Asrın Hukuk Bürosu, PKK lideri Abdullah Öcalan ile yapılan avukat görüşmesine ilişkin açıklama yaptı.
Açıklamada, Öcalan’ın, “Kürtlere yer açmaya çalışıyorum gelin Kürt sorununu çözelim. Bir haftada çatışma durumunu, ihtimalini ortadan kaldırırım diyorum. Ben çözerim, kendime güveniyorum, çözüm için hazırım. Ancak devlet de, devlet aklı da gereğini yapmalıdır” dediği belirtildi.
Asrın Hukuk Bürosu’nun Twitter hesabı üzerinden dün gerçekleşen görüşmeye dairi yapılan açıklama şöyle:
“Müvekkilimiz Sayın Abdullah Öcalan ile 07.08.2019 tarihinde bir görüşme gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Sayın Öcalan’ın bu görüşmede temel gündemi; birçok başlığın yanı sıra esas olarak Türk-Kürt ilişkilerinin tarihsel gelişimi, mevcut çatışma ve savaş durumuna dönük tartışmalar olmuştur.
Ahlat ve Malazgirt’te başlayan Türk-Kürt ilişkilerinin 1921 Anayasası’na kadar gelişimini değerlendirirken bu konuda ilgili ve duyarlı tüm çevrelerin gerçekliğe uygun hareket etmeleri gerektiğini belirtmiştir. İster kendisini Kemalist, ister Yeni Osmanlıcı olarak ifade etsin her iki anlayışın da Türk-Kürt tarihine ve ilişkilerine doğru ve tutarlı yaklaşmaları gerektiğini söylemiştir.
Sayın Öcalan çatışma ve savaş politikalarındaki ısrar nedeniyle yaşanan gidişatı kaygı verici görmektedir. Kırk yıldır yaşanan insani, siyasal, ekonomik kayıplara işaret ederek bölgesel durum itibariyle aynı politikada ısrarın daha ağır sonuçlar ortaya çıkaracağını herkesin görmesi gerektiğini ifade etmiştir.
Kendisinin demokratik çözüm çabalarının Özal döneminden bugüne kontrgerilla tarafından sabote edildiğinin bilindiğini; çözüm karşıtı bu güçlerin bugün de aynı olmasa da savaş çıkaracak düzeyde bir potansiyeli taşıdıklarını söylemektedir.
Özal’ın 1993 yılında ‘savaşla çözüm olmaz’ sözüne atıfla; aynı durumun geçerliliğini korumasına rağmen bugün Özal’ın kararlığını gösterecek bir iradenin varlığını sorguladığını vurgulamıştır.
Sayın Öcalan olağanüstü bir çabayla devletin ve devlet aklının çözümlemesini yaparken; şovenist aklın ürünü olan sahte, uydurma, yalan tarihe karşı gerçek tarihe ve tarihsel Türk-Kürt ilişkilerine uygun bir şekilde Kürtlere yer açmaya çalıştığını belirtmiştir. Bu çerçevede Kürtlerin başkaca bir devlete ihtiyacı olmadığını; ancak ‘Kürtlerin bir hukuku olacak mıdır?’ diye de sorduğunu ifade etmiştir. Devamla kırk yıldır Kürtlerin özgür yaşam, özgür insan, özgür toplum arayışını gözeten bir Kürt aklını da oluşturmaya çalıştığını ifade etmiştir.
Sayın Öcalan, Özal döneminden bugüne barış ve demokrasi arayışlarını ifade ederken kendisine yönelik halen devam eden yirmi yıllık tecridin de bugün yaşanan savaşlarla ilgili olduğunu belirtmiştir. Ancak bütün zorluklarına rağmen buna karşı yirmi yıldır barış çizgisi ile direndiğini, cevap olmaya çalıştığını söylemiştir.
Bu minvalde Sayın Öcalan ‘Kürtlere yer açmaya çalışıyorum gelin Kürt sorununu çözelim. Bir haftada çatışma durumunu, ihtimalini ortadan kaldırırım diyorum. Ben çözerim, kendime güveniyorum, çözüm için hazırım. Ancak devlet de, devlet aklı da gereğini yapmalıdır’ demiştir.
Aynı zamanda bayram vesilesi ile demokrasi ve barış mücadelesine emek ve gönül veren halklarımızın bayramını kutlamıştır. Cezaevlerine özel selamlarını da iletmektedir.”