AKP işbaşına geldiği 2002’den bu yana kapitalistlere hizmet etti. Geçen süre zarfında pek çok şirketin/holdingin serveti katlandı. Bu genel hizmetin yanı sıra dinci-gerici iktidarın özel olarak kayırdığı bir asalak kapitalistler takımı da var. Bunlar hem sömürüden paylarını alıyor hem iktidarın sağladığı özel ayrıcalıklarla semirdikçe semiriyorlar. Artık birçok kapitalist örgütün yönetimi de bu asalak takımının elindedir. Faşist tek adam rejiminin kurulmasıyla bunların sarayla “al gülüm-ver gülüm” ilişkileri daha bariz hale geldi. Bu karşılıklı çıkar ilişkisinden yayılan iğrenç kokular, toplumun soluk almasını zorlaştıracak derecede kesifleşmiştir.
Kapitalist ekonominin aşılamayan krizinin AKP-MHP rejiminin politikalarıyla daha da derinleşmesinin acısını milyonlarca emekçi çekiyor. İşsizliğin artışında, gelir dağılımının günden güne bozulmasında, artan enflasyonun emekçilerin satın alma gücünü kemirmesinde, sefaletin yayılmasında ve daha birçok alanda etkileri şiddetle hissedilen bir kriz var. Koronavirüs salgını ise, bunun tuzu-biberi oldu. Yüz milyarlarca dolarlık dış borcu olan Türkiye’de son dönemde dövizin tırmanışa geçmesi, milyonlarca emekçinin sefaletinin daha da derinleşmesi anlamına geliyor.
Tablo emekçiler için bu kadar vahimken, saray rejiminin kayırdığı asalak kapitalistler sınıfı, “ekonomi tıkırında” türünden vaazlar veriyor. Bu sınıfın rejime destek vermesi şaşırtıcı değil elbet. Zira pandemi süreci dahil AKP-MHP koalisyonu her daim onlara hizmet etmiştir. Görünen o ki, çöküşün eşiğine gelmiş bulunan saray rejimine destek verme sırası bu defa kapitalistlerde…
Saray borazanı Hürriyet gazetesinin internet sitesinde yayınlanan “İş dünyasından ekonomi yönetimine tam destek” başlıklı haberde, 7 kapitalist örgütün şefi, T. Erdoğan ve ekonominin başına atadığı damadı B. Albayrak’a övgüler sıralıyor. Haberde şu yandaş kapitalistlere yer verildi:
“Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Başkanı Özgür Burak Akkol, İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz, Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın.”
Saray dalkavukluğu yapan bu kapitalist tayfaya göre Türkiye ekonomisi (Koronavirüs salgını ve bazı olumsuz dış etkenlere rağmen) çok başarılı bir şekilde yönetiliyor. Hem büyük şefleri T. Erdoğan’a hem sarayın damadı B. Albayrak’a çok minnettarlar. Bazı sorunlar olsa da, bu “başarılı yönetim” sayesinde sıkıntılar kısa sürede aşılacak…
7 Kapitalist örgütün şefi bu minvalde konuşabiliyor. AKP-MHP rejimi onları kayırdığı için işleri tıkırında olabilir. Oysa onlar bu ifadeleri ülkenin geneli için kullanıyorlar. Emekçileri sömürerek, yağma/talan düzeninden pay alarak kasalarını tıka basa doldurduklarını tahmin edebiliriz. Peki ama işsizlerin sayısının on milyonu aştığı, çalışan milyonların ise sefalete mahkûm edildiği, tablonun ise günden güne daha vahimleştiği artık kimse için sır değilken, bu pişkinlik neyin nesi?
Bu kadar küstahlık, işçi sınıfı ve emekçilerin halihazırdaki suskunluğundan kaynaklanıyor olsa gerek. Çünkü bu pişkin vaazlar, on milyonlarca emekçiyle kibirli bir şekilde alay etmek anlamına geliyor. Emekçiler hem bu sömürücü takımından hem onları kayıran AKP-MHP rejiminden hesap sormalıdırlar.