Afyon’da tutsaklara 12 Eylül uygulamaları

Afyon T Tipi Hapishanesi’nden Abdullah Onğulu, hapishanedeki uygulamaların 12 Eylül’ü aratmadığının altını çizdi ve “Bunun devamında farklı süreçler gelişecektir, açlık grevi vb. çünkü bu uygulamalar kabul edilebilir değildir” diye ekledi.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 15 Mart 2020
  • 14:35

AKP iktidarı kendi darbesini hayata geçirdiği OHAL’le birlikte 12 Eylül’ü aratmayan uygulamalarını da hapishanelerde devreye sokmuştu. Yasaklar, tecrit, işkence ve yaygınlaşan hak ihlalleri, OHAL’in kaldırılmasıyla birlikte hapishanelerde olağan hale getirildi. Hapishanelerde özel olarak ilerici, devrimci siyasi tutsakları hedef alan bu saldırıların yeni bir örneği Afyon T Tipi Hapishanesi’nde yaşanıyor.

Bandırma Hapishanesi’nden Afyon T Tipi Hapishanesi’ne sürülen Abdullah Onğulu'nun ailesinin İHD İstanbul Hapishane Komisyonu’na aktardığı bilgiler hapishanede işkencenin arttırıldığını gösteriyor.

Hapishanedeki işkence uygulamalarını ailesine anlatan Onğulu şu ifadeleri kullandı:

“Bizi ayakta sayım vermeye ve sayımda sıraya girmeye zorluyorlar. Bütün alanlarda mesela sayımda, aramalarda sanki askeri sayım gibi. Böyle bir dayatma ve buna zorlama var. Belli uygulamalar var, buna uymadığında farklı bir müdahale yapılıyor. Bizim buradaki yaşananlarla ilgili yazdığımız şikâyet dilekçeleri, suç duyuruları gönderilmiyor. Bize gönderilen bazı şeyleri vermiyor ve göndermiyorlar. 12 Eylül darbe süreci gibi. İçtima, hatta bazı arkadaşlara marş okutma gibi dayatmalar var. Bir heyet buraya gelmeli. Burada yaşananlar kanunsuzluktur. Bununla ilgili herkes üzerine düşeni yapmalı. Avukatlar, vekiller, sivil toplum kuruluşları burada yaşananları bilmeli. Bunlar 12 Eylül darbe sürecinin uygulamalarıdır. Ayakta sayım, sıraya gireceksiniz, bir-iki-üç diye sayacaksınız, her koridora çıktığımızda ve aramalarda askeri düzen dayatılmaktadır. Her şey bir işkence aracına dönüştürülüyor. Biz bunları kabul etmediğimizde, tepki gösterdiğimizde fiziki müdahalede bulunuyorlar. Adalet Bakanlığı’na, Cumhuriyet Başsavcılığı’na iadeli taahhütlü mektuplarla şikayetlerde bulunuyoruz ama göndermiyorlar. Resmi kurumlara ve basına göndermeye çalıştığımız mektuplar engelleniyor. Bu sorunları çözme çabamıza hiçbir şekilde karşılık vermiyorlar. Bunun devamında farklı süreçler gelişecektir, açlık grevi vb. çünkü bu uygulamalar kabul edilebilir değildir.”

Kızıl Bayrak / İstanbul