29 Şubat 2020 tarihinde Katar’ın başkenti Doha’da ABD ile Taliban arasında yapılan barış anlaşmasının üzerinden daha kısa bir zaman geçmişken, 12 Mayıs Salı günü Afganistan’ın başkenti Kabil’deki bir doğum hastanesine Taliban-IŞİD çeteleri tarafından canice bir saldırı gerçekleştirildi. Saldırıda, aralarında yeni doğmuş bebeklerin, annelerin ve hemşirelerin de bulunduğu en az 14 kişi yaşamını yitirdi.
ABD öncülüğündeki NATO güçlerinin işgali altındaki Afganistan, Devlet Başkanı Eşref Gani Ahmedzai’nin temsil ettiği kesimlerle Taliban güçleri arasında parsellenen bir ülke durumundadır. (Libya, Suriye, Yemen ve Irak’ta da benzer bir durum sürmektedir.) İşgalci güçler asıl olarak Eşref Gani’yi destekleseler de Taliban’la olan ilişkilerini de hiçbir zaman kesmediler, zira Taliban’ın varlığı işlerine yarıyordu. Taliban ve ev sahipliği yaptığı El-Kaide, IŞİD gibi örgütlerin varlığı işgalci güçlerin işgallerini sürdürmelerinin bir gerekçesi olageldi.
Doha anlaşmasında, ABD Kabil’deki Eşref Gani hükümeti üzerinden Taliban’a esir değişimi sözü vermişti. Ancak geçen süre zarfında bu sözlerin yerine getirilmediği konusunda hükümet ile Taliban arasında karşılıklı suçlamalar devam etti. Anlaşmanın imzalanmasından sonra işgalci güçlere saldırmaktan kaçınan Taliban, saldırılarını hükümet güçleri üzerinde yoğunlaştırdı. Nisan ayı sonunda açıklama yapan Afgan Savunma Bakanlığı yetkilileri günde 10 ila 15 silahlı saldırıdan bahsediyorlar. Diğer kaynaklara göre ise, mart ayı başlarından nisan ayı sonuna kadar düzenlenen toplam saldırı sayısı 2 bin 800’den fazla.
Kabil’de hastaneye yapılan saldırı bardağı taşıran damla oldu. Katliamdan Taliban ve bağlantılarını sorumlu tutan Eşref Gani hükümeti, Taliban ve bağlantılarına karşı askeri saldırılara devam emri verdi. Taliban ise, Gani’nin kararını bir “savaş ilanı” olarak gördüklerini açıkladı.
Taliban’la iş birliği yapan IŞİD, Afganistan’ın doğusundaki Nangarhar eyaletinde bir cenaze topluluğuna yönelik olan ve en az 24 kişinin ölümüne yol açan saldırıyı üstlenirken, Taliban Kabil’de ağırlıklı olarak Şiilerin yaşadığı bir mahallede yer alan hastaneye düzenlenen saldırının sorumluluğunu reddediyor. Haber kanalları Taliban’la iş birliği yapan IŞİD’in bu bölgeye çok sayıda saldırı gerçekleştirdiğini bildiriyorlar. Taliban hastane saldırısının sorumluluğunu üstlenmese de Taliban ile arasında taht kavgası süren Eşref Gani bu saldırıyı Taliban’ı sınırlamanın olanağına dönüştürmek için harekete geçti.
Afganistan’daki askeri güçlerini Asya-Pasifik bölgesine doğru kaydırmayı amaçlayan ABD bu saldırı sonrasında taraflara “itidal” çağrısı yaptı. Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, “Afgan hükümeti askeri saldırılardan kaçınmalı ve barış sürecine geri dönmelidir” diye buyurdu.
Afganistan’da “bitmeyen savaşın” mimarı olan ABD emperyalizmi, askerlerini Asya-Pasifik bölgesine çekmek için, iplerini tuttuğu Gani, Taliban ve bağlaşıklarının taht kavgasında can çekişecek olan harabe bir ülke bırakıyor arkasında. Elinde “Doha barış anlaşması” kılıcıyla, yeni avların peşinde yeni maceralara doğru yol alıyor.