İngiltere’nin nükleer silah stokunu yüzde 40’tan fazla artırarak 260 nükleer savaş başlığına çıkarması kararına karşı silahlanma karşıtlarının "uluslararası hukuku ihlal ediyorsunuz" tepkileri üzerine Boris Johnson hükümeti tam bir küstahlıkla bu ihlalin kabul edilebilir olduğunu belirterek “hukuku sınırlı ve belirli bir şekilde çiğniyoruz” demişti. Ukrayna'nın en büyük savaş tedarikçileri arasında da yer alan İngiltere, 2022 Şubat’ında patlak veren savaş öncesinde ve sonrasında Ukrayna'ya büyük miktarlarda çeşitli silahlar gönderdi. NLAW tanksavar silahlarının yanı sıra Londra, Kiev’e uçaksavar ve gemi savar sistemleri ile çeşitli zırhlı araçlar da sağladı.
Silahlanma ve savaş kışkırtıcılığında sınır tanımayan, uluslararası “hukuku sınırlı ve belirli bir şekilde çiğniyoruz” deme küstahlığında bulunan İngiltere, halk sağlığı ve sağlık hizmetlerine yatırım yapmamasının yıkıcı sonuçlarını yaşıyor. Doktorlar, Ulusal Sağlık Hizmetleri'nin (NHS), acil servislerdeki bekleme süreleri bakımından İngiltere'nin, tarihinin en kötü kışını yaşadığını duyurdu. Doktorlar, NHS sağlık sistemindeki kriz nedeniyle yakında her hafta 500 kişinin yeterli tıbbi bakım alamadığı için ölebileceği uyarısında bulunuyorlar. Hükümetin şefi Rishi Sunak, yaşanan bu dramatik durumun politik sorumluluğunu üstlenmek yerine, mevcut acil durumun grip salgınından kaynaklandığını iddia ederek kurtulmaya çalışıyor.
Kraliyet Acil Tıp Koleji Başkanı Adrian Boyle’nin 2 Ocak günü Guardian'a verdiği demeçte ambulans, acil servis ve tedavi için mevcut bekleme sürelerinin şimdiye kadar gördüğü en uzun süre olduğunu ve Noel döneminde önlenebilir ölümlerle sonuçlanan birçok kritik olayın rapor edildiğini söyledi. Dr Boyle, şunları ifade etti: "Şu anda ölümlerde yaşanan artışlarla hastaneye yatış için bekleme sürelerinin uzunluğu arasında bir bağ var ve acil bakım ve müdahaledeki gecikmeler ve sorunlar yüzünden her hafta 300 ila 500 kişinin yaşamını yitirdiğini düşünüyoruz."
Sağlık hizmetleri yerine silahlanmaya devasa harcamalar yaparak savaş kışkırtıcılığı yapan İngiliz hükümetleri, NHS'ya yıllardır yetersiz kaynak ayırmalarının sonucu olarak sağlık hizmetlerinde yaşanan personel sıkıntısını eksik kadroyla hizmet veren sağlık çalışanlarının omuzuna yüklüyorlar. Aralık ayında, sağlık sistemi grip salgını ve artan covid vakaları nedeniyle ek baskı altına girdi. Dr. Boyle, hastanelerin hasta akınından bunaldığını ve orta vadede haftada 300 ila 500 önlenebilir ölüm beklenmesi gerektiğini söyledi. 2 Ocak günü Times Radio'ya verdiği bir röportajda ise "Bu Aralık ayında şimdiye kadarki en kötü kaynaklara ve en yüksek doluluk oranına sahip olduk" dedi.
Aralık ayına ilişkin kesin rakamlar henüz tam olarak bilinmese de, NHS England rakamlarına göre, Kasım ayında 37.837 hasta acile yatırlıması için 12 saatten fazla bekletildi. Bu rakam, 10.646 hastanın on iki saatten fazla beklemek zorunda kaldığı bir önceki Kasım ayına kıyasla yüzde 350'nin üzerinde bir artış anlamına gelmektedir.
Kuzey İrlanda'da da durum daha da vahim. Belfast'taki Kraliyet Victoria Hastanesi'nin işletmecileri yeni yılın ilk gününde, artan hasta sayısı karşısında personelin "son derece gergin" olduğu uyarısında bulundu. Sosyal medya üzerinden doktor ve hemşire ve tüm sağlık personeline izinlerini veya tatillerini bitirip hastaneye gelmeleri çağrısında bulundular.
Irish News, 3 Ocak günü bir hastane sözcüsünün yardım çağrısını yayınladı. Çağrıda, tüm acil servislerin "son derece yoğun" olduğundan, "daha az acil semptomları" olan kişilere evde kalmaları ve acil vakalar için yatak boşaltmak amacıyla hasta yakınlarından hastalara evde bakmaları istendi.
Benzer şekilde, Kuzey İrlanda'nın Derry kentindeki Altnagelvin Hastanesi personeli de şu anda "muazzam" bir baskı altında olduğuklarını söyledi. Irish News'in 4 Ocak günü bir sözcüye dayandırdığı habere göre, yatak talebi "tüm zamanların en yüksek seviyesinde". Yılbaşı gecesi 94 kişi acil serviste beklerken 47 hasta da diğer servislere yatırılmayı bekliyordu.
Financial Times, Krallık'taki koşullar göz önüne alındığında, "NHS tarihindeki en kötü krizi" yaşıyor diye yazdı. Sağlık sisteminin on yıllardır yeterli kaynak ayrılmamasından dolayı yıkıma uğratılmasının sorumluğunu üstlenmekten kaçınan Rishi Sunak hükümetinin sözcüsü, hükümetin herhangi bir sorumluluğu olduğunu reddederek krizin yalnızca mevcut grip salgını ve pandemiden kaynaklandığını iddia etti ve "NHS'ye ihtiyaç duyduğu (mali) kaynakları sağlıyoruz" dedi. İngiliz Tabipler Birliği'nden Vishal Sharma, açıklamaları, "hayal ürünü" olarak nitelendirdi. "Krizi, NHS ve personel üzerindeki on yıllık politika kararları ve kemer sıkma önlemleri yerine pandeminin bir sonucu olarak göstermenin" tarihsel bir çarpıtma olduğunu ifade etti.
NHS'in içindeki bölgesel idareleri temsil eden yapılanmanın geçici başkanı Saffron Cordery krizin, uzun ameliyat bekleme listeleri, yorgun iş gücü, aşırı kadro yetersizliği, yatırım ihtiyacı ve devam eden covid ve grip salgınlarının toplam etkisiyle oluştuğunu söylüyor. Saffron Cordery'ye göre, şu anda Ulusal Sağlık Hizmetleri'nde 133 bin boş kadro yani büyük bir personel açığı var.
OECD rakamlarına göre İngiltere, Avrupa'da nüfus başına düşen hastane yatağı sayısı en düşük olan ülkedir. Almanya'nın sadece üçte biri kadar. İş baskısı ve personel açığını protesto etmek ve çalışma koşullarının düzeltilmesi için sağlık hizmetlerindeki başlayan grevler önümüzdeki haftalarda da devam edecek. Ambulans şoförleri 11 ve 23 Ocak tarihlerinde, hemşireler ise 18 ve 19 Ocak tarihlerinde iş bırakacaklar.
Sağlık, eğitim, halkın barınma ve beslenme sorunlarını çözmek yerine toplumsal zenginlikleri silahlanma ve militarist amaçlar için harcayarak ölüm tellallığı yapan burjuvazi ve onların hükümetlerinin insanlığa vaat edebileceği bir gelecek var mı?