2024 yılı için geçerli olacak asgari ücret sermaye sınıfı, hükümet temsilcileri ve sendika ağaları tarafından 17,002 TL olarak açıklandı.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu adı verilen yeminli işçi düşmanları günler boyunca orta oyunu dahi oynamadılar. Bundan önce gerçekleşen 2 toplantıda göstermelik olarak “pazarlık” bile yapmadılar. Gelinen noktada yeni bir toplantı tarihi almaya gerek duymadan, soluğu Saray’da aldılar. Saray rejiminin şefinin onayıyla işçileri yine sefalete mahkum ettiler. Açlık sınırının 16 bin 483 TL, yoksulluk sınırının 44 bin 573 TL olduğu bir ülkede asgari ücret 17 bin 002 TL olarak belirlendi. Milyonlarca işçi ve ailesine açlık sınırında bir yaşam reva görüldü.
Asgari ücreti belirlemek için toplanan masadakilerin hepsi işçi sınıfının karşısındadır. Masada sözde işçi sınıfını temsilen oturan Türk İş ağaları bu oyunun en rezil oyuncusu olarak yine üzerlerine düşen görevi yerine getirdiler. Günler boyunca, o masada hiç bir rakam telaffuz etmediler, milyonlarca işçinin ve ailesinin taleplerini dile getirmediler. Asgari ücretin açıklanmasının ardından gördük ki, Saray’ın masasında 18 bin TL önermişler. İşçi sınıfı, kendilerini temsil eden bu ağaların ne teklif ettiğini, asgari ücret açıklandıktan sonra öğrendi. Tescilli sendika ağası 17,002 TL’yi beğenmese bile “demek ki elden gelen bu” diyerek imza atmaktan da geri durmadı.
3’lü şer odağının temsilcileri olan sermaye sınıfı, hükümet temsilcileri ve sendika ağalarının bu kadar rahat hareket etmelerinin gerisinde biz işçilerin örgütsüzlüğü yatıyor.
Metal işçisi kardeşler, 2024 yılı için geçerli olacak asgari ücretin açıklanmasının ardından şimdi sırada metal sözleşmesi var. Sendika bürokratları, asgari ücrete gelecek zamma gözlerini dikmiş durumdalar. Bir yıl boyunca geçerli olacak asgari ücrete %49 oranında zam yapılması, milyonlarca işçiyi sefalete sürüklemek demektir. Biz metal işçileri asgari ücret görüşmelerinde olduğu gibi, inisiyatifi elimizi almadığımızda, tüm ipleri sendika ağalarına bıraktığımızda, kazanan metal patronları, kaybeden metal işçileri olacaktır.
Önümüzde iki seçenek var. Ya sefalete mahkum olacağız, ya da inisiyatifi ele alarak, üretimden gelen gücümüzü kullanıp “GREV” silahına sarılacağız.
İnsanca yaşamaya yetecek ücret, bizlerin mücadelesiyle kazanılacak!
Metal İşçileri Birliği