Maraş merkezli depremler Kürdistan, Suriye ve Türkiye'deki birçok kenti enkaza çevirdi. Şu ana kadar yaşamını yitirenlerin sayısının 4 bine yaklaştığı Suriye’de, Halep’in Şêxmaqsud, Eşrefiye mahalleleri ve Efrîn'in Cindirês ilçesi de depremden etkilendi. 

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi'nin depremden etkilenen yerlere yaptığı yardımlar ise Türkiye ve Suriye rejimi tarafından engelleniyor. Kürdistan, Türkiye ve Suriye’de depremin bıraktığı tahribat onarılmaya devam edilirken, Türkiye’ye bağlı Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA), 12 Şubat’ta Kobanê’nin Menaz köyünde Mahmûd Kobanê isimli sivil bir kişiyi hedef aldı.

Mahmut Altıntaş’ın Mezopotamya Ajansı’nda yer alan haberine göre, PYD yöneticilerinden Bekir Hacı İsa "Efrin'de Cindirês’in durumu çok ağır. Çok zor günler yaşıyorlar. Halen daha enkazların altında insanlar var. Bizim aldığımız bilgilere göre, depremden etkilenen ya da depremden etkilenenlere yardıma gidenler eğer Kürt ise Türk devleti onlara hiçbir şey vermiyor” dedi. Özerk Yönetimin depremden etkilenen halk için yaptığı yardımların Türk sermaye devleti tarafından engellediğine dikkat çeken İsa, konuşmasına şöyle devam etti: 

"Özerk Yönetim, çağrı yaptı ve tüm Suriye halkına yardıma hazırız dedi. Ama Özerk Yönetimin yardımlarının halka ulaşmasına izin vermediler. Türk devleti, Özerk Yönetim'in yardımını engelliyor. Özerk Yönetim'in desteği birçok insanı enkaz altından kurtarabilirdi. Yardımların kendilerine ulaşmaması nedeniyle hayatını kaybeden insanlar var. Nasıl Efrînlileri yerinden edip oradaki demografiyi değiştirmek istedilerse, şimdi de oradaki insanları göç ettirip oradaki demografiyi değiştirmek istiyorlar. Kürtleri yerinden etmek istiyorlar."

Depreme rağmen saldırılar durmadı

Türkiye’nin Kobanê'nin Menaz köyüne yönelik SİHA saldırısına da değinen İsa, şunları söyledi:

"Bugün bütün dünya Bakur ve Türkiye halklarına uçaklarla yardım gönderirken, Türk devleti uçaklarla bize füze gönderiyor. Kobanê'nin Menaz köyünde sivil bir yurttaşı, Mahmud Beşar'ı (Mahmud Kobanê) hedef alarak katletti. Yani biz çocuklarımızı enkaz altından çıkarırken, cenazelerimizi gömerken, Türk devleti uçaklarla üzerimize füze yağdırıyor. Mahmud'un eşi ve üç çocuğu vardı. Biz Müslümanız diyorlar, bugün üç tane çocuğu babasız bıraktılar.”