bin 831 tona yükseldi. 2018 yılının sonuna gelindiğinde toplam 418 bin ton plastik çöp, 2019 yılında 582 bin 296 ton ve en nihayetinde 2020 yılında ise yaklaşık 700 bin ton plastik çöp ithal edildi. Bu esnada Türkiye’nin kendi çöpü içindeki plastiği geri dönüşüme kazandırma oranı adeta yerinde saydı.”

Bildirinin devamında Türkiye’ye gelen çöplerin önemli bir kısmının Adana başta olmak üzere İzmir ve İstanbul’da gelişigüzel sağa sola atıldığı ve yakıldığı belirtildi. Yetersiz kontroller ve yasadışı faaliyetler nedeniyle artan çöplerin tarımsal alanlar başta olmak üzere birçok alanı kirlettiği vurgulandı.

“Çöp ithalatına karşıyız”

Bildiride çöplerin yakılmasıyla ortaya çıkan kimyasalların hem Adana’yı hem de Adanalıları zehirlediği ifade edilerek şunlar söylendi:

“Türkiye, 1 Ocak 2021 tarihinde yeni yasaklar koyarak plastik çöp ithalatına önemli sınırlamalar getirdi. Önce yüzde 50 kota ve karışık plastik çöp ithalatı yasaklandı. Ancak bu yasağa rağmen yasadışı faaliyetler devam etti. Bu sefer de bu yasadışı faaliyetlerin en büyük kılıfı olan çöp türlerinden biri olan '3915.10 kodlu Etilen Polimer' tipindeki plastik çöplerin ithalatı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yasaklandı. Bu yasakla bu konuda çalışan akademisyenler, çöp tüccarlarınca hedef gösterilip birçok mecrada tehdit ediliyor.”

Türkiye'nin yılda 3-3.5 milyon ton plastik çöp üreten bir ülke olduğu ve bu çöpün ancak yüzde 10’unun tekrar kazanıldığını, geri kalanın ise çöp depolama sahalarına gömüldüğü hatırlatılan bildiride şu ifadelere yer verildi:

“Bu plastiklere tarımsal alanlarda kullanılan plastik sera örtüleri, tek kullanımlık damla sulama boruları ve diğer plastikler dâhil değil. Türkiye’nin öncelikli olarak bu plastikleri dönüştürmesi gerekirken, içeriği belli olmayan yabancı menşeli plastik çöpleri ithal etmesi kabul edilebilir değildir. Bu nedenle son getirilen kısıtlamalar oldukça yerinde. Biz Çukurova Öğretim Elemanları Derneği olarak plastik atık/çöp ithalatına karşı olduğumuzu belirtiyoruz. Bu çöplerin topraklarımızı kirletmesine sebep olan ve bunu denetlemekle yükümlü oldukları halde denetlemeyenlerin ağır bir sorumluluk altında olduklarını kamuoyuna saygılarımızla duyururuz.”