ABD’de George Floyd’un 25 Mayıs’ta polis tarafından katledilmesi üzerine Amerika tarihinin en kitlesel gösterileri gerçekleşirken, protestolar tüm dünyada devam ediyor. Dünyanın onlarca ülkesinde milyonlarca işçi, emekçi ve genç cumartesi günü yine ırkçılığı protesto gösterileri düzenlendi.
ABD’nin Atlanta kentinde cuma gecesi bir fastfood restorana giden ve daha sonra aracında uyuyan Rayshard Brooks isimli 27 yaşındaki bir siyah, polis tarafından gözaltına altına alınmak istendi. Brooks polise direnip kaçmak isteyince vurularak öldürüldü.
Bir siyah Amerikalının daha öldürülmesinin ardından, Atlanta’da cumartesi günü protesto gösterileri düzenlendi. Büyük caddelere barikatlar kuran göstericiler, iki polisin tutuklanmasını talep ediyorlar. “Black lives matter” (Siyahların hayatı değerlidir) pankartları taşıyan göstericiler restoranı da ateşe verdiler. Polis göstericilere karşı gaz kullandı.
İngiltere’de cumartesi günü Black Lives Matter hareketi için bir yürüyüş yapılacak ve ırkçılık karşıtı bir protesto gösterisi düzenlenecekti. Ancak faşist grupların gösterileri nedeniyle, ırkçılık karşıtı protesto gösterisi iptal edildi.
Brighton, Newcastle, Liverpool ve Chelmsford’da ırkçılık karşıtı gösteriler düzenlendi. Brighton’da ırkçılık karşıtı göstericiler, kentin en büyük savaş anıtı çevresinde faşist gruplarla çatıştı.
İngiltere’nin Bristol kentinde de geçen hafta düzenlenen gösteride köle tüccarı Edward Colston’ın heykeli yıkılmış ve nehre atılmıştı. Bristol’da yaşananlar sonrasında İngiltere’de bazı heykeller ve anıtlar çevresindeki güvenlik önlemleri artırılmıştı.
Fransa’da yasağa rağmen bu hafta sonunda da birçok büyük kentte ırkçılık ve polis şiddetine karşı protesto yürüyüşleri ve mitingler gerçekleşti. Paris’te siyah genç Adama Traore’nin 2016 yılında polis şiddeti sonucu yaşamını yitirmesini protesto için düzenlenen gösteriye on binlerce kişi katıldı.
Marseille, Lyon, Montpellier ve Bordeaux’da gösteriler vardı. Lyon’daki gösteriye 2 bin kişi katıldı. Paris ve Lyon’daki gösteriler sırasında göstericiler polisle çatıştılar. Her iki kentte de polis göz yaşartıcı gazla göstericilere saldırdı. 20’nin üzerinde kişi gözaltına alındı.
Brezilya’nın genelinde çoğu genç on binlerce kişi protesto gösterileri düzenledil. Protestoların nedeni ırkçılık ve George Floyd’un öldürülmesi. Göstericiler aynı zamanda faşist Devlet Başkanı Bolsonaro’nun politikalarına ve polis şiddetine karşı da sokaktalar. Sao Paulo, Rio de Janeiro, Porto Alegre, Belo Horizonte ve Brasilia’daki gösterilere on binlerce kişi katıldı.
Avustralya’da koronavirüs nedeniyle yapılan uyarılara rağmen birçok kentte ırkçılık karşıtı gösteriler düzenlendi.
İsviçre’nin Zürih kentinde düzenlenen gösteriye ise yaklaşık 10 bin kişi katıldı. Gösteride, “Siyahların hayatı değerlidir” ve “Irkçılık da küresel bir salgın” yazılı pankartlar dikkati çekti.
Almanya’nın birçok kentinde hafta sonu boyunca ırkçılığa karşı eylemler vardı. Gösterilere çoğu genç binlerce kişi katıldı.
Berlin, Hamburg Leipzig, Chemnitz, Erfurt, Plauen, Freiburg, Münster ve birçok kentte “Unteilbar” (Bölünmez) inisiyatifinin ırkçılığa karşı düzenlediği gösteriler yapıldı. 130 örgütün çağrı yaptığı gösterilerde, ırkçılığın ve yabancı düşmanlığının yanı sıra sosyal eşitsizlikler de protesto ediliyor.
Berlin’de bir araya gelen insanlar tarafından “dayanışma bandı” adıyla kilometrelerce uzunlukta insan zinciri oluşturuldu. Gösteri oldukça kitleseldi.
Gösterilerde “Black lives matter” veya “Eğitime daha fazla bütçe” gibi şiarların yazılı olduğu dövizler taşındı.
“Unteilbar” inisiyatifi “Açık ve özgür bir toplum için, dışlanma yerine dayanışma” sloganıyla, 2018 yılında Almanya ve Avrupa’da yükselen ırkçılığa karşı kurulmuştu.
Yeni Zelanda’da da Amerika’daki siyahlara yönelik şiddete tepki gösterildi, ırkçılık protesto edildi. Protestocular ABD’de yaşanan olaylara karşı tepkilerini dile getirdiler. Başkent Wellington ve Auckland kentinde toplam 8 bin kişinin katıldığı ırkçılık karşıtı protesto gösterileri yapıldı. Wellington kentinde toplanan 3 bin kişi parlamento binasına yürürken, parlamento binasının önünde, “Gelecek biz demek, gelecek özgürlük demek”, “Polis şiddetine son” şeklinde sloganlar atıldı. Auckland kentinde toplanan yaklaşık 5 bin kişi, ABD Konsolosluğunun bulunduğu binaya slogan atarak yürüdü. Protestocular “Yeni Zelanda’da eşitliği şimdi görmek istiyoruz”, “Siyahların hayatı önemlidir” “Adalet yoksa barış da yok” şeklinde sloganlar attılar.