Doğal zenginlikler, şirketler ve özel ordular

"ExxonMobil Açe’ye ilk geldiğinde, bölge on yıllardır sürmekte olan bir iç savaşın esiri olmuştu ve Özgür Açe Hareketi (GAM) bağımsızlık mücadelesi veriyordu."

  • Haber
  • |
  • Basın derleme
  • |
  • 21 Ocak 2022
  • 08:55

Sunu: Nikkei Asia’da 31 Aralık 2021’de yayınlanan Aisyah Llewellyn imzalı “ExxonMobil Indonesia lawsuit heads for trial after 20 years” makalesinin Burak Sevingen tarafından yapılmış Türkçe çevirisi.

Petrol devi Chevron ile Ekvador köylüleri arasında on yıllardır süren yargı süreci, toprak ve suları kirlenen 30 bin köylüyü temsil eden İnsan Hakları Avukatı Steven Donziger’in ABD’deki duruşmalar sırasında mahkemeye saygısızlıktan aldığı mahkumiyetin ev hapsine çevrilmesiyle yeni bir aşamaya girdi. Diğer bir petrol ve doğal gaz devi ExxonMobil ile Endonezya’nın Açe bölgesi köylüleri arasındaki yirmi senelik hukuk mücadelesinde ise geçtiğimiz haftalar itibariyle nihayet ilk duruşmanın yapılacağı ilan edildi.

Bu iki yüksek profilli dava, çok uluslu şirketlerin merkezlerinin olduğu ülke haricinde sebep oldukları çevre katliamları ve insan hakları ihlallerinden dolayı ABD mahkemelerinde yargılanabilmesi mücadelesinin örnekleri. ExxonMobil davasının diğer bir çarpıcı boyutu ise şirketin bir çeşit özel ordu istihdam etmesi, Endonezya silahlı kuvvetleri mensuplarının aynı anda çok uluslu şirketin kadrolu güvenlik personeli olarak görev yapmaları ve bu kapsamda gerçekleştirdikleri hak ihlalleri.

***

Aisyah LLEWELLYN

ExxonMobil Endonezya davası için yirmi yıldan sonra ilk duruşmada Açe köylüleri gaz şirketinin tuttuğu “Exxon askerleri”nin işkencesine maruz kaldıklarını söylediler.

Mahkeme kayıtlarına John Doe’ya karşı ExxonMobil Şirketi olarak geçen davada, Endonezya’nın Açe bölgesi köylüleri Exxon Mobil doğal gaz tesisi civarında nasıl kendileri ve yakınlarının kaçırılıp işkenceden geçirildiklerini sarsıcı detaylarla anlattılar. On bir davacıdan biri olan ve adı zabıtlarda Jane Doe V olarak geçen kadın ocak 2001’de kaybolan kocasıyla ilgili “Askerler onu aldı, sonra elini kesip gözünü kör ettiler” ifadesini kullanmış.

ABD’de Washington DC’deki bölge mahkemesinde Haziran 2001’de açılan dava, Endonezya silahlı kuvvetleri mensuplarının gerçekleştirdiği cinsel istismar, kötü muamele ve ölüme yol açma suçları dahil çeşitli insan hakları ihlallerinden petrol ve doğal gaz devi ExxonMobil’in sorumlu olduğunu iddia ediyor.

ExxonMobil dokuz defa davanın reddini sağlama girişiminde bulundu ve hukuki süreci emekler hale getirdi; yirmi seneden fazla zamandır dava mahkemelerde süründü. Şimdi ise, davacıların avukatları uzun zamandır bekledikleri duruşma tarihinin belirlenmesini umuyorlar.

Davacıların avukatlarından Agnieszka Fryszman, hukuk ekibinin üç yüz sayfadan fazla olgusal bulgu, yaklaşık dört yüz belge, beş uzman raporu ve alınan kırk yeminli ifadeyi mahkemeye sunduğunu Nikkei Asia’ya belirtti.

ExxonMobil ise insan hakları ihlallerinden bihaber olduğunu ve sorumlu tutulamayacağını defalarca mahkemeye iletmiş durumda.

Exxonmobil Açe’ye ilk geldiğinde…

Büyük petrol ve doğal gaz rezervleri ile bilinen Açe bölgesi Endonezya’nın doğal kaynaklar açısından en zengin bölgesi konumunda. 1971’de Mobil Oil Endonezya şirketi Lhoksukon çevresindeki bölgenin doğal gaz zengini olduğunu tespit ettikten sonra çıkarma ve sıvılaştırma aşamalarına geçti. 1990’ların sonu ve 2000’lerin başındaki en parlak döneminde Arun Sahası yılda bir milyar dolar getiri sağlamaktaydı. 1999’da Exxon, Mobil Oil’i satın alıp 2001’e değin Arun sahasını işleten Endonezya ExxonMobil şirketini kurdu.

“Davamız dünyanın en büyük ve güçlü şirketlerinden birini temel insan hakları ihlallerinden sorumlu tutmaya yönelik önemli bir çaba olarak başladı” diyen İnsan Hakları Avukatı Terry Collingsworth ekliyor:

“Davaya atanan ilk Hakim Louis F. Oberdorfer, ilk hükümlerinden birinde, ABD’nin bir veya daha çok yabancı ülkede iş yapan vatandaşları ve şirketlerinin güvenliği, refahı ve yaptıklarının sonuçları ile kapsayıcı şekilde alakalı olduğunu ifade etti.”

ExxonMobil Açe’ye ilk geldiğinde, bölge on yıllardır sürmekte olan bir iç savaşın esiri olmuştu ve Özgür Açe Hareketi (GAM) bağımsızlık mücadelesi veriyordu.

1989’da Açe resmen özel askeri harekat bölgesi ilan edildi ve Endonezya birlikleri iç karışıklığı bastırmak amacıyla buraya sevk edildi. 1990’ların sonu ve 2000’lerin başında bölgede patlak veren şiddet olayları ExxonMobil’in tesisini ve personelini saldırılardan korumak için Endonezyalı askerleri işe almasına yol açtı.

Davacıların iddiasına göre bu dönemde ExxonMobil’in kadroya aldığı askerler düzenledikleri baskınlarda haksız olarak bölücülükle itham ettikleri köylülere işkence yaptılar; gerçekleştirdikleri hak ihlallerinde ExxonMobil potansiyel olarak sorumluluk sahibi konumdaydı.

Davanın ilk hakimi Oberdorfer ve başlangıçtaki 11 davacıdan dördü artık hayatta değiller. Geride kalan davacılar Nikkei Asia gazetesine verdikleri demeçte yirmi senedir davanın yükünü sırtlarında taşımanın getirdiği baskıya rağmen seslerini duyurmak için hazır olduklarını söylediler.

***

Exxon ordusu

Faili meçhullerin 2000’lerin başında yaygın olduğunu Nikkei’ye belirten bir davacı, “Exxon ordusu” tarafından kaçırılıp işkenceye tabi tutulmanın travmasının hâlâ sürdüğünü ekledi ve “isimsiz mezarlara gömülen ve yeri hâlâ tespit edilememiş olan insanlar oldu” dedi.

Nikkei’nin dava ile ilgili görüşlerini öğrenmek için irtibat kurduğu ExxonMobil Sözcüsü Todd Spitler ise daha önceki bir demecini zikretmekle yetindi:

“Temelsiz ithamlar ile yıllarca mücadele ettik… davacıların iddiaları asılsızdır. ExxonMobil Endonezya’da iş yaparken yerel iş gücüne istihdam sağlayıp, sunduğu sağlık hizmetleri ve yerel yatırımları ile kuşaklar boyunca Açe’de hayat kalitesini yükseltmek için çalışmıştır. Şirket her tür insan hakkı ihlalini şiddetle kınar.”

Evrensel / 21.01.22