Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, derneğin üyesi 21 avukatın yargılandığı dava dördüncü gününde sürdü.
Mahkeme Başkanı 22 sanıklı dosyada tüm sanıklar müdafi olarak 5 avukata söz verdiği gerekçesiyle başkaca müdafiye söz vermeyeceğini belirtti. ÇHD’nin her bir sanık için 3 müdafi hakkı olduğu itirazlarını dinlemedi ve salonu boşaltması için Jandarma'ya emir vererek salonu terk etti.
***
İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Çağdaş Hukukçular Derneği davasının Silivri'de pazartesi günü başlayan karar duruşması devam ediyor. Avukat Selçuk Kozağaçlı, Avukat Oya Aslan ve Avukat Barkın Timtik'in tutuklu yargılandığı davanın duruşmasının 4. oturumu gerçekleştirildi.
Müdafi avukatların beyanlarıyla devam edilen duruşmada ilk sözü Avukat Fikret İlkiz aldı. İlkiz şunları ifade etti:
“Kendinize göre bir usul, kendinize bir Ceza Kanunu oluşturuyorsunuz yani. Bize sorumluluk hatırlatmaya kalkıyorsunuz ya; dönün Ceza Kanunu'na şuradan bakın: Hakkını kullanan kişiye ceza verilmez. Siyasi davaların bu usulü, siyasi davalarda avukatlık yapanlara yönelik siyasi zorbalıktır. Siyasi avukatlığı bilmediğini anlıyoruz. Size savcıların ve hakimlerin görevlerini, Havana Kurallarını da tekrar anlatmanın anlamı yok, bilmediğiniz gibi dinlemiyorsunuz da.”
Duruşma Av. Hasan Fehmi Demir’in beyanıyla devam etti. İddianamenin kumpas bile olamayacak bir halde olduğunu söyledi.
Fehmi Demir, Avukat Ebru Timtik’in; verdiği bilgiler tutarsızlaşmaya başladığı için ‘istihbarat elemanı’ olmaktan çıkarılan bir tanığın aynı dönemdeki ihbarları nedeniyle tutuklandığını ifade etti.
Ardından Avukat Derviş Emre Aydın’ın beyanlarına geçildi. Aynı zamanda adli bilişim uzmanı olduğunu belirten Aydın ATK raporuna ilişkin reddedilen taleplerini ve sorularını hatırlattı.
Avukat Oğuzhan Topalkara'nın beyanlarına geçildi. Topalkara önceki celsede heyeti neden reddettiklerini “Bağımsız ve tarafsız bir mahkeme değilsiniz” diyerek belirtti. Beyanının devamında delillerdeki sahteliklere dikkat çekti.
Verilen aranın ardından Avukat Several Ballıkaya'nın beyanlarıyla duruşmaya devam edildi. Soruşturmayı yürütenin olması gerektiği gibi savcı değil kolluk olduğunu belirten Ballıkaya, 2012’de polisin savcıya başvurduğunu, savcının hiç inceleme yapmadan hemen kabul ettiğini belirtti.
Ebru Timtik’in ölümünde bu sürecin sorumluluğunun olduğunun altını çizen Ballıkaya’nın ardından Avukat İlhan Cihaner konuştu.
Mahkeme Başkanı 22 sanıklı dosyada tüm sanıklar müdafi olarak 5 avukata söz verdiği gerekçesiyle başkaca müdafiye söz vermeyeceğini belirtti. ÇHD’nin her bir sanık için 3 müdafi hakkı olduğu itirazlarını dinlemedi ve salonu boşaltması için Jandarma'ya emir vererek salonu terk etti.
Çağdaş Hukukçular Derneği, "Savunma hakkımızı gasp eden mahkeme başkanı kanuna aykırı emirle Jandarma'ya müdahale emri verdi. Kabul etmiyoruz! Susmadık, susmayacağız!" dedi.