Kuzey Kore: “ABD en büyük düşman”

Kore İşçi Partisi'nin 8. kongresinde konuşan parti lideri ve devlet başkanı Kim Jong-Un, ABD’yi “en büyük düşman” olarak nitelendirerek ülkesinin nükleer cephaneliğini genişlettiğini öne sürdü.

  • Haber
  • |
  • Dünya
  • |
  • 10 Ocak 2021
  • 18:20

Kore İşçi Partisi Pyongyang’da 8. Kongre’sini gerçekleştirdi. Beş yılda bir düzenlenen kongrede konuşma yapan, parti lideri ve devlet başkanı Kim Jong-Un, ABD'ye dair değerlendirmelerin yanı sıra ülkesinin askeri hazırlıklarından söz etti.

Ülkesinin nükleer cephaneliğini genişlettiğini, önleyici ve misilleme amaçlı kapasitesini arttıracağını açıklayan Kim, nükleer silahların ve katı tahrikli ICBM'lerin geliştirilmesi çağrısında bulundu. Kim, ülkesinin şu anda çoklu savaş başlıklı bir füze ve "yeni bir balistik füze türü için süpersonik kayma savaş başlıkları" da dahil olmak üzere çeşitli silahları test etmeye ve üretmeye hazırlandığını söyledi. Kim, nükleer enerjili bir denizaltının gelişiminin de "son inceleme aşamasında" olup tamamlanmak üzere olduğunu açıkladı.

Kongre de binlerce delegeye sunduğu dokuz saatlik raporunda Kim, silahlı kuvvetleri güçlendirmeyi ve nükleer cephaneliğini genişletmeyi amaçlayan, "ilk saldırı" ve "misilleme" yetenekleri dahil olmak üzere bir dizi projeyi tartıştı. Kuzey Kore'nin "düşman güçler" ülkeye nükleer silahlarla saldırmaya çalışana kadar nükleer silahlarını kullanmayacağı iddiasını yineledi.

“ABD en büyük düşman”

Kongrede yaptığı konuşmada Kim Jong-Un, Joe Biden'ın göreve başlamasına az bir süre kala, ABD'yi Kuzey Kore'nin "en büyük düşmanı" olarak nitelendirdi. İzlenecek olan dış politikanın "ABD'yi boyunduruk altına almaya yönelik" olması gerektiğini belirterek ABD "devrimimizin önündeki en büyük engeldir" iddiasında bulunan Kim Jong-Un, "ABD'de kim iktidarda olursa olsun, ABD'nin gerçek doğası ve Kuzey Kore'ye yönelik temel politikası asla değişmez" açıklamasında bulundu.

Kuzey Kore lideri geçmişte de Biden'ı hedef alarak "kuduz köpek" demişti. Biden da, önceden olduğu gibi, ABD başkanlık kampanyası sırasında da Kuzey Kore liderini bir suçlu olarak tanımlamıştı.

Kim ayrıca, parti kongresinde onaylanması gereken yeni bir beş yıllık kalkınma planı üzerine de konuştu ve planın özünün “ekonomik bağımsızlık” olduğunu öne sürdü. Eski beş yıllık planın ise hedeflerine ulaşılmadığını belirtti.

“Nükleer caydırıcılık” iddiası

Kore yarımadasının nükleer silahlardan arındırılması konusunda ABD ile Kuzey Kore yönetimi arasında inişli çıkışlı gerilimler bugüne kadar süregeldi. Kuzey Kore lideri, nükleer silahlarının ülkesinin güvenliğini garanti altına aldığını belirterek "Meşru müdafaaya dayalı güvenilir ve etkili nükleer caydırıcılığımız sayesinde dünyada artık savaş olmayacak. Ülkemizin geleceği ve güvenliği güvence altında olacak" iddiasını sürekli olarak tekrarladı. Kim, nükleer silahların Kuzey Kore'yi "emperyalist ve düşman güçlerin tehdit ve baskılarına karşı koruyacağını" iddia etti.

Kuzey Kore'nin biri balistik füze ateşleme kabiliyetine sahip iki yeni denizaltı inşa ettiği ve büyük bir denizaltı filosu olduğu iddia edildi. Bunlardan birinin balistik füze taşıyabilen bir deneysel denizaltı olması öngörülüyor.

Temmuz 2019'da Kuzey Kore medyası, Kim Jong-Un'un yeni inşa edilmiş bir denizaltıyı incelediğini gösteren bir video yayınlamıştı. Öte yandan Kuzey Kore yaklaşık iki yıl önce, yeni bir SLBM'yi başarıyla test ettiğini duyurmuş, sonrasında Pyongyang'daki bir askeri geçit töreninde yeni bir SLBM tasarımını sergilemişti.

Kuzey Kore, nükleer ve balistik füze programları nedeniyle 2006 yılından bu yana BM Güvenlik Konseyi yaptırımı altında bulunuyor. Birleşmiş Milletler'in (BM) yaptırımlarına rağmen nükleer ve balistik füze faaliyetlerine devam ediyordu.

Birbirilerini “roket adam” ve “yaşlı bunak” gibi ithamlarla aşağılayan ve üç kez görüşen Kim ve Trump, Kore yarımadasının “nükleer silahlardan arındırılması ve ülkeye uygulanan yaptırımların aşama aşama kaldırılması” konusunda sözde anlaşmaya varmışlardı. Ancak, Şubat 2019'da Hanoi'de Trump ve Kim arasındaki son zirve başarısızlıkla sonuçlanmış, nükleer programın sonlandırılmasına yönelik müzakereler askıya alınmıştı.