İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu 626. F Oturması’nda hasta tutsak Leyla Aygün’ün serbest bırakılmasını istedi.
Şube binası önünde düzenlenen eylemde yapılan açıklamada ölüm sınırında tahliye edilen tutsağın yaşamını yitirmesi üzerine şunlar söylendi:
“Hapishanelerde hasta mahpusların tedavilerinin engellenmesi politik hasta mahpuslar söz konusu olduğunda, bilinçli bir politika olduğunu düşündürüyor. Politik hasta mahpusların tedavisinin engellenmesi sonucu yaşamını yitirmesi, ihmal değil, ama politik hasta mahpusları sürece yayarak öldürme politikasının bir sonucu olduğunu söylemek mümkün. Bunun son örneği Elazığ R Tipi Hapishanesi’nden tahliye edildikten 15 gün sonra yaşamını yitiren İsmet Çardak’tır. İsmet Çardak, "Toplum güvenliği için tehlikeli" bahane edilerek uzun süre serbest bırakılmadığı gibi, tedavisi de engellendi. Avukatlarının ısrarlı başvuruları sonucunda 28 Şubat tarihinde kaldığı hapishaneden tahliye oldu. Yürümekte zorlanan Çardak, hapishaneden tekerlekli sandalye ile çıkmıştı. Ölüm sınırında tahliye olan Çardak, 14 Mart'ta evinde geçirdiği kalp krizi sonrası yaşamını yitirdi.”
Açıklamada Leyla Aygün hakkında kardeşi Zekiye Aygün’ün komisyona anlattıkları aktarıldı:
“43 yaşında olan kardeşim daha önce tutuklandığı dosyadan yargılandığı mahkemenin verdiği 1 yıl 9 ay kararı, Kocaeli Kandıra F tipi hapishanesinde iken tutuksuz yargılanmak üzere tahliye oldu. Yargıtay cezasını yükselterek 6 yıl 3 ay verdi ve kararını onayladı. 14 Mart 2024 tarihinde tutuklanarak Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesine gönderildi. Tutuklanmadan önce Kocaeli Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesinde muayenesinde ‘Meme Kanseri ‘ teşhisi konuldu. 2023 yılında yapılan ameliyatla tümörlü bölge alındı. Ameliyattan sonra ışın tedavisi, ameliyat bölgesinde meydana gelen enfeksiyondan dolayı yapılamadı ve enfeksiyon tedavisi gördü. Enfeksiyon kurutulduktan sonra doktorlar heyeti 21 gün ışın tedavisine karar verdi. Işın tedavisi tamamlandıktan sonra da tekrar pet çekimleri yapılacak ve akıllı ilaç ya da kemoterapi görmesine karar verilecekti. Ancak 6 gün ışın tedavisi alabildi ve tutuklandığı için hem ışın tedavisi hem pet çekimleri hem de akıllı ilaç veya kemoterapi tedavilerine başlanamadı, tetkik ve tedavileri de yapılamadı. Hapishane şartlarından kaynaklı olarak kanser gibi riskli olan hastalık için tedavinin düzenli yapılması gerekmektedir. Hapishaneye getirildiği bir hafta boyunca bu tedavileri yapılmıyor ve kanser tedavisinin aksaması yaşamını riske edebilecektir. Bir an önce tedavisinin aile ortamında yapılması, uzman tam teşekküllü hastanede tedavisinin yapılması gerekmektedir. Kardeşimin tedavisi için ceza ertelemesi yoluyla serbest bırakılmasını talep ediyoruz.”
Aygün’ün serbest bırakılmasını talep eden açıklamanın ardında eylem sloganlarla bitirildi.
Kızıl Bayrak / İstanbul