Rusya, Dağlık Karabağ’da Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki savaşı iki ülke üzerindeki hegemonyasını pekiştirmek ve iki ülke arasında egemenlik krizine yol açan bölgeye yerleşmek için fırsata çevirdi. Rus devleti aynı zamanda, Suriye, Doğu Akdeniz, Libya ve Karabağ savaşıyla gerilim yaşadığı T. Erdoğan ve AKP’sinin yayılmacı politikalarına da sınır çekme imkanı da yakaladı. Bu tablo, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Karabağ çatışmalarının bitmesinin ardından önceki gün Rossiya 24 televizyonuna yaptığı açıklamalara da yansıdı.
Bölgede elde ettiği kazanımları abartmamaya özen gösteren Putin, “Birileri alınacak, gücenecek diye düşünemeyiz” diyerek “bütün partnerlerinin fikirlerini dikkate alma” çabalarını dile getirdi. Putin, ABD ve Fransa’nın da “çözüm arayışında olduğu” iddiasını öne sürerek onların payını da gözettiği izlenimi vermeyi ihmal etmedi.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun veda turu sırasında Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian ile görüşmesinin ardından “ateşkes” üzerine açıklamalar yapılmıştı. ABD ve Fransa devletlerinin sözcüleri, Rusya’nın “ateşkes” anlaşmasının detaylarını netleştirmesi ve Türk sermaye devletinin önümüzdeki süreçteki rolünün belirlenmesi vurgusu yapmıştı.
Bölgedeki denge Rusya lehine değişirken, Putin Karabağ’da kazandığı avantajı ve etkinliği ABD ve Fransa’nın yüzlerine vurmayıp diplomatik bir dille geçiştirerek bölgedeki gerilimi de yansıtmamaya özen gösterdi. Bununla birlikte Türk sermaye devletinin rolüne dair “Türkiye’nin rolünü değerlendirmenin benim sorumluluk alanıma girmediğini düşünüyorum” diyen Putin, ateşkesi gözleme konusunda da Türk sermaye devletinin önüne çekilen sınırı dile getirdi. Putin, “Suriye dahil Ortadoğu’da çok iyi bir işbirliği” kurduklarını iddia ettiği Türkiye ile Azerbaycan’daki bir kontrol noktası üzerinden ateşkesi birlikte denetleyeceklerini söyledi. Türk askerlerinin Azerbaycan’da yerleştirilmesi konusunda Türkiye’yi ikna ettiğini ifade eden Putin, Karabağ’da Türk askerlerinin bulunmayacağını belirtti. “Bu durumda o tür bir işbirliğine ihtiyaç bulunmuyor” diyerek Türk sermaye devletinin Rus askerlerinin Karabağ’da yürüteceği “Barış Gücü” misyonuna dahil edilmeyeceğinin altını bir kez daha çizen Putin “İnsansız hava araçları kullanacak ortak bir merkez kurmak için anlaştık. Beraber ayrım hattındaki durumu bu hava aracı ile gözlemleyeceğiz” diye ekledi.
Ermenistan ve Azerbaycan devletleriyle çok yönlü işbirliğine sahip olan Rusya, her iki ülke üzerindeki hegemonyasını da pekiştirecek biçimde çatışmaları noktaladı. Karabağ’da sadece Rusya’nın askeri güçlerinden oluşan bir “Barış Gücü”, bölgede en az 5 yıllığına konuşlanarak çatışmasızlığı denetleyecek, iki ülke arasındaki geçiş yollarını kontrol altında tutacak.