Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo'ya düzenlenen saldırının davası Paris’te bugün başladı. Fransa’da 2015 yılında mizah dergisi Charlie Hebdo’nun Paris’teki binasına Said ve Şerif Kouachi kardeşler tarafından saldırı düzenlenmişti. Derginin yayımladığı karikatürlerin “Hz Muhammed’e hakaret içermesini” bahane eden saldırganlar 12 kişiyi öldürmüştü. Ertesi gün de Yahudi marketine saldırı düzenlenmiş ve burada da beş kişi katledilmişti.
Türkiye kökenli olan sanıklardan, Ali Rıza Polat’ın saldırılarda “kilit rol oynadığı”, Metin Karasular’ın da yardım ve yataklık yaptığı, finans sağlanmasına yardım ettiği öne sürülüyor. Saldırıları düzenleyen Cherif ve Said Kouachi kardeşler ile Ahmedy Coulibaly ise polis operasyonlarında öldürülmüştü.
Mayıs ayında başlaması düşünülen ancak korona salgını nedeniyle bugüne (Çarşamba) ertelenen Charlie Hebdo davası, önemi nedeniyle video kaydına alınarak görülüyor. 2015 ve 2016’da Fransa’yı sarsan İslamcı terör saldırılarının ilk büyük davası kabul edilen Charlie Hebdo davası Kasım ayının ortasına kadar sürecek. Fransa İçişleri Bakanı Darmanin, süreci “tarihi” olarak nitelendirdi.
Saldırganların El Kaide ve IŞİD çeteleriyle bağlantıları olduğu söyleniyor. Hakim karşısına çıkarılacak 14 kişi arasında Türkiye kökenli iki sanık bulunuyor. Irak veya Suriye’ye kaçtığı düşünülen ve öldürüldükleri varsayılan üç sanık ise gıyaben yargılanacak. Sanıklar, “terör saldırısına yardım, silah temin etmek ve saldırganlara finansman sağlamak”tan suçlanıyor. Sanıklardan Ali Rıza Polat’ın ömür boyu, diğer sanıkların da 20 yıla kadar hapis cezası alacakları bekleniyor.
Saldırının hedefi olan Charlie Hebdo dergisi, duruşmadan bir gün önce, “Asla boyun eğmeyeceğiz, asla pes etmeyeceğiz” ifadelerini kullanarak saldırıya bahane edilen karikatürlerleri yeniden yayınladı. Pakistan hükümeti, Muhammed karikatürlerinin yeniden basılmasını eleştirdi. Dışişleri Bakanlığı, derginin bu davranışını “mümkün olan en güçlü şekilde” kınadığını açıkladı. “Milyarlarca Müslümanın duygularını incitecek bu tutumun, basın veya ifade özgürlüğü ile gerekçelendirilemeyeceğini” belirtti.
Charlie Hebdo davası başlamadan önce açıklama yapan Fransız Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise, Fransa’da dine hakaret içerikli ifade ve mizahların vicdan özgürlüğü çerçevesinde değerlendirildiğini belirtti. Cumhurbaşkanı olarak bu özgürlükleri “korumakla” yükümlü olduğunu ifade etti.