Ülkenin yeraltı ve yerüstü kaynaklarının yağma ve talan edilmesi hız kesmeden sürüyor. Bir hafta içinde zeytinlikler ve koruma alanları art arda talana açıldı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından zeytinliklerin madenlere açılması ile ilgili yönetmelik değişikliği yapıldı. Ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından sit alanlarının yapılaşmaya açılmasına ilişkin yönetmelik değiştirildi.
AKP’nin iş başına geçtiği günden bu yana zeytinliklerin talana açılması için defalarca yasa ve yönetmelikler üzerinde değişiklikler gerçekleştirdi. Sermayeye yeni alanlar açmak için yapılan yönetmelik değişiklikleri çevrecilerin ve yöre halklarının uzun mücadeleleri sonucu kimi zaman hukuki olarak durdurulabildi. Ancak her fırsatta yeniden gündeme geldi. Mücadeleler sonucu zeytinlikler ile ilgili daha önce 7 kere geri çekilen düzenleme bu kez de “Maden İşletme Yönetmeliği” adı altında gündemde.
1 Mart’ta yayınlanan Resmî Gazetede; Maden İşletme Yönetmeliği yasasında “elektrik ihtiyacını karşılamak” adı altında yapılan düzenleme ile zeytinlikler bir kez daha yağmaya ve talana açılıyor. Bu yönetmelik değişikliği ile maden yapılacak yerde zeytinlikler varsa bunlar maden şirketleri tarafından talan edilecek. Türkiye’deki yaklaşık 12,5 milyon hektar zeytinlik alanın bu yönetmelikten etkileneceği ifade ediliyor.
Değişiklik madencilik faaliyeti yürütecek kişiye, faaliyetlerin bitiminde sahayı rehabilite ederek eski hale getirmeyi taahhüt etmesini şart koşuyor. Ancak bugüne kadar orman alanlarında binlerce maden işletildi ve hiçbirinde rehabilitasyon çalışması yapılmadı. Öte yandan Türkiye Ormancılar Derneği’nin paylaştığı bilgilere göre, binlerce yılda yetişen zeytin ağaçları taşınamaz. Götürüldüğü yerde ekosistemi ve toprağı ona uygun değilse yaşayamaz. Madencilik faaliyetlerinin bitiminde alanın tekrar zeytinciliğe uygun hale getirilmesi ise mümkün değil.
Bir diğer yağma saldırısı da sit alanlarına yönelik. Değişen yönetmelikle “Ulusal güvenlik için zaruret arz eden tesisler” atık su, içme suyu, doğalgaz ve elektrik hatları yapımı için yapılaşmaya açılacak.
Doğanın sistematik olarak talan edilmesine karşı verilen hukuki mücadele kısmı kazanımlar sağlasa da topyekûn saldırıyı ancak topyekûn bir direniş durdurabilir. Zeytinlikler, doğa ve yaşam alanları, dereler ve ormanlar için mücadele kapitalizme karşı yürütülecek mücadeleden ayrı düşünülemez.