"Bir hain daha eksildi": Zelensky, siyasi muhalefete yönelik suikast, adam kaçırma ve işkence kampanyalarını yönetiyor

Ukrayna'nın Volodimir Zelenski'si demokrasiyi savunduğunu iddia ederken muhalefetini yasadışı ilan etti, rakiplerinin tutuklanmasını emretti ve ülke çapında muhaliflerin ortadan kaybolmasına ve öldürülmesine başkanlık etti.

  • Çeviri
  • |
  • Dünya
  • |
  • 23 Nisan 2022
  • 13:55

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelensky, Rusya'ya karşı yürüttükleri savaşı demokrasi için verilen bir savaş olarak tanımladı. 16 Mart'ta ABD Kongresi'nde dikkatle hazırlanmış konuşmasında Zelenski, “Şu anda ülkemizin kaderi belirleniyor. Ülkemizin kaderi, Ukraynalıların özgür olup olmayacakları, demokrasilerini koruyup koruyamayacakları” dedi.

ABD kurumsal medyası, 3 Nisan 2022 Grammy ödül töreninde Zelenski'ye yaltaklanan basın aracılığıyla Nobel Barış Ödülü adaylığı için bir kampanya yürüterek kendisine ve Ukrayna ordusuna gösterişli bir müzikal selamlama ile yanıt verdi.

Bununla birlikte, Zelenski ve yönetimindeki üst düzey yetkililerin, Rusya ile işbirliği yaptıkları iddia edilen yerel Ukraynalı milletvekillerine yönelik kaçırma, işkence ve suikast kampanyası ile yaptırım uyguladıklarını görmezden geldi. Savaşın patlak vermesinden bu yana birçok belediye başkanı ve diğer Ukraynalı yetkililerin ki, bunların çoğunun Rusya ile gerilimi azaltma yönlü görüşmelere girdikten sonra Ukrayna devlet ajanları tarafından öldürüldüğü bildirildi.

İçişleri Bakanlığı danışmanı Anton Geraschenko, Rusya ile işbirliği yapmakla suçlanan bir Ukraynalı belediye başkanının öldürülmesini, “Ukrayna'da bir hain daha eksildi” diyerek onayladı.

Zelenski, bir dizi muhalefet partisini yasadışı ilan etmek ve önde gelen rakiplerinin tutuklanmasını emretmek için savaş atmosferini kötü yönde kullandı. Otoriter kararnameleri, “Rus yanlısı” sempatisiyle suçlanan bir dizi insan hakları aktivistinin, komünist ve sol örgütçülerin, gazetecilerin ve hükümet yetkililerinin kaybolmasını, işkence görmesini ve hatta öldürülmesini teşvik etti.  

Ukrayna SBU güvenlik servisleri, resmi olarak örgütlenmiş baskı kampanyasının icra kolu olarak hizmet etti. CIA'den aldığı eğitim ve Ukrayna'nın devlet destekli Neonazi paramiliterleri ile yakın koordinasyon içinde olan SBU, geçtiğimiz haftaları işkence zindanlarını siyasi muhaliflerle doldurarak geçirdi.

Bu arada savaş alanında, Ukrayna ordusu esir Rus birliklerine karşı bir dizi vahşete girişti ve sadist eylemlerini sosyal medyada gururla sergiledi. Burada da insan hakları ihlallerinin failleri Ukrayna liderliğinin üst kademelerinden onay almış görünüyor.

Zelenski, Batılı izleyiciler önünde demokrasinin savunulması hakkında beylik laflar savururken savaşı; siyasi rakipler, muhalifler ve eleştirmenlerin kanlı tasfiyesini gerçekleştirmek için paravan olarak kullanıyor.

Nisan ayında Ukrayna güvenlik servisleri tarafından dövülen ve zulme uğrayan solcu bir eylemci, “Savaş, hükümeti eleştiren muhalif üyeleri kaçırmak, hapsetmek ve hatta öldürmek için kullanılıyor” yorumunu yaparak "Hepimiz özgürlüğümüz ve hayatımız için korkmalıyız" dedi.

Ukrayna'daki SBU'nun “yaygın uygulamaları” işkence ve gözaltında kaybetme

2013-14 Euro-Maidan ile rejim değişikliği operasyonunun ardından ABD destekli bir hükümet Kiev'de iktidarı ele geçirdiğinde, Ukrayna hükümeti ülke çapında Rusya yanlısı veya yeterince milliyetçi olmayan siyasi unsurları ayıklamaya girişti. Ukrayna parlamentosu tarafından “toplumdan arındırma” yasalarının kabul edilmesi, sol unsurlara yönelik zulmü ve aktivistlerin siyasi konuşma nedeniyle yargılanmasını daha da kolaylaştırdı.

Maidan sonrası rejim, öfkesini ülkenin doğusundaki Rus yanlısı ayrılıkçılarla bir barış anlaşmasını savunan Ukraynalılara, Ukrayna ordusunun insan hakları ihlallerini belgeleyenlere ve komünist örgütlerin üyelerine odakladı. Muhalif unsurlar, sürekli olarak aşırı milliyetçi şiddet, hapis ve hatta cinayet tehdidiyle karşı karşıya kaldı.

SBU olarak bilinen Ukrayna güvenlik servisi, Maidan sonrası hükümetin iç siyasi baskı kampanyasının ana uygulayıcısı olarak hizmet etti. Birleşmiş Milletler Yüksek Komisyon Ofisi (BM OHCR) ve İnsan Hakları İzleme Örgütü de dahil olmak üzere Batı yanlısı gözlemciler, SBU'yu siyasi muhaliflere ve Ukraynalı muhaliflere sistematik olarak işkence etmekle suçladı.

BM OHCR, 2016'da “çatışmayla bağlantılı bu tür tutuklulara yönelik keyfi gözaltı, gözaltında kaybetme, işkence ve kötü muamelenin SBU'nun yaygın uygulamaları olduğunu” tespit etti… Eski bir Kharkiv SBU yetkilisi, “yasa dışı olan her şey ya sınıflandırılabilir ya da devletin çıkarlarına atıfta bulunularak açıklanabilir olduğundan SBU için yasa neredeyse mevcut değil” açıklamasında bulundu.

Kötü şöhretli Neonazi C14 biriminin kurucusu Yevhen Karas, çetesinin ve diğer aşırı sağ grupların SBU ile yakın ilişkisini detaylandırdı. Karas, 2017 yılında verdiği röportajında SBU için, “sadece bizi değil, Azak'ı, Sağ Sektörü* ve benzerlerini de bilgilendiriyor” diyerek övündü.

Kiev, Rusya ile müzakere ettikleri için Ukraynalı belediye başkanlarına suikast düzenlenmesini resmen onayladı

Rusya, Ukrayna içindeki askeri operasyonunu başlattığından beri, SBU, Rusya'dan insani yardım kabul etmeye karar veren veya sivil tahliyeler için koridorlar düzenlemek üzere Rus güçleriyle müzakere eden yerel yetkililerin peşine düştü.

Örneğin 1 Mart'ta Lugansk'ın Ukrayna kontrolündeki tarafında bulunan doğudaki Kreminna şehrinin belediye başkanı Volodimir Strok, eşinin verdiği bilgilere göre askeri üniformalı erkekler tarafından kaçırıldı ve kalbinden vuruldu.

3 Mart'ta Strok'un gözle görülür şekilde işkence görmüş vücudunun resimleri ortaya çıktı. Strok'un öldürülmesinden bir gün önce Ukraynalı meslektaşlarını Rus yanlısı yetkililerle müzakere etmeye çağırdığı bildirildi.

Ukrayna İçişleri Bakanlığı danışmanı Anton Gerashchenko, belediye başkanının öldürülmesini kutlayarak Telegram sayfasında: “Ukrayna'da bir hain daha eksildi. Lugansk bölgesindeki Kreminna belediye başkanı, Lugansk parlamentosunun eski milletvekili ölü bulundu" yazdı.

Geraschenko'ya göre, Strok "halk mahkemesi" tarafından yargılandı.

Ukraynalı yetkili böylece Rusya ile iş birliği yapmayı seçen herkese tüyler ürpertici bir mesaj vermiş oldu: Müzakere yapın ve hayatınızı kaybedin.

7 Mart'ta Gostomel belediye başkanı Yuri Prylipko öldürülmüş halde bulundu. Ukraynalı aşırı milliyetçiler Prylipko'nun, belediye başkanlığıyla uzun süredir çatışıyordu. Prylipko, şehir sakinlerinin tahliyesi için insani koridor açmak amacıyla Rus ordusuyla müzakerelere başladığı için, “insani koridor açılmasını kırmızıçizgi” kabul eden ırkçılar tarafından öldürüldü.  

Daha sonra, 24 Mart'ta, kuzeydoğu Ukrayna'daki Kupyansk Belediye Başkanı Gennady Matsegora, Ukrayna SBU istihbarat ajanları tarafından rehin tutulan kızının serbest bırakılması için Başkan Volodimir Zelensky ve yönetimine hitap eden bir video yayınladı.

Sonrasında ise Rusya ile ilk tur görüşmelerinin ardından Ukrayna müzakere ekibinin üst düzey üyelerinden Denis Kireev Kiev'de güpegündüz öldürüldü. Kireev daha sonra yerel Ukrayna medyasında “ihanet” ile suçlandı.

Başkan Volodimir Zelenski'nin "işbirlikçiler için sonuçları olacak" diye tehdit etmesi, bu vahşetlerin hükümetin en üst seviyeleri tarafından onaylandığını gösteriyor.

Bugün itibariyle, Ukrayna'nın çeşitli şehirlerinden on bir belediye başkanı kayıp. Batılı medya kuruluşları istisnasız Kiev çizgisini takip ediyor ve tüm belediye başkanlarının Rus ordusu tarafından tutuklandığını iddia ediyor. Rusya Savunma Bakanlığı suçlamayı reddederken Kiev'in kayıp belediye başkanlarıyla ilgili iddiasını doğrulayacak çok az kanıt var.

Zelenski siyasi muhalefeti yasaklıyor, rakiplerin tutuklanmasına ve savaş propagandası saldırısına izin veriyor

Şubat ayında Rusya ile savaş patlak verdiğinde, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, Kiev'in siyasi muhalefete ve muhalif söylemlere karşı yürüttüğü baskıcı kampanyayı resmileştiren bir dizi kararname yayınladı.

19 Mart tarihli bir yürütme emriyle Zelenski, 11 muhalefet partisini yasaklamak için sıkıyönetim ilan etti. Yasadışı ilan edilen partiler, Ukrayna'daki tüm solcu, sosyalist veya NATO karşıtı yelpazeden oluşuyordu. Bunlar arasında Yaşam İçin Parti, Sol Muhalefet, Ukrayna İlerici Sosyalist Partisi, Ukrayna Sosyalist Partisi, Sol Güçler Birliği, Sosyalistler, Şeriat Partisi, Bizimki, Devlet, Muhalefet Bloku ve Volodimir Saldo Bloku yer aldı.

Bununla birlikte, Azak Ulusal Kolordusu gibi açıkça faşist ve Nazi yanlısı partilere cumhurbaşkanlığı kararnamesi dokunmadı.

Başkan Zelenski, "Bu politikacıların bölünme veya gizli anlaşmaya yönelik faaliyetleri başarılı olmayacak, ancak sert bir yanıt alacak" dedi.

Kendisine karşı muhalefeti ortadan kaldırırken, Zelenski tüm kanalları, televizyon haber yayınlarını millileştirmek ve “savaş hakkındaki gerçeği anlatmak” adına “United News” adlı 24 saatlik tek bir kanalda birleştirmek için eşi görülmemiş bir yerel propaganda girişimi emretti.

Ardından, 12 Nisan'da Zelensky, başlıca siyasi rakibi Viktor Medvedchuk'un Ukrayna'nın SBU güvenlik servisleri tarafından tutuklandığını duyurdu.

Ukrayna'nın en büyük ikinci partisi olan ve şu anda yasadışı sayılan Patriots for Life'ın kurucusu Medvedchuk, ülkenin etnik Rus nüfusunun fiili temsilcisi durumda. Patriots for Life, kısmen Vladimir Putin ile yakın ilişkileri nedeniyle “Rusya yanlısı” olarak görülse de partinin yeni başkanı Rusya'nın Ukrayna'ya karşı “saldırganlığını” kınadı.

Devlet destekli Neonazi Azak Taburu'nun Ulusal Kolordusu üyeleri, Mart 2019'da Medvedchuk'u vatana ihanetle suçlayıp tutuklanmasını talep ederek evine saldırdılar.

Ağustos 2020'de Azak Ulusal Kolordusu, Medvedchuk'un partisinin temsilcilerini taşıyan bir otobüse ateş açarak birkaç kişiyi kauçuk kaplı çelik mermilerle yaraladı.

Zelenski yönetimi, Şubat 2021'de Medvedchuk tarafından kontrol edilen birkaç medya kuruluşunu kapatarak en büyük rakibine yönelik saldırıyı tırmandırdı. ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin "Ukrayna'nın Rusya'nın habis etkisine karşı koyma çabalarını desteklediğini" ilan ederek Zelenski’nin saldırısını açıkça onayladı.

Üç ay sonra Kiev, Medvedchuk'u hapse attı ve ihanetle suçladı. Zelenski, önde gelen rakibinin yayınlarını kapatmayı “bilgi arenasında Rus saldırganlığı tehlikesine karşı savaşması” gerektiği gerekçesiyle haklı çıkarmaya çalıştı.

Medvedchuk, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın başlangıcında ev hapsinden kurtuldu, ancak bir kez daha tutsak ve Rusya ile savaş sonrası esir takası için teminat olarak kullanılabilir.

Zelenski'nin gözetiminde, “savaş, muhalif üyeleri kaçırmak, hapsetmek ve hatta öldürmek için kullanılıyor”

Rus birlikleri 24 Şubat'ta Ukrayna'ya girdiğinden beri, Ukrayna'nın SBU güvenlik servisi, iç siyasi muhalefetin her türlü eleştirisine karşı öfkeliydi. Solcu Ukraynalı aktivistler, adam kaçırma ve işkence de dahil olmak üzere özellikle sert muameleye maruz kaldılar.

3 Mart'ta Dnipro şehrinde, Azak aşırı milliyetçileri eşliğinde SBU ajanları, sosyal harcama kesintilerine ve sağcı medya propagandasına karşı örgütlenen Livizja (Sol) örgütüyle aktivistlerin evine baskın düzenledi. Bir kadın eylemci Azov üyesinin “saçımı bir bıçakla kesti” demesine karşın, devlet güvenlik görevlileri kocası Alexander Matjuschenko'ya bir silah namlusu dayayarak ve onu defalarca milliyetçi selamı “Slava Ukraini”** diye haykırmaya zorlayarak işkence etmeye devam etti.”

Matjuschenko'nun karısı, Alman sol yayın organı Junge Welt'e verdiği demeçte, "Sonra başımıza çuval geçirip ellerimizi bantla bağladılar ve bizi arabayla SBU binasına götürdüler. Orada bizi sorgulamaya devam ettiler ve kulaklarımızı kesmekle tehdit ettiler” dedi.

Azak üyeleri ve SBU ajanları, işkence seansını kaydettiler ve Matjuschenko'nun kanlı yüzünün görüntülerini internette yayınladılar. Matjuschenko, “saldırgan bir savaş veya askeri operasyon yürüttüğü” gerekçesiyle hapse atıldı ve şimdi 10 ila 15 yıl hapis cezasıyla karşı karşıya. Devlet destekli aşırı milliyetçiler tarafından dövülen birkaç kaburga kemiği kırılmış olmasına rağmen, kefaletle serbest bırakılmadı. Bu arada Dnipro'da da düzinelerce solcu benzer suçlamalarla hapse atıldı.

SBU tarafından hedef alınanlar arasında, Ukrayna'nın yasadışı Leninist Komünist Gençlik Birliği üyeleri olan Mikhail ve Aleksander Kononovich de vardı. Her ikisi de 6 Mart'ta tutuklandı ve hapse atıldı ve “Rus yanlısı ve Belarus yanlısı görüşleri yaymakla” suçlandı.

SBU takip eden günlerde televizyon muhabiri Yan Taksyur'u tutukladı ve vatana ihanetle suçladı. Devamında insan hakları aktivisti Elena Berezhnaya, 2 Mayıs 2014'te Odessa Sendikalar Meclisi'nin dışındaki Maidan karşıtı protestoculara yönelik ırkçı çete saldırısı sırasında babası Mikhail yakılarak öldürülen insan hakları savunucusu Elena Viacheslavova, vatana ihanetle suçlanan bağımsız gazeteci Yuri Tkachev, Nisan ayında “ayrılıkçılığı” desteklediği gerekçesiyle üç yıl hapis cezasına çarptırılan engelli hakları aktivisti Oleg Novikov ve daha niceleri tutuklandı.

Savaşın patlak vermesinden bu yana Ukrayna güvenlik servisleri tarafından hapsedilenlerin listesi gün geçtikçe büyüyor ve burada satırlara sığmayacak kadar geniş.

Belki de en korkunç baskı olayı, Ukrayna hükümeti tarafından desteklenen neo-Naziler, profesyonel bir MMA savaşçısı olan Maxim Ryndovskiy'i kaçırıp, Çeçenya'daki bir spor salonunda Rus savaşçılarla antrenman yapma suçundan dolayı ona vahşice işkence yaptıklarında gerçekleşti. Aynı zamanda Yahudi olan Ryndovskiy, bacağına Davut Yıldızı dövmesi yaptırmış ve sosyal medyada doğu Ukrayna'daki savaşa karşı konuşmuştu.

Ukrayna'nın SBU'su, ülke sınırları dışındaki muhalif kişilere bile saldırdı. Gazeteci Dan Cohen'in bildirdiği gibi, yakın zamanda yasaklanan Shariy Partisi'nden Anatoly Shariy, yakın zamanda bir SBU suikast girişiminin hedefi olduğunu söyledi. Shariy, ABD destekli Maidan rejiminin açık sözlü bir muhalifi ve milliyetçilerin yıllarca tacizine maruz kaldıktan sonra sürgüne kaçmak zorunda kaldı.

Bu Mart ayında, özgürlükçü politikacı ve çevrimiçi uzman, bir toplantı ayarlamak isteyen “Igor” adlı bir arkadaşından bir e-posta aldı. Daha sonra, Igor'un o sırada SBU tarafından tutulduğunu ve Shariy'i konumunu ifşa etmesi için kullanıldığını öğrendi.

Shariy ise Rusya'ya sempati duymakla suçlanan Ukraynalı milletvekillerine yönelik suikastı onaylayan İçişleri Bakanlığı danışmanı Anton Geraschenko tarafından kurulan Myrotvorets'in “devlet düşmanları” olarak bilinen kara listesine alındı. Aralarında önde gelen köşe yazarı Oles Buzina'nın da bulunduğu birçok gazeteci ve Ukraynalı muhalif, isimleri listede göründükten sonra devlet destekli ölüm mangaları tarafından öldürüldü.

Sıradan Ukrayna vatandaşları da bu şubat ayında savaşın başlamasından bu yana işkenceye maruz kaldı. Görünüşe göre sosyal medyada, sivilleri genellikle cinsel organları açıkta veya yüzleri yeşile boyanmış olarak lamba direklerine bağlı olarak gösteren sayısız video yayınlandı. Savaş sırasında kanun ve düzeni uygulamakla görevli Bölgesel Savunma gönüllüleri tarafından gerçekleştirilen bu aşağılama ve işkence eylemleri, Rus sempatizanlığıyla suçlananlara Romanlara ve sözde hırsızlara kadar herkesi hedef aldı.

Ukrayna'nın SBU'su, CIA'in işkence ve suikastlarından öğreniyor

Euro-Maidan darbesinin ardından Rusya'ya sığınan eski bir SBU subayı olan Vassily Prozorov, Maidan sonrası güvenlik hizmetlerinin siyasi muhalefeti ezmek ve Rus sempatisiyle suçlanan vatandaşları sindirmek için sistematik olarak işkenceye dayandığını detaylarıyla açıkladı.

Eski SBU görevlisi Prozorov'a göre, Ukrayna güvenlik servisleri 2014'ten beri doğrudan CIA tarafından eğitiliyor. "CIA çalışanları 2014'ten beri Kiev'de bulunuyor. Gizli apartmanlarda ve banliyö evlerinde yaşıyorlar" dedi. "Ancak, sık sık SBU'nun merkez ofisine, örneğin belirli toplantılar yapmak veya gizli operasyonlar planlamak için geliyorlar."

Gazeteci Dan Cohen, SBU tarafından Rus şirketleriyle olan mali bağları nedeniyle tutuklanan ve bu mart ayında güvenlik servisinin Kiev şehir merkezindeki kötü şöhretli karargahında gözaltına alınan Igor adlı Ukraynalı bir iş adamı ile röportaj yaptı. Igor, Rus savaş esirlerinin, SBU ajanları tarafından çalıştırılan Bölgesel Savunma gönüllüleri tarafından borularla dövüldüğünü duyduğunu söyledi. Ukrayna milli marşının sesiyle dövülen Rus mahkumlar, Putin'e olan nefretlerini itiraf edene kadar vahşice işkence gördüler.

Sonra sıra Igor'a geldi. Cohen'e “Bir iğneyi ısıtmak için çakmak kullandılar, sonra onu tırnaklarımın altına koydular” dedi. "En kötüsü, kafama plastik bir torba geçirip beni boğmaları ve Kalaşnikof tüfeğinin namlusunu başıma dayayıp sorularını cevaplamaya zorlamalarıydı."

2013-14 Euro-Maidan rejim değişikliği operasyonundan sonra SBU'nun ilk başkanı olan Valentyn Nalyvaichenko, George W. Bush yönetimi sırasında Ukrayna'nın ABD büyükelçiliğinde başkonsolos olarak görev yaptığı sırada Washington ile yakın bağları geliştirdi. Devrik Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç'in Rusya merkezli hükümeti altında görev yapan SBU'daki selefi Alexander Yakimenko'ya göre, bu süre zarfında Nalyvaichenko CIA tarafından devşirildi.

2021'de Zelenski, Ukrayna'nın en kötü şöhretli istihbarat isimlerinden biri olan Oleksander Poklad'ı SBU'nun karşı istihbarat bölümüne şef olarak atadı. Poklad, patronlarının siyasi rakiplerini vatana ihanet ile suçlamak için işkence ve çeşitli kirli numaralar kullanma konusundaki itibarına atıfta bulunan “The Strangler” *** lakabıyla anılır.

Bu Nisan ayında, SBU'nun vahşiliğinin canlı bir örneği, ajanlarının Dnipro şehrinde Ruslara sempati duymakla suçlanan bir grup adamı dövdüğünü gösteren video ile ortaya çıktı.

"Rus askerlerini asla esir almayacağız": Ukrayna ordusu savaş suçlarıyla hava atıyor

Batı medyası savaşın patlak vermesinden bu yana doğrudan Rus insan hakları ihlallerine odaklanmışken, Ukraynalı askerler ve Ukrayna yanlısı sosyal medya hesapları, sahada infazlardan tutsak askerlere işkenceye kadar sadist savaş suçlarını gururla sergiledi.

Bu mart ayında, White Lives Matter adlı Ukrayna yanlısı bir Telegram kanalı, Ukraynalı bir askerin bir Rus savaş esirinin nişanlısını arayıp, esiri hadım etme tehdidiyle alay ettiği bir video yayınladı.

Ukraynalı askerlerin ölen Rus askerlerinin cep telefonlarını akrabalarıyla alay etmek ve onlara saldırmak için kullanması yaygın bir uygulama gibi görünüyor. Aslında, Ukrayna hükümeti, Rus kayıplarını tespit etmek ve akrabalarını sosyal medyada alay etmek için ABD'li bir teknoloji şirketi olan Clearview AI'nin meşhur istilacı yüz tanıma teknolojisini kullanmaya başladı.

Bu Nisan ayında, fckrussia2022 adlı Ukrayna yanlısı bir Telegram kanalı, gözünün işkence sırasında oyulduğu öne sürülen ve gözü bandajlı olarak görünen Rus askeri ile "tek gözlü" bir domuz olarak alay edildiği bir video yayınladı.

Belki de son haftalarda sosyal medyada ortaya çıkan en ürkütücü görüntü, öldürülmeden önce bir gözü oyulmuş, işkence görmüş bir Rus askerinin fotoğrafı idi ve fotoğrafa "Nazileri arıyorum" başlığı eklenmişti.

Bu Nisan ayında, Ukraynalı askerlerin Kharkov şehrinin dışında savunmasız Rus savaş esirlerini bacaklarına ateş ettiğini gösteren bir video da ortaya çıktı. Ukrayna ve ABD destekli Gürcü Lejyonu askerleri tarafından yayınlanan ayrı bir videoda, savaşçıların Kiev dışındaki bir köyün yakınında yaralı Rus esirleri infaz ettikleri görülüyor.

Bu askerlerin üstlerinin kutsamalarıyla cesaretlenmiş olmaları muhtemeldir. Yaralı Rus savaş esirlerinin saha infazlarına katılan Gürcü Lejyonu komutanı Mamula Mamulashvili, bu Nisan'da birliğinin serbestçe savaş suçları işlemesiyle övündü: “Evet, bazen onların ellerini ve ayaklarını bağlıyoruz. Gürcü Lejyonu adına konuşuyorum, Rus askerlerini asla esir almayacağız. Bir tanesi bile esir alınmayacak.”

Benzer şekilde, Ukrayna askeri sağlık hizmeti başkanı Gennadiy Druzenko, Ukrayna 24 ile yaptığı bir röportajda, “tüm Rus erkeklerinin insanlık dışı ve hamamböceklerinden daha kötü oldukları için hadım edilmesini emrettiğini” belirtti.

Ukraynalı yetkililer, Azak tarafından işkence edilen ve öldürülen kadını Rusya'nın kurbanı olarak sundu

Batı medyası, ülke içindeki ve Ukrayna içindeki Rus insan hakları ihlallerine yer verirken, Ukrayna hükümeti, Rusya'yı daha fazla karalamak için sahte görüntüler ve hikayeler içeren “Toplam Savaş” olarak bilinen bir propaganda kampanyasına izin verdi.

Stratejinin özellikle alaycı bir örneğinde, konukların Rus çocuklarının soykırımla yok edilmesini talep ettiği bir TV kanalı olan Ukraine 24, bu Nisan ayında karnında kanlı bir gamalı haçla damgalanmış bir kadın cesedini gösteren bir fotoğraf yayınladı. Ukrayna 24, cesedin Kiev Oblastı'nda Rusların 29 Mart'ta boşalttığı bölgelerden biri olan Gostumel'de bulunduğunu iddia etti.

Ukraynalı milletvekili Lesia Vasylenko ve Cumhurbaşkanı Zelenski'nin baş danışmanı Oleksiy Arestovych, kir içindeki kadın cesedinin fotoğrafını sosyal medyada yayınladı. Vasylenko fotoğrafı internette koyarken, Arestovych, fotoğrafın sahte olduğu iddiaları ile karşı karşıya kaldığı için fotoğrafı yayınladıktan sekiz saat sonra sildi.

Aslında görüntü, Ukraynalı Azak Taburu üyeleri tarafından bir Mariupol okulunun üsse dönüştürdükleri bodrumunda işkenceye uğrayan ve öldürülen bir kadının cesedini filme çeken Donetsk merkezli ABD'li gazeteci Patrick Lancaster tarafından kaydedilen görüntülerden alındı.

Kiev'deki liderliğin kutsamasıyla silahlar NATO ülkelerinden Ukrayna'ya akarken savaş yoğunlaştıkça, vahşetlerin artacağı neredeyse kesin. Zelenski'nin bu Nisan ayında Buça şehrini ziyareti sırasında ilan ettiği gibi, "medeni bir çıkış yolu bulamazsak, insanlarımızı bilirsiniz - medeni olmayan bir çıkış yolu bulurlar."

*Ukrayna’da sağ milliyetçi parti

**Şan olsun Ukrayna’ya

*** gırtlaklayıcı/boğucu

Kaynak: https://thegrayzone.com/2022/04/17/traitor-zelensky-assassination-kidnapping-arrest-political-opposition/

Çeviri: Kızıl Bayrak Çeviri Kolektifi

Max Blumenthal and Esha Krishnaswamy- 17.04.22

Kızıl Bayrak Çeviri Kolektifi