632. F Oturması: “Eren Odabaş serbest bırakılsın!”

İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, “F Oturması” eyleminin 632’incisini gerçekleştirdi. İHD İstanbul Şubesi önünde düzenlenen eylemde, Sincan Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutsak Eren Odabaş’ın sağlık durumuna dikkat çekildi.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 04 Mayıs 2024
  • 18:30

İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, “F Oturması” eyleminin 632’incisini gerçekleştirdi. İHD İstanbul Şubesi önünde düzenlenen eylemde, Sincan Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutsak Eren Odabaş’ın sağlık durumuna dikkat çekildi. 

“Ağır hasta mahpus Eren Odabaş serbest bırakılsın!” ve “Tedavi haktır engellenemez!” pankartlarının açıldığı eylemde şunlar belirtildi: 

“Tedavisi Çapa Onkoloji Ana Bilim Dalı’nda yürütülen Odabaş tutuklandıktan sonra Sincan’a gönderilmiş, İstanbul dışında bir hapishaneye sevk edilmiş olması ve hastane değişikliği, tedavi sürecinin kesilmesine neden olmuştur.” 

Açıklamanın devamında Odabaş’ın adli kontrol uygulanarak tutuksuz yargılanması veya İstanbul’da bir hapishaneye getirilmesi yönündeki taleplerinin acilen değerlendirilerek kabul edilmesi gerektiğinin altını çizildi.

Açıklamanın devamında şunlar ifade edildi: 

“Ağrıları başladı, oturamıyor, yatamıyor. Oturamadığı için ortopedi doktoru ‘Cezaevinde kalamayacak durumdadır’ dedi. Bunun ardından heyete çıkılmasına karar verdi. 2 haftadır ufak tefek gerekçelerle heyet raporunu alamıyoruz. Cezaevinde kalamayacağına dair zaten Çapa Onkoloji Fakültesi’nin 14 Mart’ta verdiği bir rapor var. Yine 18 Mart’ta verilen raporlar var. Tüm bunlar göz önünde bulundurularak eşimin tahliye edilmesi acil ihtiyaçtır. Zaten hukuki olarak da bu karar verilmelidir. Hukuki olarak baktığımızda eşimin şu an hiç gözaltına alınmamış, 88 gündür tutuklu kalmaması gerekiyordu. Tamamen keyfi kararlarla şu anda tutuklu. Bu nedenle acilen tahliyesini talep ediyoruz.”

Eylem, “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın!”, “Eren Odabaş serbest bırakılsın!”, “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır!” ve “İnsan haklarıyla insandır!” sloganlarıyla son buldu.