İsrail hükümet başkanı kendi ülkesinde geri dönüşü olmayan bir şekilde kaybeden tarafta imiş gibi görünüyor. Ancak Binyamin Netanyahu buna rağmen perşembe günü Washington'a yaptığı dört günlük ziyaretini bir galip olarak tamamladı. Bunu her şeyden önce çarşamba günü ABD Kongresi'nde yaptığı ve Şubat 2015'tekine benzer bir alkışla karşılanan konuşmasına borçlu.
O zaman Cumhuriyetçiler Netanyahu'yu Kongre'ye, yönetimi İran'la Viyana'da nükleer anlaşmayı imzalamak üzere olan Başkan Barack Obama'ya sert eleştiriler yöneltebileceği bir forum sağlamak üzere davet etmişlerdi. Cumhuriyetçiler tarafından mart ayında yapılan bu davetin nedeni, İsrail Başbakanı ile Başkan Joe Biden arasındaki küçük bir görüş ayrılığıydı: Konu Gazze Şeridi'nde Filistinlilere karşı yürütülen savaşta kullanılacak bazı süper ağır bombaların teslimatı ile ilgiliydi. Mesele önemsizdi çünkü sadece bir zaman gecikmesi meselesiydi ve geçen yıl Ekim ayında savaşın başlamasından bu yana ABD'den 20 binden fazla bomba alan İsrail silahlı kuvvetleri yeterli stoka sahipti.
Bu on yıllardır değişmeyen bir kuraldır: Washington ile Tel Aviv arasında açık bir çıkar çatışması olduğunda, ABD'li temsilci ve senatörlerin büyük çoğunluğu güvenilir bir şekilde, neredeyse doğal bir refleks olarak siyonist devletin yanında yer alır. Bu durum elbette Cumhuriyetçiler muhalefetteyken daha da geçerlidir ve başkanlık seçim kampanyasının şu anki son derece gergin aşamasında daha da geçerlidir. Ancak prensip olarak bu ABD'deki her iki büyük parti için de geçerlidir. İsrail'in Gazze Şeridi'nde yürüttüğü savaşa yönelik eleştirilerinin bir işareti olarak 68 Demokratın çarşamba günü Netanyahu'nun konuşmasını dinlemeye gelmedikleri doğrudur. Ancak yaklaşık 200 Demokrat milletvekili ve senatör Kongre'nin özel oturumuna katıldı ve Cumhuriyetçilerle birlikte konuşmayı alkışladılar. Hatta videolarda görüldüğü üzere bazıları çok hareketli görünüyordu.
Peki orada alkışlanan neydi? Netanyahu, Gazze Şeridi'ndeki açlığa yönelik raporlarının “tamamen saçmalık” olduğunu söyledi. İsrail silahlı kuvvetleri sivil halka “tarihteki tüm ordulardan daha fazla” özen göstermektedir. İsrail'in “kahraman askerleri” eleştirilmemeli, aksine övülmelidir. İsrail’in savaş yürütme biçimine karşı çıkan göstericiler “Hamas'ın yanında”, “tecavüzcülerin ve katillerin yanında” yer almaktalar ve protestoları İran tarafından finanse edilmekte.
Ama gerçeklik onu şimdi yakaladı. İsraillilerin yüzde 60'ından fazlası hala Netanyahu'dan bir an önce kurtulmak istiyor. Yıllardır kendisini sadakatle destekleyen aşırı sağcı Jerusalem Post gazetesi cuma günü “Bir ülkeyi onarmak için tek bir konuşma yetmez” diye manşet attı.
Knut Mellenthin- Junge Welt / 28.07.24